21 Ekim 2014 19:46

ESP ve HDP yönetici ile üyelerinin de aralarında bulunduğu 81 kişi hakkında Gezi direnişine katıldıkları gerekçesiyle açılan davanın ilk duruşmasında savunma yapan HDP PM üyesi Beycan Taşkıran "Bugün ezilenlerin isyan hakkı yargılanıyor" dedi. Sanık savunmalarıyla devam eden duruşma, 21-23 Ocak 2015 tarihleri arasına ertelendi.

81 kişinin tutuksuz olarak yargılandığı duruşmada 69 sanık ile avukatları hazır bulunurken, yargılananların aile ve yakınları ile HDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, ESP Genel Başkanı Sultan Ulusoy ve HDP İstanbul İl Eş Başkanı Şamil Altan da duruşmaya izleyici olarak katıldı. ESP MYK üyesi ve ESP İstanbul İl Başkanı Çiçek Otlu'nun tüm yargılananlar adına yaptığı ortak savunmasının ardından diğer sanıkların savunmalarına geçildi. Duruşmada savunma yapan HDP MYK üyesi Alp Altınörs, ortak savunmaya katıldığını belirterek, "Gezi direnişine katıldım. Onur duyuyorum" dedi.

'PARTİ FAALİYETLERİNİN TERÖRİZE EDİLMESİNİ REDDEDİYORUM'

Tüm demokratik eylemlerin iddianamede yasadışı gösterildiğini kaydeden Altınörs, 18 Haziran 2013 tarihinde yapılan operasyonla gözaltına alındıklarında dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler'in, "Gezi'den değil MLKP'den yargılanacaklar" şeklinde açıklama yaptığını ve ardından haklarında tutuklama kararı verildiğini söyledi. Davayı, "Adı konulmamış bir kapatma davası" olarak tanımlayan Altınörs, "ESP siyasi bir partidir. TMK'ya dayandırılarak parti faaliyetleri aksatılmak istenmektedir. Terörle Mücadele yasası, siyasi partilerin faaliyetlerinin icrası önünde bir barikat olarak işlenmektedir" diye belirtti. İddianamenin esas alınmasının ülkede demokrasi alanının kalmadığı anlamına geldiğini kaydeden Altınörs, "HDK ve ESP terör ittifakı değil halkların birlikte yaşama umudunun ittifakıdır. HDP de HDK'de zemin bulmuştur" dedi. Dava hakkında beraat kararı verilmesini talep eden Altınörs, "Gezi direnişi ile yasal parti faaliyetlerinin terörize edilmesini reddediyorum" şeklinde konuştu.

Altınörs, hakkındaki delillerle ilgili savunmasını ise dosyayı inceledikten sonra yapacağını söylemesinin ardından söz alan avukat Mihriban Kırdök , Altınörs'ün Yazar Hayko Bağdat'ı dolaylı yoldan tehdit ettiğine yönelik suçlamaya ilişkin Bağdat'ın tanık olarak dinlenilmesini talep etti.

Kırdök'ün ardından söz alan sanık HDP PM üyesi Beycan Taşkıran ise, "Bugün ezilenlerin isyan hakkı yargılanıyor" dedi. Kendisinin de polisin saldırısı sonucu yaralandığını hatırlatan Taşkıran, asıl suçlunun AKP hükümeti olduğunu söyledi. Taşkıran, dosya hakkında beraat kararı verilmesini talep etti. Daha sonra söz alan avukatlar, delillere ilişkin savunmaların yapılabilmesi için ek süre talep etti. Savunmaların ardından, delillerin incelenmesinin ardından savunma yapılması talebini değerlendiren mahkeme heyeti duruşmayı, 21-22-23 Ocak 2015 tarihlerine erteledi.

'AYNI ZİHNİYET BUGÜN DE DEVREDE'

Öte yandan ESP yönetici ve üyeleri, duruşmaya verilen öğle arasında haklarında açılan davayı protesto için adliye önünde açıklama yaptı. HDP İstanbul Milletvekili Sabahat Tuncel, ESP Genel Başkanı Sultan Ulusoy ve HDP İstanbul İl Eş Başkanı Şamil Altan'ın da katıldığı eylemde, "Gezi yargılanamaz" pankartı açılarak, "Gezi şehitleri ölümsüzdür", "Her yer Kobanê her yer direniş" ve "Bu daha başlangıç mücadeleye devam" sloganları atıldı.

Açıklamayı yapan dava sanıklarından Çağdaş Küçükbattal, "Gezi ayaklanması halkların bir direnişidir" dedi. Hiçbir iddianame ve mahkemenin halkın meşru direnişini yargılayamayacağını belirten Küçükbattal, "Bizler Haziran ayaklanmasını, özgürlük ve onur mücadelemizi sonuna kadar savunuyoruz. Gezi'den Kobanê'ye büyüyen halklarımızın direnişini büyüteceğiz" ifadelerini kullandı. Ardından söz alan HDP İstanbul Milletvekili Sabahat Tuncel de, AKP'nin Gezi'de verdiği tepkinin, eşitlik, adalet ve özgürlük taleplerine verilen tepki olduğunu belirterek, "Şimdi bu talepleri dillendirenler yargılanıyor. Kobanê için sokaklara çıkan halka yönelik de aynı şekilde yaklaşılıyor. Aynı zihniyet bugün de Kobanê için devrede" diye konuştu. (DİHA)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

İşçiye, düşman hukuku

İşçiye, düşman hukuku

Patronların yüzde 30 zam dayatmasına karşı yayılan grevleri engellemek için adeta düşman hukuku uygulanıyor: Besleme basın devreye sokuldu, valilik eylemleri yasakladı, e-devletten sendika üyeliği engellendi, işçilerin önüne polis-jandarma barikatı çekildi, gözaltılarla gözdağı verildi… Hiçbirinden sonuç alınamayınca ‘suç icadı’yla BİRTEK-SEN Başkanı Mehmet Türkmen tutuklandı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
16 Şubat 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et