Yeni bir dünya özlemi ve değişim isteğinin, yükselen ve daha da yükselecek mücadele anaforu içerisindeki kıymetini görmeliyiz.
Bundan binlerce yıl önce Demirci Kawa’nın zalim Dehak’a karşı yaktığı isyan ve özgürlük ateşi, bu Newroz’da da barış, eşitlik ve özgürlük talebiyle yanıyor.
Bizleri işsizlik kırbacıyla terbiye etmeye ve kariyer günlerine bağımlı kılmaya çalışan bu düzen, güzel bir gelecek vaat edebilir mi?
Meslek liseli gençler olarak hem yetersiz ve güvenli olmayan çalışma koşullarında staj yapıyoruz hem de edebiyat, matematik, fizik, coğrafya gibi temel derslere erişemiyoruz.
"Ana akım iktisatın dışına çıkıp pratik yaşamdan hareketle iktisat konuştuğumuz bu ortamın bizler için çok kıymetli olduğunu düşünüyorum."
İşsizlik ve geleceksizlik dört bir yanımızı sarmışken, bu karamsarlığın içinden kaç tanemiz fuarlarla, sertifikalarla, sözüm ona kendine yatırım yaparak “kurtulabilir?”
Birçok alanda fırsat eşitsizliği ve maddi sıkıntılar ile karşı karşıya olan Türkiye gençlerinin bu Newroz’daki taleplerinin başında her zaman olduğu gibi eşitlik vardı.
Üniversitelerin demokratik-özerk yapısının, sosyal ve kültürel ortamının saldırı altında olduğu bu günlerde akıllarda tek bir soru canlanıyor: Üniversite neydi?
“Biz bu devrimci ateşi geçmişten alıp geleceğe taşımak istiyoruz, o yüzden bu alanlardayız.”
“Ben üniversiteye başladığım 2019 yılında yemek hakkımla daha fazla ürün alabiliyordum. Yıllar geçtikçe yemek hakkımız artırıldı ama yemekler de zamlandı.”
Eurovision’daki şarkılara bakarsak, şarkıların popülaritesinin ve halklar tarafından kabul edilmesinin, politik ve kültürel durumla doğrudan bağlantılı olduğunu ifade edebiliriz.
Tarihte büyük insanların etkileri önemlidir, ancak ne tarih tek başına büyük insanlar tarafından yapılır ne de ekonomik değişiklikler otomatik olarak politik sonuçlar doğurur.
Türkiye’de gazetecilik kamu yararına risk almaktır
Yeni bir çılgınlık döneminde miyiz?
Ruslar Şam'da
Beyana saygı
İçi yavan, dışı yalan
Sorun modelde
Evrensel'le dayanışmaya çağrı!
Siirt Belediye Eş Başkanı Sofya Alağaş’ın görevden alınmasına 15 barodan ortak tepki geldi. Açıklamada kayyım politikalarının halk iradesine müdahale olduğu vurgulandı.
Emek Partisi Gebze'de grevdeki Green Transfo'nun önünden "Barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş" kampanyasının başlangıcını gerçekleştirdi.
Çalışanların enflasyona ezdirilmediğini öne süren Bakanı Mehmet Şimşek, açlık sınırındaki asgari ücretle övündü.
Çepeçevre Yaşam, zeytin kıyımının yaşandığı Akbelen'deki direnişi tanıklarıyla aktarıyor.
Şırnak ve Van Emek ve Demokrasi Platformları kayyımı protesto ederek, “İktidar bu hatadan bir an önce dönmeli ve halk iradesinin esas almalı” çağrısı yaptı.
AKP döneminde özel okul sayısının 6 kat artmasıyla övünen Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin itiraf gibi açıklama yaptı, “Özel okullara yönlendirmekle eleştiriliyoruz”
Mehmet Şimşek, 2025'te sıkı maliye politikalarına 'devam' dedi. Gelir dağılımında 'adaletin geliştiğini' iddia eden Şimşek "dezenflasyon" süreci politikalarını anlattı.
AKP sözcüsü Ömer Çelik’in "İmralı trafiği bitti" açıklamasına yanıt veren DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, "Biten bir şey yok. Bir başlangıç olsun diyoruz ve tecrit de kalksın" dedi.