Aile hekimliği ‘iki kişilik dev kadroya’ emanet
ATO ve SES Ankara Şubesi Ankara’da aile hekimliği uygulamasının başlamasının ardından geçen 1 yıllık süreyi değerlendirerek, 4 bin kişinin bir aile hekimi ve bir sağlık memuruna emanet edildiğine dikkat çekti.SES Ankara Şubesi ve ATO Pratisyen Hekim Komisyonu, 2010 yılında Ankara’da uygulamaya geçen aile hekimliğini değerlendirmek a
SES Ankara Şubesi ve ATO Pratisyen Hekim Komisyonu, 2010 yılında Ankara’da uygulamaya geçen aile hekimliğini değerlendirmek amacıyla ortak basın toplantısı düzenledi. ATO Pratisyen Hekim Komisyonu Başkanı Mehmet Çakmak, çağdaş dünyada birinci basamak sağlık hizmetlerinin genişleyen bir ekip hizmeti halinde yürütüldüğüne dikkat çekti. Türkiye’de ise aile hekimliği uygulamasıyla birinci basamak hizmetin 2 kişinin omuzlarına yüklenmesini eleştiren Çakmak, “İki kişilik bu kadrodan, 4 bin kişinin tespiti, en geç 6 ay içinde evlerinde ziyaret edilip muayene edilmesi, ortalama günde 50- 60 hasta muayenesinin yapılmasının yanı sıra, Sincan bölgesinde olduğu gibi öncelikli görevleri olmaması gereken adli nöbetlerin tutulması isteniyor” dedi. Çakmak, aile hekimliği uygulamasını gerçekçi olmayan bir beklenti olarak değerlendirdi. Aile hekimlerini denetleyip destek olması beklenen Toplum Sağlığı Merkezleri (TSM) yetersizliğine vurgu yapan Çakmak, “ Evren ilçesinde de 700 bin nüfuslu Çankaya ilçesinde de birer TSM örgütlenmesi gerçekçi ve anlamlı değildir” dedi.
AİLE HEKİMLİĞİNİN HÂLÂ YASASI YOK
Memnuniyet kriterlerinin “aynı hekimle karşılaşma, ilaçların kolay yazılması ve güleryüzle” sınırlandırılmasını eleştiren Çakmak, kentsel dönüşüm ve göçün berberinde getirdiği sık sık yer değiştiren nüfusla birlikte, hizmetin devamlılığının aksadığını belirtti.
ATO Pratisyen Hekim Komisyonu Üyesi Figen Şahpaz ise 2005 yılından beri uygulanan aile hekimliliği hizmetinin hala 2004’te çıkarılan pilot yasayla yürütüldüğüne vurgu yaptı. Şahpaz, uygulamanın asıl yasaya dönüştürülmediği gibi, yönetmeliklerin de sıklıkla değişikliğe uğradığını ifade etti.
SES Ankara Şube Yöneticisi Fatih Toksöz, sağlıkta “yıkım programı” olarak adlandırdığı aile hekimliği uygulamasının, eşit, nitelikli, ücretsiz, ulaşılabilir sağlık hizmeti sağlamadığını ifade etti. Sağlığın kamusal bir iş olduğunu vurgulayan Toksöz, zaman geçmeden sağlığın kamusal bir hizmet alanı olduğunun anlaşılması gerektiğini dile getirdi.
(Ankara/EVRENSEL)
AİLE HEKİMİNDEN BEKLENENLER
*İlk 6 ay içerisinde, 4 bin kişinin tespiti,
*Günde ortalama 50-60 kişinin muayenesinin yapılması,
*Gebelerin bebeklerinin izlenimlerinin yapılması,
*Aşıların yapılması,
*Evde bakım hizmetlerinin koordine edilmesi
*Gezici sağlık hizmeti verilmesi,
*Verem hastalarının doğrudan gözetim tedavisinin yapılması,
*İdari yazışmaların sürdürülmesi
*Anketörlük işlemlerinin gerçekleştirilmesi