04 Şubat 2012 05:30

‘Dindar gençlik’ üzerine safça sorular

‘Dindar gençlik’ üzerine safça sorular

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Başbakanın “dindar gençlik yetiştirme” hedefi iki açıdan ele alınmaya değerdir. Birisi devletin tarafsızlığı konusudur. Toplumun bir kesiminin dindar davranış ve tercihlere sahip olma hakkı ne kadar doğalsa bir kısmının buna karşı olma hakkı da bir o kadar doğaldır. Devletin bu tercihler karşısında özgürlüklerden yana ama tarafsız tutum sergilemesi ise sadece toplumun değil dindar insanların da lehinedir. Dinin özgünlüğünü koruması devlet karşısında da özgür olması ile mümkündür.
Devlet gücünün bir inanç ya da ideolojinin eğitim aracına dönüştürülmesinin sonuçlarını insanlık acı bedeller ödeyerek tecrübe etmiştir.
Konunun tartışılmaya değer ikinci boyutu “Nasıl bir din ve dindarlık” noktasındadır. En çok da dindar insanları ilgilendiren bir köklü tartışma ve yüzleşmeye ihtiyaç olduğu açıktır. Bu eksende birkaç “saf” soruyu ifade ihtiyacı duyuyorum.
Dindar gençlik özlemleri ile yetiştirilmiş bir kuşağın iktidarda olduğu yıllarda yaşıyoruz. Yolsuzluk, haksız kazanç, kayırmacılık gibi alanlarda toplumsal yozlaşma ve kokuşma açısından ne kadar mesafe alabildik acaba?
Bu toplumsal çürüme sembolü alanlara dair itirazı olmayan bir dindarlık ne anlam ifade eder ve kime hizmet eder?
Bu haksızlıklara göz yumma hatta bizimkiler yaptığında meşru görme eğilimi, en büyük darbeyi bizzat o inanç dünyasına ve samimi inananlarına vurmuyor mu?
Ortadoğu’da toplumsal hareketliliğin yeniden dikkat çekici boyuta ulaştığı bir dönemde şüphesiz din ve dindarlık da tartışma konusu olacaktır. Dindar olma iddiasındaki insanların yönettiği iktidarların ortaya koyacağı deneyim açısından Türkiye model sayılabilir sanıyorum. Ama son derece ilginç bir model.
İran’da yaşanan süreç hatta Afganistan da yaşanan süreç nasıl bir deneyim ortaya koyduysa Türkiye deneyiminden de çıkarılacak ciddi dersler var.
Muhafazakar demokrasi ya da ılımlı İslam tartışmaları sadece oryantalistleri suçlayarak geçiştirilecek bir alan olmanın ötesinde anlam ifade etmektedir.
Ahlaki açıdan güven vermeyen ve iyi bir sınav ortaya koyamayan dindarlık, gençliğe ancak nerede kaybettiğimizin deneyimi açısından öğretilmeye değerdir!

evrensel.net
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa