Bu durum basit bir beceriksizlikten öte, Boğaziçi Üniversitesinde öğrencilerin bir araya gelme alanlarından olan kulüplerin faaliyetlerini kısıtlamak niyetiyle karşımıza çıkıyor.
Liseli gençler olarak hepimiz bu sorunları yaşıyoruz. Bu sorunlar karşısında da bir araya gelerek, direnerek çözüme ulaşabileceğimizi düşünüyorum.
Bugün birçok genç okumak için çalışmak zorunda kalıyor. Yazları tatil planı yapmak bir yana, yazları ailelerine yük olmamak için kazanacakları paranın hesabını yapıyor.
Hâlihazırda eğitimlerine devam etmek için zorluklarla karşılaşan öğrenciler, bu yüksek zamlar nedeniyle eğitimlerine devam edemeyecek duruma geldiler.
Lise öğrencisi olarak ayrıca ekonomik kriz nedeniyle boş zamanımızda çalışıp okul test kitaplarının parasını çıkarmaya çalışıyoruz.
Hikâyenin ana karakteri Red’e göre hayat; emeğini kimse tarafından sömürülmeden kazanabileceği bir yol, özgürlüğün ta kendisidir.
Toplumun tüm kesimlerinin eğitim hayatına katılabilmesi emekçilerin bir kazanımıdır. Bugün her ne kadar güvence (!) altına alınmış olsa da hâlâ uğrunda mücadeleyi gerektirmektedir.
Nesli tükenme tehlikesi altında bir kuş türü, kuşun yaşadığı ağaçları kesen yerel halk ve kuşu korumaya çalışan bir bilim insanı…
Topluluklar bugün öğrencilerin kendi ilgileri ve istekleri doğrultusunda birleştikleri, beraber kolektif işler çıkardıkları alanları oluşturuyor.
Oysa ekonomik problemler derinleşirken özellikle emekçi mahallelerinde yaşayan liseliler için eğitim hakkı da tehlikeye girmiş durumda.
Gençlerin; bireyselleştikçe, yalnız kaldıkça ve sıra arkadaşına güvenmedikçe iktidarın ekmeğine yağ sürdüğünü fark etmesi gerekiyor.
Sorumlu üst yönetimin ve müdürün iki günlüğüne yurtta yaşayıp nasıl bir şey olduğunu görmelerini çok isterdim, çünkü onlarla konuşmaya çalıştığınızda sizi anlamaktan çok uzak oluyorlar.
Geçmiş senelere oranla fazlasıyla yükselen fiyatlar, ekonomik krizin yaşandığı ülkemizde ailelerin bu harcamaları yaparken daha da zorlanmalarına sebep oluyor.
Kendi düşüncelerimizi tereddüt etmeden sunabildiğimiz bir ortam vardı ve insanların sizi yargılamadan dinlediğini görmek gerçekten çok güzel hissettiriyordu.
Kamp ve kamp sonrası yapılan atölyelerde kendimi ifade edebilme, topluma hitap edebilme, fikirlerimi savunabilme ve beyan edebilme yeteneklerimi geliştirdim.
Bu bilinçli politikalara güçlü bir irade ve gençlik hareketiyle karşı durmamızın bize nefes aldıracak tek çözüm olduğunu düşünüyorum.
Grev hak, yasak hukuka aykırı
ABD emperyalizminin Suriye’ye karşı uzun savaşı
Başarısız devletin yıkılışı mı, yeni bir felaketin başlangıcı mı?
Evrensel'le dayanışmaya çağrı!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yabancı tekellere ait devasa kârlar elde eden 8 işletmedeki grevi ‘milli güvenlik’ gerekçesi ile yasakladı.
Faiz miktarları yükseldi, ihtiyaç kredisi miktarı azalmadı. Kredi ödemeleri kolaylaştırıldı, yasal takibe düşen kredi miktarı azalmadı. Emekçiler, kredi borcunu yeni krediyle ödeyerek geçim sürdürüyor
2001 krizi sonrasında neoliberal uygulamaların başka coğrafyalara göre görünürde daha az tepki çekmesinin arkasında sadece Türkiye otoriterliğinin baskıcı yüzünü aramak yeterli olmayacaktır.
Bugün bizlere düşen asgari ücret alan-almayan ayrımı gözetmeksizin, asgari ücrete gelecek olan zammın tüm ücretlere etkisini gözeterek birlikte mücadele etmektir.
As Plastik'teki grev süreci yasaların patronlara tanıdığı imkanlardan sendikalardaki bürokratik yapıların işçi hareketine verdiği zarara kadar birçok soruya yanıt veriyor.
Avrupa'nın Gündemi'nde bu hafta Suriye'deki gelişmelerin yansımaları var. Hem mültecilerin durumu hem de Suriye'deki İslamcı hükümetin nasıl olacağı tartışılıyor. Fransa'da ise hükümet krizi sürüyor.
Devlet engelli çocukları görmezden gelirken kadınların sırtındaki yük katbekat artıyor. 26 yıldır otizmli çocuğuna bakan Saliha, bu yıl yüzde 98 engelli çocuğunun maaşının kesildiğini anlatıyor.
Erdoğan'ın kararıyla grevlerinin yasaklanmasına ilişkin açıklama yapan Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Özkan Atar, yasağı tanımadıklarını söyledi: “Grevlerimiz sürecek.”