İstanbul Üniversitesi\'nde IŞİD yandaşları saldırdı

İstanbul Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi'nde IŞİD karşıtı eylem yapan öğrencilere, IŞİD yanlısı bir grup saldırdı. Okul yönetimi durumu polis ekiplerine bildirmesi üzerine okula çok sayıda Çevik Kuvvet ve Terörle Mücadele polisi sevk edildi. Okula giren polis ekipleri 28 öğrenciyi gözaltına aldı. Gözaltına alınan öğrenciler, üniversitenin yanında bulunan Beyazıt Polis Merkezi Amirliğine götürüldü. Polis ekiplerinin okul önündeki bekleyişi devam ediyor.

EMEK GENÇLİĞİ: SALDIRI TÜM ÜNİVERSİTELERE YÖNELİK

İstanbul Üniversitesi Öğrencisi ve Emek Gençliği Merkez Yöneticisi olan Elif Ergin yaşanan saldırıya dair yazılı açıklama yaptı. Ergin açıklamasında şunları ifade etti.

"Ellerinde sopalarla okulun içine giren bu grup sivil polislerin işbirliğinde hareket ediyor. Son olarak bugün gerçekleşen saldırıda aynı  çete soda şişeleri ve sopalarla öğrencilere saldırıp yaralamıştır. Üniversite yönetiminin tutumu ise sessiz kalarak bu saldırılara göz yummak olmuştur. İki haftadır süren bu saldırıların ardından 28 öğrencisi gözaltına alınan üniversite yönetiminin bu tutumu kabul edilemez

İstanbul Üniversitesi’nde gerçekleşen saldırı ‘duvardaki afiş’lere, yapılmış bir saldırı değildir. AKP hükümetinin mezhepçi dinci politikalarının üniversitelere yansımış halidir. Eğitimin gericileştirildiği, binlerce ortaokul ve lisenin İmam Hatip okullarına dönüştürüldüğü bir ülkenin üniversitelerinde de şeriatçı örgütlerin boy göstermesi şaşırtıcı değil aksine AKP’nin ortaya koyduğu tablonun çok küçük bir parçasıdır.

Kobanê Direnişi üzerinden Türkiye’de saflar netleşti. Burjuvazi ve onun temsilcisi AKP hükümeti demokrasi güçleri etrafında hareket eden yığınların sesini bastırmak istiyor. Bunun için polis güçlerinin yanında Hizbul-kontra ve MHP çevrelerinden destek alıyor; dayanışma çağrılarını terörize ediyor. Bu yaşananlar esasında toplumun dini referanslarla yeniden örgütlenmesinin planı haline gelmiştir.

Ülkenin iç politikasının muhafazakârlaştırıldığı, anaokulundan üniversiteye kadar topyekûn bir eğitim sisteminin gericileştirildiği ve ‘dindar/kindar’ nesilleri yetiştirmenin dayanağı haline getirildiği atmosferde Türkiye gençliği, üniversitelerinde liselerinde tüm güçleriyle bir araya gelemediği sürece bu saldırıların karşısında bile bile lades diyerek yenilgiyi kabullenmiş olacaktır.

İstanbul Üniversitesi nezdinde tüm üniversitelere dönük yapılan saldırıları püskürtmenin tek yolu akademisyenlerin, öğrencilerin ve üniversite emekçilerinin bir araya gelmesi laik ve demokratik bir eğitimden yana tavır koymasından geçiyor.

Bu saldırılar bilimsel, demokratik eğitime, bizim haklarımıza yapılmıştır. Bu saldırının hedefi tüm akademisyenler, tüm öğrenciler, tüm emekçilerdir. IŞİD yanlısı çetelerin sopaları yalnızca belli sayıdaki öğrencilere değil derste olan akademisyenlerden öğrencilere, üniversite emekçilerine sallanmıştır. 

Öyleyse şimdi üniversite bileşenleri bir araya gelmek zorundadır. Üniversitelerin safı ırkçı, mezhepçi politikaların tarafı olamaz. Emek Gençliği olarak tüm üniversiteleri bir araya gelmeye demokrasiden, laik bir ülkeden, hakların kardeşliğinden yana tutum almaya çağırıyoruz. (İSTANBUL)