Kendimiz yaptık size yıktırır mıyız?
Nazife ORTAKCI
Dilan ORTAKCI
1990’lı yılların başında başladı ekmeğine, gülüne, geleceğine sevdalı Ovacıklı kadınların mücadelesi. Kendinyap Sitesi’nde yaşayan kadınlar kendi evlerini aileleri ve komşularıyla imece usulü yaptılar. İnsanların gösterdiği bu dayanışma örneği sebebiyle sitenin adı “Kendinyap Sitesi” oldu. Dönemin MHP’li belediyesi insanların kendi yaptıkları evlerini elinden almak istedi. Gündüzleri eşleri işe giden kadınlar sırtlarında çocuklarıyla evlerine sahip çıkmak için belediyenin yıkım ekiplerine karşı nöbet tuttu. 1995 yılında belediyenin “A takımı” isimli çetesi tarafından katledilen gencecik bir fidan Erdal Yıldırım, bu mücadelenin simgesi oldu ve mücadele daha da genişledi. Birlikte mücadele etmenin önemini fark eden kadınlar çocuklarının daha iyi bir eğitim görmesi için kapı kapı reçel, erişte satarak “Yeni Yaşam Evi” adlı kreşi kurdular. Birlikte kurdukları mahalle derneğinde birçok etkinlik düzenlediler.
O günden bu güne kadın mücadelesi aralıksız devam ediyor. Geçmişte belediyenin baskılarına karşı duran kadınlar bugün de kentsel dönüşüm tehditlerine karşı mücadele veriyor. Kadınlar bu tehdide karşı ne yapacaklarını konuşmak üzere bir toplantı yaptılar. Toplantıda bir araya gelen kadınlar önlerine çözüm odaklı hedefler koydular. Öncelikle insanların yalnızlaştığı, komşuluk ilişkilerinin zayıfladığı şu dönemde kadınlarının sorunlarını, taleplerini dinlemek ve çözüm yolları aramak için her kadın kendi sokağındaki kadınlarla buluşacak. Toplantıya katılan bir kadının da dediği gibi “Kadınların etrafına örülmüş dört duvar artık yıkılacak.”
Ayrıca çağımızın en büyük sorunlarından biri olan uyuşturucu kullanımına karşı kadınlar sessiz kalmamak için mahallede psikologların da katılacağı bir aydınlatma faaliyetleri yapmaya karar verdiler. Gençlerin uyuşturucu girdabına sürüklenmemesi için sosyal etkinlikler düzenlenmesi de toplantıda çıkan kararlar arasında.
Ekmeğine, gülüne, mahallesine sahip çıkan kadınlar olarak mücadelemizi daha geniş kesimlere yayarak devam ettireceğiz. Bizler biliyoruz ki kadınlar içlerindeki “mücadele etme cevherini” fark ettiğinde önündeki tüm engelleri aşabilir. Bugün kadınlar kutuplaştırılmaya çalışılıyor. Bizi Kürt, Türk, Alevi, Sünni, türbanlı, türbansız olarak ayırmaya çabalıyorlar. Oysa biz bu mahalle kurulurken gösterdiğimiz dayanışmadan, bu sitenin sorunlarını çözerken yaptığımız işbirliğinden, yaşamevinde hayatı paylaşırken edindiğimiz deneyimlerden bir şey öğrendik. Bu ayrımcılıklar ve kutuplaştırmalar tam da biz kadınların birlikte hareket etme gücünden duydukları korkunun eseri. O yüzden biz birlikte hareket ettikçe onlar bizi bölmeye, ayırmaya çalışacak, biz bu ayırma çabalarını boşa düşürdükçe daha çok güçleneceğiz.
Evrensel'i Takip Et