Öğretmen avı hazırlığı mı?
AKP iktidarına yakınlığıyla bilinen Türkiye gazetesi, ‘Çözümü dinamitleyen gidecek, Doğu'da büyük ayıklama!’ başlıklı manşetiyle Kürt illerindeki öğretmenleri hedef gösterdi.

Faruk AYYILDIZ
İstanbul
AKP iktidarına yakınlığıyla bilinen Türkiye gazetesinin dün manşetten duyurduğu ‘Çözümü dinamitleyen gidecek, Doğu’da büyük ayıklama!’ haberine Eğitim Sen, Diyarbakır barosu ve DBP’den tepki geldi. Başbakan Ahmet Davutoğlu öncülüğünde toplanan çözüm süreci kurulu toplantısından ‘PKK’ye sempati duyan öğretmenler tek tek tespit edilerek, görevlerine son verilecek’ kararının alındığını iddia eden Türkiye gazetesi, Milli Eğitim Bakanlığı ile iş birliği halinde PKK’ye sempati duyduğu iddia edilen öğretmenlerin tespit edileceğini yazdı. İddiaları değerlendiren Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, “Böyle bir durum hukuk devletinde mümkün değildir” yorumunu yaparken, Eğitim Sen Diyarbakır Şubesi Eş Başkanı Dilek Atsan ise “Kürt ve Eğitim Sen’li öğretmenler fişleniyor” diye tepki gösterdi.
‘HUKUK DEVLETİNİ YIKMAK ANLAMINA GELİR’
“Kamu görevlilerinin herhangi bir mahkeme kararı olmadan, bir takım kuşkularla PKK’li ya da başka şekilde itham etmek hukuk devletinde mümkün olan bir durum değildir” sözlerini kullanan Elçi, “Kuşkular üzerinden öğretmenleri işten atmak hukuken de mümkün değildir” diye konuştu. İthamlar üzerine öğretmenlerin görevine son vermenin hukuk devletinin sonu olacağı anlamına geldiğini dile getiren Elçi, “Tüm vatandaşların hukukun ve yasaların güvencesi altında olması gerekiyor” sözlerini kullandı.
Öğretmenlerin siyasi düşünceleri ve eğilimlerinden yola çıkarak böylesi yargılara varılamayacağını söyleyen Elçi, “Olası görevden alma durumunu ihtimal olarak dahi doğru bulmuyor ve kabul edemeyiz” dedi. Böylesi bir devlet hamlesinin toplumu da rahatsız edip, gereceğini aktaran Elçi şöyle konuştu: “Bu karar sürece olan güveni de zayıflatır, halkı öfkelendirir. Suç işlediği iddia edilen kamu görevlisi hakkında mahkeme kararı olmadan böyle bir hükme varılamaz.” Niyet okumaları ve istihbarat raporlarıyla memurların işine son verilmesinin mümkün olmadığını kaydeden Elçi, “Olası hukuk skandalının önüne şimdiden geçilmeli ve bu ihtimal ortadan kaldırılmalıdır” sözlerini kullandı.
BÖLGE ÖĞRETMENLERİ HEDEFTE
Eğitim Sen Diyarbakır Şubesi Eş Başkanı Dilek Atsan, Emniyet Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından Diyarbakır’a ilişkin hazırlanan “Uyuşturucu Madde Bağımlılığı Araştırma ve İnceleme Raporu”nda öğretmenlerin hedefe konulmasını hatırlatarak, öğretmenlerin fişlendiğini söyledi. Hazırlanan raporda öğretmenlerle ilgili “Yüzde 80’i politize olmuştur” denildiğini ifade eden Atsan, “Son MGK toplantısında sendikalar da konuşuldu, rapor hazırlandı ve şimdi de bu haberler medyaya servis ediliyor. Hepsini birleştirdiğimiz zaman hayrı alamet olmayan durumların yaşandığını görüyoruz” dedi. Sendika genel merkez yöneticilerinin Diyarbakır’a geleceklerini söyleyen Atsan, kararı genel merkezleri ile değerlendireceklerini belirtti.
‘ÖĞRETMENLER FİŞLENİYOR’
“PKK’ye sempati ile bakan öğretmenler” tanımlamasının kabul edilemeyeceğini de söyleyen Atsan, “Sendikal anlamda yaptığımız her eylem, etkinlik farklı mı algılanacak? Bölgede görev yapan Eğitim Sen’li ve Kürt öğretmenlerin hepsini bu kapsam içerisinde değerlendirmeye çalışıyorlar” diye konuştu. “Sendikası Eğitim Sen ve etnik kimliği Kürt ise öğretmenlerin “terör sempatizanı” olarak fişlendiğini söyleyen Atsan, “Toplu bir sürgün ve görevden alma beklemiyoruz ama olması durumunda da sürpriz olmaz, yapmadıkları işler değil” dedi.
“AKP, Eğitim Sen’in bölgede güç olmasından rahatsızlık duyuyor” diye konuşan Atsan, korku ve kaygı yaratılarak örgütlülüğe darbe vurulmak istendiğini ifade etti.
‘DEMOKRASİ VE HUKUKTA YERİ YOK’
Demokratik Bölgesel Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek de, öğretmenlerin görevden alınması durumunda ciddi problemler yaşanabileceğine dikkat çekti. “Devlet, memurların duygu ve düşüncelerini okuyup ona göre mi tavır sergileyecek” diye soran Yüksek, “Memurların hangi partilere yakın olduğu tespit edilip, buna göre muamelesi yapılması mümkün değildir” dedi. Öğretmenlere yönelik görevden alma hamlesinin demokrasi adına katliam anlamına geleceğini kaydeden Yüksek, “İnsanları işlerinden etmiş olacaklar, baskı altına alacaklar. Kendilerine yakın kişileri de buralara atayacaklar. Bunun demokrasi ve hukukta yeri yoktur” sözlerini kullandı. “HDP’li ya da DBP’li olduğu için öğretmenlerin görevlerinden uzaklaştırılma durumuna karşı net tutum alacaklarını söyleyen Yüksek, öğretmenlerle birlikte buna karşı mücadele vereceklerini belirtti.
SENDİKAL FAALİYET SUÇ SAYILMIŞTI
KCK adı altında yapılan operasyonların bir hedefi de KESK olmuş ve aralarında KESK Başkanı Lami Özgen’in de olduğu 72 sendika yöneticisi ve üyesi hakkında KCK’nin sendikal yapılanmasını oluşturmak’ iddiasıyla dava açılmıştı.
Hâlâ devam eden davadaki deliller ise oldukça ilginç. 1144 sayfalık iddianamede, savcı sendikal faaliyetleri ‘terör’ faaliyeti olarak nitelendirdi ve bu kapsamda 13 Şubat 2012 günü tutuklanan sendikacı kadınları desteklemek amaçlı etkinliklere katılmak, Anayasa’nın referandumla değiştirilen ‘Toplu İş Sözleşmesi ve Toplu Sözleşme Hakkı’ maddesiyle ilgili eylemler, 4+4+4 eğitim sistemine karşı yapılan eylemler ve grevler savcı tarafından suç sayıldı.
‘DİĞER HEDEF PARALEL POLİSLER’
Türkiye gazetesinin haberine göre iktidarın bölgedeki diğer hedefi ‘paralel polisler’ olacak. Haberde Kobanê protestolarını kışkırttığı iddia edilen polislerin, görevden uzaklaştırılacağı ileri sürüldü.
Evrensel'i Takip Et