DİĞER YAZILARI
Selçuk Yula 12 Ağustos 2013
Ayaklardan başlara 1 Temmuz 2013
Direnişin aynası 10 Haziran 2013
Züğürdün çenesi 20 Mayıs 2013
Şemsiyenin altı 15 Nisan 2013
Kara para 25 Şubat 2013
Hangi yemeği yemeli?.. 18 Şubat 2013
Hangi suyu içmeli? 11 Şubat 2013
Şahin demokratlar 4 Şubat 2013
YAZI ARŞİVİ

12 Eylül diktatörlüğü döneminde, Ankara Emniyet Müdürlüğü içinde yer alan ayrı bir bölümde, kısaltması DAL olan “Derin Araştırma Laboratuvarı” adıyla bir birim kurulmuştu. Siyasi şube polisleri, burada sabahtan akşama kadar bilimsel ve derin araştırmalar yaparlardı, bu yüzden burada görev yapan polisler son derece birikimli birer bilim adamı olarak yetiştiler, ünleri cihana yayıldı!.. Bilim adamı olamayanları da emniyet müdürü, vali, vekil falan oldu. Bunlardan birisi eski emniyet müdürü ve Ordu valisi olan Kemal Yazıcıoğlu’dur, adını hâlâ çete davalarından duyuyoruz.
DAL grubunda binlerce insana işkence yapıldı, yüzlerce insan sakat kaldı, onlarca devrimci burada vahşice katledildi. DAL’da işkencede katledilen devrimcilerden birisi de, TDKP (Türkiye Devrimci Komünist Partisi) üyesi olduğu gerekçesiyle gözaltına alınan Hasan Asker Özmen’dir.
Hasan Asker Özmen, 1980 öncesi dönemin yurtsever devrimcileri tarafından tanınan ve sevilen bir devrimciydi. Yurtsever devrimcilerin yayın organı olan Halkın Kurtuluşu gazetesini ve diğer yayınları, emekçisi olduğu Yurt-Da (Yurtsever Dağıtım) kanalıyla ülkenin her köşesine başarıyla ulaştırırdı. Onun elinden teslim alınan gazeteleri, arkadaşları otobüslerin zulalarında bütün kentlere dağıtırdı. Halkın Kurtuluşu gazetesi yüz bin adet basılıp halka dağıtılan bir gazeteydi ama, aslında gerçek bir hayattı ve Hasan Asker de bu hayatın dopdolu bir parçasıydı.
Hasan Asker, 2 Ekim 1980 günü Ankara’da gözaltına alındı ve DAL grubunda ağır işkencelerden geçirildi. İşkenceci Komiser Enver Göktürk ve ekibi tarafından sorgulandı ama, üzerine atılan hiçbir suçu kabul etmedi, ifade dahi vermeyerek işkencecilere direndi. Hasan Asker, bir sabah DAL’daki hücresinde kanlar içinde ölü olarak bulundu.
Hasan Asker’in öldürüldüğü tarih, 5 Ekim 1980’di.
Geçtiğimiz günlerde, Hasan Asker Özmen’in babası Hüseyin Özmen’i kaybettik, ailesinin ve tüm devrimcilerin başı sağ olsun. Yıllar boyunca oğul acısıyla yaşayan Hüseyin Özmen, 31 sene sonra Hasan Asker ile aynı gün yaşamını yitirdi. Tarih 5 Ekim 2011 idi.
Tarihimize ve onu yaratanlara selam olsun; tarihimiz önemlidir ve değerlidir dostlar, yeter ki tarihimize sahip çıkmaya gönlümüz olsun. Hasan Asker’in yoldaşları başkasının tarihi üzerine çöreklenmediler ki; tarihimiz eğrisiyle, doğrusuyla tamamen bize aittir, bizim tarihimiz sadece bizi anlatır.
Tarih, sadece rakamlardan ibaret de değildir, tarih aslında çok şey anlatır bizlere.. Tarihi kurcalayınca neler öğreniyoruz, bakın nelere rastlıyoruz..
Günlerden bir gün, gazetelerde bir haber okumuştuk. Ankara’nın Hamamönü semtinde, cezaevi firarisi olan bir adli hükümlü, bir kuyumcu dükkanını soymak isterken, kuyumcu çalışanlarından birisini silahlı çatışma sonucu öldürüp kaçmış, daha sonra saklandığı evde yakalanmıştı. Cumhuriyet gazetesinin haberine göre; çatışmada öldürülen kuyumcu çalışanı, Hasan Asker Özmen’in işkencede katledilmesinden dolayı 6 ay hapis cezası alıp daha sonra emekli olmuş olan Komiser Enver Göktürk idi..
Bu haber, gazetelerde 1984 yılında yayınlanmıştı.
Haberin tarihi ise, yine 5 Ekimdi.

evrensel.net

Evrensel'i Takip Et