24 Temmuz 2011

Hiçbir yere çıkmayan yol!

Silvan’daki çatışmadan sonra, Başbakan Erdoğan’ın “Bundan sonra kimse bizden iyilik beklemesin” diyerek başlattığı tartışma birkaç gün içinde, “bölgeye yeni Özel Tim elemanı polis gönderileceği”ne geldi.
İlk başta bu karar, Silvan’daki çatışmadan sonra alınmış bir karar gibi gösterilse de: “Askerin bölgedeki asayiş işinden çekileceği”, “Özel Tim’in bölgede görevlendirileceği”, “profesyonel ordu birliklerinin kurulmuş olmasının bile Özel Tim’in yerine düşünülmemesi”ne karar verilmiş olmasından anlıyoruz ki, Hükümet bu kararı “Silvan’dan sonra” almamıştır. Tersine Hükümetin bu çalışmaları uzun bir zamandan beri yaptığı ama bu kararların açıklanması için psikolojik ortamın uygun olmasını beklediği anlaşılmaktadır. Silvan sonrası yürütülen kampanyanın da bu psikolojik ortamı oluşturmak için sürdürüldüğü de görülmektedir.
Şimdi yandaş basın ve Kürt sorununun şiddetle çözülmesinden yana olan odaklar, Hükümetin bu kararına alkış tutarken (ya da görünürde bir muhalefet sürdürüp aslında desteklerken), yapılmak istenenin olağan dışı bir şey olmadığını, yasal olduğunu, hatta görevin askerden alınıp polise devrini son derece demokratik bulduklarını propaganda etmektedirler.
Biraz geçmişe döner bakarsak; durumun hiç de böyle olmadığını görürüz. Çünkü bölgedeki “normalleşmenin” ilk ciddi işareti “Özel Tim’in bölgeden çekilmesi” olmuştur. Çünkü JİTEM, Hizbullah gibi kontra örgütlenmelerin tasfiyesi, Özel Tim’in bölgeden çekilmesi, OHAL’in kaldırılması bu birbirini tamamlayan “normalleştirme” unsurlarıydı.
Bu gün de Özel Tim birliklerinin yeniden bölgeye gönderilmesi, bölgeye 15-20 bin yeni asker ya da polis gönderilmesi anlamına gelmemektedir. Hükümetin de saklamadığı gibi bu bir “strateji değişikliği”dir.
Bu değişikliğin anlamınıve muhtemel kimi gelişmeleri anlamak için şu saptamaları şimdiden yapabiliriz:
1-) AKP Hükümeti’nin 2009 Mart’ında, “İçerde ve dışarıda iyi şeyler olacak” diye ilan ettiği “Kürt açılımı” olarak bilinen stratejisi, “Bizden artık kimse iyilik beklemesin”e dönüşerek çökmüştür.
2-) Hükümet, stratejisinin çöküşünün nedeni olan Kürtlerle birlikte, onların ne istediğini dikkate alarak sorunu çözme yerine Kürt tarafını sorunun kendisi olarak görüp tasfiye etmeyi esas alan “açılım” planın değiştirmek yerine “90’ların çözümü”ne dönerek, tam bir çözümsüzlük batağına adım atmıştır.
3-) Bölgeye “özel kuvvet göndermek” demek, sorunu şiddetle, özel kuvvetlerin her yerdeki eylem biçim olan provokasyonların, suikastların ve kayıpların artmasını, şiddetin belirleyici bir öğe olarak öne çıkmasını, özel savaş yöntemlerinin devreye sokulmasını benimsemek demektir. “Yok, onlar eskiden oldu, bizim Özel Tim’imiz böyle yapmaz” demek ham hayaldir. Çünkü özel savaşın mantığı ve özel kuvvetlerin var oluş nedeni şiddetin özel biçimi olan “kontrgerilla yöntemlerini” kabul etmeyi de gerektirir.
4-) Özel Tim gibi “özel kuvvet” örgütlenmesi ideolojik bir örgütlenmedir ve ideolojisini, dolayısıyla nasıl kadrolardan oluşturulacağını da onu örgütleyen güç belirler. 1990’ladaki “özel Tim” birilikleri MHP ideolojisine göre şekillenmişti,  şimdikiler ise herhalde “AKP ideolojisine” göre biçimlendirilecektir. Bu gün “Özel Tim”in gönderilmesini, bölgede bir zamandan beri uygulamaya sokulan, “dinin günlük yaşamdaki etkisini artırmak”; bölgede camiyi, diyaneti, cemaati, tarikatı, Kuran kursu vb kurumları Kürtlere boyun eğdirmenin kuvveti olarak devreye sokmanın devamı olarak görmek gerekir.
5-) Özel Tim bölgede ‘90’lardaki kadar rahat bir biçimde kontr eylemler düzenleyip, şiddeti pervasız biçimde uygulayan bir güç olabilir mi? Bu bugünkü koşullarda çok zordur. Burada bu zorluk hükümetin bu gücün aşırılıklarını kontrol edeceğinden gelmez. Tersine burada asıl belirleyici olan bölge halkının artık, bilinciyle, örgütlenme düzeyiyle, ’90’lardaki halk, bölgenin de ‘90’lardaki bölge olmamasıdır. Bu yüzden de AKP Hükümeti’nin Özel Tim’le varmak istediği amaçlara varması olanaksızdır. Dahası bu girişimiyle hükümet bölge halkını daha çok karşısına alacak, halkın duygusal kopuşunu derinleştirici bir “yolu” da benimsemiş olacaktır.
Tabii hükümetin bu hiç bir yere çıkmayan yoluna yol denirse!

evrensel.net

Evrensel'i Takip Et