20 Ocak 2012 09:04

Kimin King’i?

Kimin King’i?

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Medya ve politik sınıflar için 10 metrelik Dr. Martin Luther King Jr. heykelinin inşası kutlama için yeterli bir sebep. Heykel, Dr. King’i kollarını göğsüne kavuşturmuş, yüzünde ciddi bir ifadeyle bakarken gösteriyor. Bu haliyle yakışıklı bir bakana aşırı derecede benziyor. Fakat görünen o ki  bu olay ondan çok bizlerin kutlamasını gerektiriyor.
Basında yer alan sepya tonlu  rock hatıraları 28 Ağustos 1963’de Washington’da ünlü “Bir hayalim var” konuşmasını yapan King’i anıyor, başka birini değil. Bu, medya, politikacılar ve elitlerin görmemizi, hatırlamamızı ve anmamızı istediği King. Bizlerin 1963’te donup kalmış bir adamı hatırlamamızı istiyorlar.
King’in 5 yıl daha yaşadığı, birçok insan gibi gelişip değiştiği gerçeğini göz ardı ediyorlar. Birçok açıdan King Vietnam Savaşı karşıtı hareketle ve Siyah Özgürlük Hareketiyle birlikte değişti. Ve 1967’nin ve hatta 1968’in King’i Lincoln Anıtı’nın altında duran adamdan çok farklıydı.
Vaiz Doktor Martin Luther King Jr. Washington’a yürüyüş sırasında ölmedi. Suikasta kurban gidip ölmesinden bir yıl önce New York’ta Riverside Kilisesinde ırkçılığı, savaşçı siyaseti ve vahşi kapitalizmi kınadığı konuşmasındaki adama dönüşüne kadar yaşadı.
Kalbi ve ruhuyla konuştuğu halde Güney Hıristiyan Liderliği Konferansında en yakın arkadaşları tarafından ihanete uğrayan, beyaz liberallerin arasında sabık müttefiklerince terk edilen, savaş karşıtı duruşu nedeniyle beyaz medya tarafından kötülenen “Burada duruyorum başka türlüsünü yapamam” diyen King, neredeyse Alman adaşının yankısıyla aynı zamanda dini bir reformcuydu.
Bugün yaşasaydı 82 yaşında olacaktı. Kolektif kumarbazlara, savaş çıkarıcılara, savunma müteahhitlerine, fakirler üzerindeki savaşı kızıştırmaya devam eden politik sınıflara bakıp protestolar düzenlerdi!

evrensel.net
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa