Kampta yaşadığımız sorunların üstesinden tek başımıza gelemeyeceğimizi ve tek başına mücadele etmek zorunda olmadığımızı fark ettim.
Sınıfsız, özgür, demokratik bir toplum için 21.si düzenlenen Gençlik Yaz Kampı hayalini kurduğumuz düzenin bir fragmanı gibiydi.
Kampta siyasetten uzak olmanın yarardan ziyade zarar getireceğine dair bir farkındalık yaşadım.
Hayatım artık iki döneme ayrılıyor: kamptan önceki ve kamptan sonraki dönem.
Genç yoldaşlarıma şunu söylemeliyim ki mücadele etmekten başka çaremiz yok. Tek başımıza belki bir şey başaramayabiliriz fakat hep birlikte çok şeyi başarabiliriz.
Ülkedeki işçinin, emekçinin, öğrencinin, kadının durumunu ve hak mücadelesini daha iyi anladım. Notlar aldım, yaşanan sorunların çözümü amacıyla düşünce şekilleri geliştirdim.
Kampta en çok ilgimi çeken şey sabahları yaptığımız gazete okumalarında verdiğimiz tartışmalardı. Bu tartışmalar kendi kişiliğimize de katkı sağlayıp bizi geliştirdi.
Uzun çalışma saatleri, güvencesiz çalışma ortamları, ücretlerin geçinemeyecek düzeyde olması tüm işçi gençlerin yaşadığı en önemli sorunların başında geliyor.
Sürekli sosyal medyadan nefret söylemleriyle sanki toplum köpeklerle yaşamak istemiyor algısı yaratılıyor. Ancak anket sonuçlarında da gördük ki durum böyle değil.
OSTİM’de makine atölyesinde 6 gün ağır koşullar altında yağın pasın içinde çalışırken yaşıtlarımla birlikte kampa gitmek hayal gibi geliyordu.
Atanmış rektörler atandıktan sonra temsil ettikleri Erdoğan’a teşekkür etmeyi, biz de onları gönderip üniversitelerimizi kendi temsilcilerimizle yönetebileceğimizi unutmuyoruz.
Kampın herhangi bir izole cennetten şöyle bir farkı vardı: Biz bu cennette, bizi sarmalayan bu sistemi nasıl yenebileceğimizi bulmak için bulunuyorduk.
Bu kamp, bir ütopyadan çok, gelecekte yaratabileceğimiz adil bir dünyanın provasıydı. Artık biliyoruz ki başka bir dünya mümkün ve o dünyayı inşa etmek bizim elimizde.
Yepyeni fikirleri ve yepyeni insanları birbirine bu denli kenetli bir biçimde görmek geleceğimize dair umutlarımı yeşertti.
Seninle aynı sorunları yaşamış, yeri geldiğinde direnmiş kişileri görmenin; onlardan dinlemenin verdiği güven ve beraber olursak hallederiz hissi gerçekten en tatmin edici şeydi.
Ufak çaplı görevlerle birbirimize destek olmayı öğrendik. Bu kamp bize farklı bir yaşamın mümkün olduğunu gösterdi.
Orta Doğu sineması, özellikle Filistin ve Suriye sinemaları üstüne bilgi aktarımları bu kamp dışında karşılaşmayacağım türdendi.
Yasa, uygulanış şekliyle hayvanları korumak yerine, bazı yerel yönetimlerin keyfi uygulamaları sonucu katliamları meşrulaştıran bir araç haline gelmiştir.
Büyükada’dan günümüze ‘Etki Ajanlığı’ komplosu
Oligarşi, faşizm ve yeni küresel koalisyon
Yangın kasıtlı bile olsa katliama dönüşmeyebilirdi
Huzursuzluk ve umut
İnsan olmak
Sözlerin izleri ya da aktivizm nedir?
Evrensel'le dayanışmaya çağrı!
Gazetecilere yönelik gözaltı ve tutuklama kararlarına tepkiler sürüyor. İzmir ve Eskişehir’de düzenlenen basın açıklamalarında, basın özgürlüğünün tehdit altında olduğu vurgulandı.
Cihatçı örgüt HTŞ’nin lideri Ebu Muhammed Colani kendini Suriye’nin devlet başkanı ilan etti.
Dışişleri Bakanlığı, Lübnan’dan İsrail’e geçmeye çalışırken irtibat kesilen 3 Türk vatandaşının, İsrail’in hava saldırısında hayatını kaybettiğini açıkladı.
Akkuyu Nükleer Güç Santralinde 2 bin 500 işçinin işten atıldığını söyleyen işçiler, yaklaşık 5 bin işçinin işten çıkartılabileceğini ifade etti.
"Yangın olmasaydı da otel sürekli problemliydi ve herhangi bir şey olacaktı. Personel zaten kendi arasında konuşuyordu 'Bu otel bir gün başımıza yıkılacak, sezonu sağ salim kapatırsak ne mutlu.' diye"
Bilirkişiye cevap hakkı tanındığı için başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan Suat Toktaş, Barış Pehlivan ve Kürşad Oğuz için savcılık tutuklama talep etti.
Adli kontrol şartıyla serbest bırakılan gazeteci Serhan Asker, “Suat'ın, Kürşat'ın ve Barış'ın tahliyesiyle sadece mutlu olacağım. Biz henüz tutsağız burada” dedi.
Serbest bırakılan gazeteci Seda Selek adliye önünde yaptığı açıklamada, "Sormak, sorgulamak bizim işimiz. Ve biz sadece işimizi yaptığımız için suçlandık, suçlanıyoruz" dedi.