Referans oldum, menfaat elde etmedim!

AKP’li dört bakanla ilgili “Yolsuzluk ve Rüşvet” iddialarını soruşturmak üzere kurulan Meclis Komisyonu, mahkemelerin takipsizlik kararı verdiği yolsuzluk ve rüşvet skandalına ilişkin çalışmalarını sürdürüyor.  Komisyon bugün de Eski İçişleri Bakanı Muammer Güler’i dinledi. 

Hürriyet'in haberine göre İranlı işadamı Reza Zarrab’a referans olduğunu kabul eden Güler, ancak bunun karşılığında hiçbir menfaat almadığını söyledi. Muammer Güler, oğlu Barış Güler’in danışmanlık şirketindeki büyük miktarlı para hareketleri ve yurtdışından getirildiği söylenen kaynakların kayıtlarda yer almaması gibi malvarlığıyla ilgili sorulara ise daha sonra yazılı yanıt göndereceğini bildirdi.

Güler, iki avukatıyla birlikte geldiği komisyonda 3,5 saat süren savunmasının ilk bölümünde 50 sayfalık bir metin okudu. Eski Bakanlar Egemen Bağış ve Erdoğan Bayraktar’ın ifadesinin alındığı toplantıdan farklı olarak Güler’in ifadesinde Komisyon Başkanı Hakkı Köylü başta olmak üzere çok sayıda AKP'li milletvekilinin özellikle malvarlığı hareketleri ve servet artışıyla ilgili daha fazla soru yöneltmeleri dikkati çekti.

Güler’e yöneltilen sorular şu suçlamalarda odaklandı:

“Reza Zarrab için koruma polisi görevlendirmek ve  araçlarına trafikte emniyet şeridini kullanma imtiyazı vermek. Reza Zarrab’la birlikte gözaltına alınan bazı şüphelilerin ve yakınlarının yasaya aykırı olarak istisnai yoldan Türk vatandaşlığına geçirilmesini sağlamak. Reza Zarrab’la ilgili adli ve istihbari çalışma yapılıp yapılmadığının araştırılması için talimat vermek. Zarrab’ın usulsüzlükleri hakkında basında çıkacak haberlerin engellenmesi için girişimde bulunmak.”

BAZILARI MONTAJ

Güler, toplantının ardından yaptığı açıklamada, “Komisyonun hukuksuzlukları tespit edeceğine ve hakikate ulaşacağına inanıyorum, kendilerine de güveniyorum” dedi. Soruşturma komisyonu önergesindeki iddiaların dışında da sorular yöneltildiğini dile getiren Güler, uygun gördüklerini yanıtladığını vurguladı. Alınan bilgiye göre Güler savunmasında tapelerin tamamını reddetmeyerek, “Bazıları montajlanmış, bazıları cımbızlanmış. Yasal değil. Bir bakan takip edilemez” dedi. Zarrab’ın şirketi için Çin’de bir bankaya referans mektubu yazdığını kabul eden Güler, “Hangi işadamı bize gelse biz yardımcı oluruz. Referans oldum, ama bir menfaat temin etmedim” dedi. Zarrab’ın yakınlarına Türk vatandaşlığı verilmesiyle ilgili olarak Güler, “Bakanlığım döneminde 30’u İranlı 700 kişi Türk vatandaşlığına geçti. Bu sayı daha önceki dönemlerde daha fazlaydı. Bunları menfaat karşılığı yapmadım” savunmasını yaptı.

NORMAL PROSEDÜR

Güler, Zarrab’a trafikte geçiş üstünlüğü sağlamaya yönelik plaka tahsisi ve koruma verilmesiyle ilgili de “Bu konu valiliğin yetkisinde. Koruma Daire Başkanlığı’na başvurulmuş. Benim bir şey yapmama gerek yok, normal prosedür” görüşünü bildirdi. Oğlunun İngilizce ve Rusça bildiğini, genç yaşta başarılı bir işadamı olduğunu söyleyen Güler, büyük şirketlere yüklü miktarlarda fatura kesen, Zarrab’a aylık 30 bin dolar karşılığı danışmanlık hizmeti veren oğlunun ortağı olduğu BBS danışmanlık şirketinin ise ne iş yaptığıyla ilgili “anlaşmalarını bilmediğinden” daha sonra yazılı yanıt göndereceğini belirtti.

NE ALAKASI VAR

Oğluyla ilgili başka sorular gelmesi üzerine Güler, “30 yaşındaki adamı her gün takip mi edeceğim” karşılığını verdi. Güler, 17 Aralık’tan önce gizli operasyon yürüten kaçakçılık organize şube ile mali suçlar şubesinden ekipleri, istihbarat şubesinden diğer polislere takip ettirmesini de DHKP/C’den geldiğini iddia ettiği bir tehdit mektubuyla açıklamaya çalıştı. “Ben de bir belge var” diyerek “Siz milletin canını acıttınız, biz de sizin canınızı yakarız” ifadelerini okuyan Güler, Komisyon Başkanı’nın “Ne alakası var?” sözlerine karşılık “Bu terör örgütü DHKP/C’den gelen bir tehdit mektubu. Oğlumu sivil kişiler takip edince endişe ettim. Onun güvenliği için istihbarata izlenmesi talimatı verdim” dedi. Zarrab’la ilgili haberlerin engellenmesi için gazete yöneticisini aradığını doğrulayan Güler, “Bu mesele nedir ne değildir diye sordum. O da ‘Merak etmeyin biz bakmadan haberi yayınlamayız zaten’ dedi” diye açıkladı. Güler, 17 Aralık operasyonuyla ilgili “Kumpas, darbe, tezgah” ifadelerini kullandı.

SUÇLAMALAR

Muammer Güler hakkında hazırlanan fezlekede kendisi ve oğlu Barış Güler’e işadamı Reza Zarrab ile ilişkilerine dikkat çekilerek, “Rüşvet, resmi belgede sahtecilik, nüfuz ticareti, gizliliğin ihlali” suçlamaları yöneltilmişti. Barış Güler bir süre tutuklu kalmıştı. Skandalın ortaya çıkmasının ardından Güler ailesine ilişkin çok sayıda iddia gündeme gelmişti. İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesinde görev yapan polislerin, Muammer Güler’in talimatıyla oğlu Barış Güler’i yolsuzluk soruşturması kapsamında takibe alan polisleri takip ettiği iddia edilmiş, takibe ilişkin görüntüler soruşturma dosyasına eklenmişti. İddiaya göre Barış Güler, 26 Ekim’de takip edildiklerini anlayınca durumu dönemin İçişleri Bakanı olan babası Muammer Güler’e anlatmıştı. Güler de oğluna dikkatli olması konusunda uyarıda bulunarak, takibin kimlerce yapıldığının tespiti için İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesine talimat vermişti. Bunun üzerine İstihbarat Şubesi görevlileri, önce Organize Suçlarla Mücadele Şubesini ardından Mali Suçlar Şubesini arayarak takip ettikleri kişiler arasında Barış Güler’in olup olmadığını sormuş, olumsuz yanıt almıştı. Ancak buna rağmen istihbarat ekipleri, yolsuzluk skandalının merkezindeki isim olan Reza Zarrab’ın ofis ve iş yerinin çevresinde takipte bulunan başka birime bağlı polisleri tespit etmişti. 17 Aralık’taki operasyonun daha ileri tarihte yapılacağı, ancak Zarrab ve çevresindeki takibin takibe takılması nedeniyle, delillerin karartılması endişesiyle erkene alındığı iddia edilmişti.

Ayrıca takipsizlik kararı veren İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından komisyona iletilen ifadelerde, Mülkiye Başmüfettişi Abdullah Erin’in o dönem danışmanı olduğu Muammer Güler’in Reza Zarrab için Çin’deki Kunlun Bank’a referans mektubu gönderdiği ortaya çıkmıştı. Söz konusu referans mektuplarının bizzat Zarrab ve bakanın oğlu Barış Güler tarafından hazırlandığı iddia edilmişti.

ÖNÜNE YATARIM YA!

Fezlekede “Reza Zarrab ve ailesinin vatandaşlığa geçirilmesi, oğlu Barış Güler’in 30 bin dolar karşılığında danışmanlık yapması ve şirketlerine referans yazısına bizzat aracılık yapması” benzeri suçlamalar tapelere dayandırılmıştı. Tapelerin birinde Muammer Güler’in işadamı Reza Zarrab’ın, hakkında herhangi bir soruşturma yapılıp yapılmadığını sorması üzerine, “Abicim hiç sen o konuda sen rahat ol sen rahat ol... Vallahi böyle bir şey varsa senin önüne ben yatarım ya” yanıtının olduğu iddia edilmişti. (HABER MERKEZİ)