Ticaret, siyaset ve anayasa
Fotoğraf: Envato
“Türkiye nasıl yönetiliyor ?” sorusuna verilebilecek en genel cevap “tüccar tarzı siyaset” olmalıdır. Siz bunu “uzlaşma” ya da “Alan memnun satan memnun” yaklaşımı ile olumlu da okuyabiliriniz.
Son haftanın gündemine kısa bir göz atıp, önümüzdeki günlerde, özellikle anayasa konusunda bizi neyin beklediğini ele almaya çalışalım.
AHİM’ye İçişleri Bakanlığı tarafından gönderilen savunmada, Hrant Dink ailesinin tazminat talebine, “Hissettiğiniz acı yüz bin lira etmez” anlamına gelecek bir cevap verilmiş. “Hrant ne kadar ederdi(!) ?”, “Ailesi kaç liralık acı hissetmişti(!) ?” sorularına cevap aramaya benim gücüm yetmiyor, edebim el vermiyor.
YAŞ öncesi istifalar ve yeni oturma düzeneğinden hareketle “Askeri vesayet bitti, demokrasi geldi” manşeti atanlar, şimdi “Orta yol bulundu” ifadeleri ile memnuniyetlerini dile getiriyorlar. “Kriz yok ama neye imza atacağımı bilmem gerek” diyen Cumhurbaşkanı, istifalara neden olan taleplere uygun yeni atamalar için “güzel” ifadesini kullanmış.
Düne kadar “Kriz geliyor harcamaları kısın” diyen Merkez Bankası, şimdi tam tersi gelişmeler yaşanması için düzenlemeler yaptı.
Libya, Suriye politikalarında sarf edilen sözleri alt alta koyduğunuzda aynı manzara ile karşılaşacaksınız.
Hadi Merkez Bankası yönetimini bir tarafa bırakalım. Çıkarlarımız, tutarlı davranmayı değil, hızlı manevra yapmayı gerektiriyor, diyelim.
Yargıdan, dış politikaya, demokratikleşmeye tüm alanlarda aynı “pazarlık” siyasetini görünce geleceğe dair okuma yapmak da kolaylaşıyor. Ergenekon davasının sonunun ne olabileceğini, anayasa konusunda nasıl bir tutum içine girilebileceğini buradan hareketle tahmin edebiliriz.
Kimseye haksızlık etmek değil niyetim. Zaten “başarılı bir tüccar” tanımlamasının eleştiri değil, iltifat olarak kabul edileceğini biliyorum.
Bu nedenle Türkiye’de iktidar değil, muhalefet boşluğu var diyorum.
Anayasa konusunda sergilenecek siyasal strateji, toplumsal muhalefetin inşası ve hatta rüştünü ispat etmesi için tarihi bir fırsattır.
Muhalefet de, iktidar misali “tüccar siyaseti” yapmaya yeltendiğinde bu işten kimin kazançlı çıkacağını söylemeye gerek yok sanıyorum.
- Yazılı olmayan kurallar 11 Nisan 2015 01:00
- Muhalefetin gücü ve farkındalık 04 Nisan 2015 00:57
- Katırlar da ağlar 28 Mart 2015 01:00
- Halife efendimiz aldatılmış hükümsüzdür 21 Mart 2015 00:52
- Ben aday olmazsam kim olmalı? 14 Mart 2015 01:00
- Erdoğan’ın faizci arkadaşları ? 07 Mart 2015 00:54
- Türkmenistan modeli dururken ne Meksika'sı? 28 Şubat 2015 01:00
- Kavganın büyüğü 21 Şubat 2015 00:52
- En yeni Türkiye 14 Şubat 2015 01:00
- İşlevsiz parlamento, tutarsız başkanlık 07 Şubat 2015 00:52
- Herkes radikal solmuş meğer 31 Ocak 2015 00:53
- Deli deliyi görünce 17 Ocak 2015 01:00