Yaşamak için, mücadele vermek zorundayız
Yatağanlı enerji ve maden işçileri özelleştirmeye karşı mücadelelerini yükseltiyor. İhale tamamlansa da işyerlerinin özelleştirmeci şirketlere devredilmesini engellemekte kararlı olan işçiler, Tes-İş ve T. Maden-İş şubelerinin ortak kararları doğrultusunda yeni eylem, etkinlikler, yürüyüşler düzenliyor.İki şube adına yapılan ortak açıklamada özelleştirmeye karşı direnişin 428. gününü geride bıraktığı belirtildi.
Yatağanlı enerji ve maden işçileri özelleştirmeye karşı mücadelelerini yükseltiyor. İhale tamamlansa da işyerlerinin özelleştirmeci şirketlere devredilmesini engellemekte kararlı olan işçiler, Tes-İş ve T. Maden-İş şubelerinin ortak kararları doğrultusunda yeni eylem, etkinlikler, yürüyüşler düzenliyor.
İki şube adına yapılan ortak açıklamada özelleştirmeye karşı direnişin 428. gününü geride bıraktığı belirtildi.
SALTANAT SÜRÜYORLAR
Ülkeyi yönetenlerin 12 yıldır “ekonomik kalkınma, büyüme, ileri Türkiye ve şimdi de Yeni Türkiye” diyerek halkı kandırdığına dikkat çekilen açıklamada, yaşanan iş cinayetlerine karşın hiçbir şey olmamış gibi saltanatlarını sürdürdükleri ifade edildi.
Her iş cinayetinden devletin suçu ve kusuru olduğu kaydedilen açıklamada “Devlet halkının güvenliğinden sorumludur. Yarattığınız sermaye sınıfına suçu atıp kaçamazsınız. Bu ülkede yargı kararını önceden öğrenip bir gecede 6000 zeytin ağacının düşmanmış gibi, savaşır gibi yerle bir edildiğini de gördük. Nedir bu açlık. Nedir bu hırs. Gözlerinize dizlerinize dursun. Firavun oldunuz firavun... Sattırmayacağız... Boğazınıza düğüm olacağız. Kolay yutamayacaksınız bizi” dendi. Açıklamada ülkenin bir yanı kan ağlarken, diğer yanında saltanat ve şatafat yaşandığına işaret edildi.
DAYANIŞMA ÇAĞRISI
Özelleştirmeye karşı mücadelede her zamankinden daha çok desteğe ihtiyaç duyulduğu belirtilen açıklamada, “Eşlerinizle, çocuklarınızla, torunlarınızla görmek istiyoruz sizi. Çünkü bizler biliyoruz ki bizim mücadelemiz gelecek mücadelesi. Çocuklarımızın yarınlarımızın torunlarımızın geleceği söz konusu. Yaşamak için, ekmek mücadelesi vermek zorundayız. Direnmek inadına direnmek zorundayız” dendi.
Birlikte mücadelenin vurgu yapılan açıklamada şu çağrı yapıldı: “Ülkemizin bütün demokrasi güçlerini, emekçilerini, emek dostlarını, aydınlarını, gençlerini, kadınlarını, işçilerini ve işsizlerini ‘özelleştirmeye hayır”’ demeye çağırıyoruz.” (Yatağan/EVRENSEL)