"Ben bu fıtratı bozarım" diyen gençler, daha iyi bir dünya isteyen bizler, kardeşler ve dostlar. Milliyetçi-muhafazakar toplum deyip, bizi birbirimize düşman edene değil; geleceğe, daha güzel günlere inanalım. Hatta beraber inanmak en güzeli
Yineleyecek olursak; hedef tahtasına koyulanlar bizleri yanıltmasın. Padişahın saltanatının yerine, halk demokrasisini geçirecek, ‘padişahı az yaşatacak’ tek gerçek alternatif; emekten, demokrasiden ve özgürlükten yana olanların birlikte mücadelesiyle gerçekleşecektir
Yaşamımızı sürdürdüğümüz her alanda hayata daha çok müdahale ederek cevap veriyoruz benliğimize yönelen tüm saldırılara. Hasret’i kocasına vermemek için bir araya gelen mahalleliden, IŞİD canilerine karşı savaşan YPJ’li kadınlardan güç alıyoruz.
Öğrencilerin barınma, ulaşım, sağlık gibi temel sorunlarına; yetersiz yurtları, öğrenim kredisi adı altında verdiği sadaka mahiyetindeki kredisi ile karşılık veren devletin hiç mi suçu yok
Ahmet Mustafa Kemal Lisesi’nde 12. sınıf öğrencisi. Zorunlu din dersleri ile ilgili konuşuyor. Milli eğitim Şûrasının yıllardır devam eden zorunlu din dersi dayatmasını katladığını ifade ediyor
Üniversitelerin bilim yuvası olduğunu her seferinde tekrar edenlerin bu alanlara polisin girişine izin verdiğini, bu durumun okul yönetimi ile ilgili olduğunu belirtiyor Nurdane
Roboskî-Der’e gidiyorum, orada katliamdan sağ kurtulan tek kişi olan Servet Encü ile sohbet ediyorum. Olaydan sonra kaçağa tekrar çıkıp çıkmadığını sorduğumdaysa açlıktan ölmemek için kaçağa çıkmak zorunda olduğunu söylüyor
Kayseri’de 20’ye yakın liseden arkadaşlarımızla bir araya geldik. Her arkadaşımız kendi lisesine özgü sıkıntıları, bire bir yaşadığı sorunları anlattı ve bu durumları nasıl değiştireceğini konuştu-tartıştı
Bize okulu bir bilgi kaynağı veya insanların eğitilebileceği bir yer değil de baskılı, stresli adeta bir cezaeviymiş gibi gösteriyorlar. Zaten bir insanın içinde kaçmak varsa Çin Seddi’ni örsen yine kaçar
Onca sene aldığımız hatta alamadığımız bu eğitimle TEOG ardından YGS, LYS gibi sınavlara tabi tutuluyoruz. Okulda aldığımız ezberci eğitim bu sınavlar için yetersiz kalıyor ve dershanelere yöneliyoruz. O kadar yıl verilen emek, zaman boşa gidiyor ve her şey başa dönüyor
Biz ilkokulda, lisede, üniversitede gerici eğitimin boyunduruğu altında ezilen öğrencileriz. Biz 12 saat okulda, dershanede, özel derslerde beyni uçurulan, düşünmesi ve üretmesi engellenen gençleriz. Kız erkek ilişkilerinin dahi yasaklandığı asosyal gençleriz biz
Bizim sınıf bilinci olarak tanımladığımız şey insanın kendi varlığının bilincinde olmasıdır. Bu bilinçte geri dönüşler de olabilir. Mesela Tekel işçilerinin eylemi sırasında işçiler arasında işçi bilinci açısından müthiş bir ilerleme sağlanmıştı. Ama şuan ki durumlarına bakıldığında bilinç geriye düşmüş durumda
Biliyoruz ki Suruç’a her ne kadar yardım götürmek için gittiysek de bir maduriyeti değil onurlu bir direnişi ziyaret ettik. Suruç’ta biz Kürdistan’ın dik duruşunu, onurlu direnişini gördük
Türkiye gençliğinin geleceği şans oyunlarıyla değil, sınıflar mücadelesiyle şekillenecek. Her genç, kendi geleceğine bu mücadelede oynadığı rol kadar emek vermiş, yatırım yapmış olur. Sadece kendi gelecek mücadelesinin değil; bütün sınıf kardeşlerinin mücadelesinin bir parçası olur
Bir şey öğrendim. Bizim dostlardan dilediğimiz özrü, devletler bir halktan diliyorsa ve devletin resmi daireleri yapıyorsa bu işi buna resmi özür diyorlarmış
Marka, bir kullanıcıya değil kullanıcı, ürüne sponsor olmuş ve gerilla, sarı mekap’ı dünyaya duyurmuştur. Orta dünyayı zulme boğan karabayrak taşıyan org ve goblin sürüsüne karşı halklar Rojava’da 5 ordular savaşını başlatmıştı!
2011 yılında Gençlik ve Spor Bakanlığı çok önemli bir adım atarak elektronik sporcu kavramını ilerleterek lisans sistemini getirdi. Bu lisansı alabilmek için sağlık durumunuzun iyi olduğuna dair rapor almanız gerekiyor. Bunun dışında 2 adet vesikalık fotoğraf ve tescil fişi de gerekiyor. Şehirlerde belirli bürolar bulunuyor
“Hiçbir sözümüz umutsuzluk taşımayacak, inanacağız, inandıracağız, yaşadığımız cehennemin cennete dönüşeceğine.Herkesin unuttuğu küçük bir çocuğa gülümseyerek, İnsanların koşarak geçerken farketmediği mendilci amcanın gülüşüne karşılık vererek
Yığınların siyasete müdahalesi için...
Yeni çözüm sürecinde tarihe düşülmesi gereken not
Ford ve Renault’nun tasarruf tedbirleri hukuka aykırı
ABD'nin 'Alaycı ve acımasız' demokrasisi
Evrensel'le dayanışmaya çağrı!
DEM Parti İmralı Heyeti, Abdullah Öcalan ile görüşmek için yarın Adalet Bakanlığına başvuracak.
Hamas, sahadaki teknik nedenlerden dolayı İsrailli esirlerin isimlerinin verilmesinde gecikme yaşandığını belirtti.
2025 ‘aile yılı’ ilan edildi. Hedef nüfus artışı; çocuk doğurana nakit, evleneceklere kredi desteği! Projenin amacı aileyi sermayenin kuluçkasına, iktidarın yapı taşına çevirmek!
Gerici-neoliberal emek rejimi, kadınların iş yerlerinde ve iş yeri dışında ürettiği toplumsal ilişkileri, iktisadi, siyasi ve ideolojik yapılarla birlikte anlamayı mümkün kılıyor.
İktidar kapitalistlerin planını bir bir hayata geçiriyor ve bu plan insanı doğumundan ölümüne kadar kapitalistlere yem etmeyi hedefliyor. 12. kalkınma planında yer alan veriler de bunu ortaya koyuyor.
Koska’da işçilere dağıtılan erzakların içinden tarihi geçmiş ürünler çıktığı iddia edildi. İşçiler, bozuk ürünlerin ‘yardım’ diye dağıtıldığını söyleyerek bozuk erzakları deponun önüne bıraktı.
Türkiye’de ortalama kiralar 20 bin TL. Haftalık pazar alışverişi en az 1000 TL iken Cumhurbaşkanı Erdoğan 22 bin 104 liralık asgari ücretle geçinen milyonlara üç çocuk çağrısı yapıyor.
“5 bin liraya güvenip çocuk mu getirilir dünyaya? Devlet bazı aşıları karşılamıyor, üç tane yaptırması gereken özel aşısı var çocuğun. Bu aşılar toplamda 10 bini geçiyor.”