Şu görülmelidir ki günlerdir sokaklarda olan, sosyal medyada tepkilerini ve başlarına gelen benzer olayları ‘iffet’lerininlekelenmesinden çekinmedenpaylaşan kadınların öfkesi, artık yaşananların dayanılmaznoktaya gelmiş olmasındandır
Öfkemiz boşa değil, bu patron düzeniyle, sermayenin bize sunduğu ‘fıtrat’ eşitsizliğiyle hesaplaşacağız! Hem sokakta, hem sandıkta! Emek ve demokrasi güçlerinin en geniş birliğiyle ‘fıtrat’ kefenini yırtacağız!
Parasız eğitimin sermaye hükümetinin fıtratında olmadığını anlayan hükümet katlamalı zamlı ve artırmalı olarak seç beğen al kampanyasını başlattı! Tüm öğrenciler zaten eğitimin yetersizliğinden şikayetçiyken birde katlamalı harç mevzusu da olanın üzerine tüy ekti. ‘e yeter ama siz de çok oldunuz’ dedirtti adeta.
Bu paket ile iktidar başkanlık sisteminin zemini hazırlamaya çalışıyor. Yargının yetkilerini kısıtlayıp inisiyatifi polise vererek tüm yetkileri kendi cephesinde toplamak istiyor. İç güvenlik paketinin amacı tüm toplumsal muhalefeti sindirmek
Baran’a göre şarkının en gerçeğe aykırı yeri ise ustanın, arabanın egzozuna yüklenip giden müşterinin ardından sırt sıvazlayıp tulumları giy demesi. Gerçek yaşamda ustalar “ Kaçtı ulan müşteri” deyip iki tokat vurur gönderir diyor
Son sözü kim söyleyecek? Sürekli kılık değiştiren, bukalemun gibi bir hükümet mi? Yoksa her şeyin farkında olan, okuyan bilinçli gençlik mi? Karanlığa boyun eğmeyen, sömürüye karşı çıkan, emekçinin her zaman yanında duran, kendi fıtratını kendi belirleyen gençlik son sözü söyleyecektir
Sözümüzü söylediğimiz sürece var, adımlarımızı sıklaştırdığımız sürece gerçeğiz. Gelin birlikte çözüm yolları arayalım…
Umut’a, ‘neden EML?’ diye sorduğumuzda küçüklüğünden beri tamir işlerine meraklı olduğunu, takım çantasıyla oynadığını ve bu yüzden orayı tercih ettiğini söylüyor.
Fişlenmek ve gelecek kaygısı mı bizleri yıldıracak, susturacak ve seyirci koltuklarına bağlayacak olan? Susarsak sistemin bize dayattıkları tahmin edilmesi zor olmayacak, bir biçimde devam edecek
Şimdi isterseniz 3 maymunu oynayabilirsiniz ama vicdanlar susturulamaz ve insan gibi yaşama hakkı kimsenin elinden alınamaz! Şimdi bir daha soruyorum rahatınızı bozacak mısınız, bir düşünün. Düşünmek henüz yasaklanmamışken acele etseniz fena olmaz.
Bir gün daha fazla zamanınızın olmasının ne anlama geldiğini anlayamazsınız... Belki de en iyi siz anlarsınız. Benim gibi sınava hazırlanan binlerce rakip arkadaşlarım
Namları internette, sözlüklerde dolaşacak kadar baskıcı olan ve bir eğitim kurumunun başına getirilemeyecek bu insanlar yani okuldaki öğrencileri ve ‘dışarıdan’ kim olduğu belli olmayan kişileri organize edip bizlere saldırtan müdür ve müdür yardımcısı hakkında derhal soruşturma başlatılmasını ve gerekli yaptırımın uygulanmasını istiyoruz
Tüm bu olanlara karşı bizler bu taleplerimizin arkasında duracağız. Yapılan tüm baskı ve karalamalara karşı dik duracağız; laik, bilimsel ve demokratik eğitim mücadelemizi daha da genişletip sesimizi daha yüksek çıkaracağız!
Sen de unutma, fırtınalara direnmektir yaşamak biraz daKurduğun hayalleri ayazlar yıksa daSen yeter ki hep ümit et,Hayat döner sana çocuk.
Hükümetin kendi gibi olmayan her şeye karşı olduğunu, bu yüzden TMMOB’a da böl, parçala, yönet taktiği uyguladığını, torba yasa ile hedeflenenlerden birinin de bu olduğunu düşünüyor Ersin. Gezi Direnişi’nde TMMOB’un en ön saflarda yer aldığını, bu durumun AKP’yi fazlasıyla tedirgin ettiğini hatırlatıyor
Biz geleceğin doktorları herkese eşit, parasız, anadilinde sağlık hizmeti verilmesi, bilimsel ve demokratik bir eğitim için mücadele etmeye devam edeceğiz.
Holding CEO’su Memduh Boydak’ın, “Bu isteklerinizi vermek şirketi kapatmak demek, iş yapmayanlar hakkında işlem başlatılacaktır” tehdidine karşı, “biz yıllarca dişimizi sıktık sizi büyüttük sıra bizim büyümemizde” dediğine şahit oldum.
Toplumlar tarihinin bu akışına müdahale edebilmenin yolu da işçi sınıfının aldığı karar ve tutumlardan geçer. Aksini düşünen ve bunu sınıfa dayatan arkadaşların müdahalesi tarihsel gerçeklikten ve bilimsellikten uzaktır.
İşçilerin özelleştirmeye karşı cepheden ‘hayır’ demekten başka bir seçeneği yok!
CHP ile Cumhur ve sınama yanılma…
İnsanlar her zaman sessizce ölmezler…
Lindner’in komplosu ve Almanya’da seçimler
Korku üzerine
Evrensel'le dayanışmaya çağrı!
Basın örgütlerinden “Bahçeli” açıklaması: ‘’Meslektaşlarımızın başına gelebilecek en küçük olumsuzluğun sorumlusu tehlikeli üslubu gazetecilere yöneltmekten vazgeçmeyenlerdir”
İsrail ordusu, Gazze'de yerinden edilenlerin sığındığı okula düzenlediği saldırıda en az 12 Filistinliyi öldürdü. 7 Ekim 2023'ten bu yana en az 44 bin 282 Filistinli katledildi.
Gazeteci, siyasetçi, avukat, akademisyen, şair ve yazarların da aralarında olduğu 200'ü aşkın kişinin gözaltına alınması birçok kentte protesto edildi.
Edebiyatçılar Murat Özyaşar, Namık Kuyumcu ve Gazeteci-Şair Vecdi Erbay aydınların ve sanatçıların gözaltına alınmasına tepki göstererek, “Kültür sanat ortamına gözdağı veriliyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dizi filmlerini güvenlik sorunu olarak hedef göstermesinin ardından yapılan RTÜK toplantısında yine TV’lere ceza çıktı.
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 9 yıl önce katledilen Tahir Elçi yarın katledildiği yerde anılacak. Diyarbakır Barosu Başkanı Abdülkadir Güleç: "Bu cinayeti karanlıkta bırakmayacağız."
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının 2025 yılı bütçe teklifi görüşmeleri kadın cinayetleri protestosu ile başladı. CHP milletvekilleri öldürülen kadınların isimlerinin yazılı olduğu bir pankart açtı.
Lübnan basını anlaşmayı "Direnişin zaferi" olarak yorumlarken Filistinli yazarlar "Hizbullah için geri adım" yorumu yaptılar ve Gazze için endişelerini dile getirdiler.