Bize de biraz özgürlük
Kılık kıyafet ayrımından bahsetmeden önce belirtmek istediğimiz bir şey var. Bizim eleştirimiz insanların yaşam tarzlarına, inançlarına değil. Tam tersine insanların yaşam tarzlarının, inançlarının engellenmesinedir bizim eleştirimiz
Can ŞAKAR
Melis ATMACA
Malatya Cumhuriyet
Anadolu Lisesi
Türkiye’de birçok okulda olan kılık kıyafet ayrımı ve eğitim sisteminden canı yanmışlık bizim lisemizde de kendini göstermekte. Kılık kıyafet ayrımından bahsetmeden önce belirtmek istediğimiz bir şey var. Bizim eleştirimiz insanların yaşam tarzlarına, inançlarına değil. Tam tersine insanların yaşam tarzlarının, inançlarının engellenmesinedir bizim eleştirimiz.
Dönemin başında her okulda yapılan kılık kıyafet konusundaki konuşmalarda okulumuzun müdürü şu cümleleri kurmuştu: “Okulumuzun formasından başka kıyafet giyilmeyecektir. Türbanlı öğrencilerimiz ise tek renk, gri türban takacaktır.” İşin uygulama kısmı böyle olmuyor tabi. Gömlek üzerine farklı bir hırka veya ince bir kazak giydiğimiz zaman, tüm okulun önünde rencide edilerek isimlerimiz alınıyor. Fakat türbanlı arkadaşlarımızın eşarp renklerine karışılmıyor. Yani türbanlı arkadaşlarımıza tanınan tolerans bize tanınmıyor. Aslında, “Bizim istediğimiz dini standartlara uygun davranırsan sana da tolerans tanırız.” dendiğinin farkına varmak gerekir. Hükümetin bilimsel ve demokratik eğitim yerine, dini sebeplerden dolayı kılık kıyafetle uğraşan bir sistemini dayatması bizi Osmanlı’nın bile gerisine götürüyor. Buradan eğitim sistemine de değinmek gerekir.
NASIL SİTEM EDECEĞİMİZİ ŞAŞIRDIK
En büyük sorunlarımızdan biri ‘üniversite hayali’. Hayatımızın hemen hemen bütününü belirleyecek olan üniversiteye gitmek için nasıl bir sınavdan ve kaostan geçeceğimizi bilmiyoruz. Türkiye’ye baktığımızda birçok sınavla baş etmek zorunda olduğumuzu görüyoruz. Bunlardan ikisi şu anki YGS ve LYS. O da öyle bir sistem ki hayatımızı kısıtlı bir zaman diliminde, kendimizi kasarak belirlememiz isteniyor. Bir diğer sınav, eşit eğitim verilmemesine rağmen yarı ders notlarına bağlı, yarı zamanla yarıştıran TEOG benzeri bir sınav.
Bu karmaşık sistemin yanı sıra bizden iyi bir üniversite , iyi bir gelecek bekleyen ailelerimizin beklentilerini boşa çıkarmamak için çabalıyoruz. Gerçekten öğrencileri büyük bir kaosun ortasında bırakan eğitim sistemine ve AKP hükümetine nasıl sitem edeceğimizi şaşırdık. Hükümet her sınavı 2 yıl denemek zorunda. 1. yıl başarısız olunsa bile sistem 2. yılda üzerimizde deneniyor. Biz öğrenciler olarak deneme tahtası olmadığımızı belirtmek isteriz.
Eğitim sistemi üzerinde sermayenin çıkarları için oynadığı bu oyunları fark etmeli ve bu sisteme karşı örgütlenip mücadele etmeliyiz.