‘Esad’ın zulmü’nden kurtulanlar…
Fotoğraf: Envato
“Kardeşim Esad” söyleminin ardından, iki gün içinde geçilen yeni söylem neydi? Ne diyordu Erdoğan’la Davutoğlu?
“Zalim Esed”– değil mi? “Halkını katleden Esed devrilmeli”– değil mi?
Esad zalim olmasına zalim. Bunda kuşku yok. Hataylı Nusayri solcularının önemli bir kısmı gibi “sosyalist” diyenler olsa da.. “Sosyalist değil, ama demokrat ve halkçı” diyenler daha çok olsalar da.. Bu düşünce ya da hissiyatta olanlar, tıpkı bir dönem “şeriat tehlikesi” karşısında generallerin desteklenmesi eğiliminde olup örneğin “Cumhuriyet mitingleri”ne katılanlar türü, “ölümü görüp sıtmaya razı olanlar”a benziyorlar. Bu hissiyat ve destekler nasıl kan içici Ergenekoncuları demokrat yapmadıysa, Esad’ı da zulümden caydırmıyor, caydırmadı. Ama emperyalistlerin beslemesi İhvancı, Selefi, El-Kaideci “muhalifler”in yaptıkları karşısında Esad’a ram olanlar onun rejiminin devam edecek olmasının önemli bir dayanağını oluşturuyor. Türkiye’yi yönetenler ne derlerse desinler.
Hükümet “halkını katleden Esed” propagandası yapıyor. Peki kendisi? Pek mi seviyor halkını? Ve zinhar katletmiyor mu? Uludere örneğin nedir? Şimdi neden hala bombalanıp öldürülenlerin yaşlı ana ve babaları soruşturulur, tutuklanmak istenir? Oğullarını sahiplenmekten başka nedir suçları?
Ve hükümete göre, PKK örneğin, “elinde silah olduğu” ve hükümet kuvvetleriyle çatıştığı için “terörist”tir. Ya Suriye’de Suudilerle Katar’ın yanı sıra Türkiye’nin silahlandırdığı İhvancı, Selefi ve El-Kaideci “muhalefet”? Onlar terörist değil midir? Ya da nedir terörizm? Terörü bir mücadele yöntemi olarak kullanmak değil mi? Hükümeti devirmek için silahlı mücadele vermek mi, nedir? Ancak kesindir ki, PKK teröristse, “Suriye muhalefeti” denilenler, hele bu “muhalefet”in silahlı örgütü olarak ortaya çıkan “Özgür Suriye Ordusu” fazlasıyla teröristtir. Hem terörist hem ulusal hain! Ülkelerinin düşmanlarıyla işbirliği yaptıkları, onlar tarafından silahlandırılıp maaşa bağlandıkları bilinmektedir çünkü. Batı’yı, Türkiye’yi örneğin müdahaleye çağırmaktadırlar. Bu “muhalefet”in Hama sözcüsü Ebu Yusuf örneğin, “gelin, müdahale edin” diye yırtınmaktadır!
Türkiye “davet” ettirmektedir kendisini tabii. Yayladağ’daki askeri eğitim kampında eğitip Suriye içine salmaktadır “muhalif militanları” çünkü. Rusya vardır karşısında yapamamaktadır, ama uğraşmaktadır. Tüm Batı adına... Batının taşeronluğunu üstlenerek... Batı adına Rusya’yı iknaya çalışmaktadır. Olacak işmiş gibi. Koca Rusya’yı! “Kürecik radarı ilk hedefim olacak” diyen Rusya’yı!
Ama işin ilginci, bir türlü sonuç vermeyen hükümet politikaları bir açıdan sonuç vermiştir! Bir yan ürün doğurmuştur. Üç gündür Suriye Kürtleri yaşadıkları kentlerin yönetimlerini ele geçirmeye ve kendi kendilerini yönetmeye başlamışlardır. Yaptıkları bölgesel özerklik çerçevesindedir. Kendi ulusal kaderlerini bildikleri gibi tayin etmeye yönelmişlerdir. Bakmışlardır ki koşullar elverişlidir. Bakmışlardır ki, Türkiye de içinde bütün Batı Esad’a karşı güç yığmaya başlamıştır. Bakmışlardır ki, Esad az-çok zorlandıkça ve güçlerini can düşmanı bildiği Batı beslemesi “muhalefet”e karşı yoğunlaştırmak üzere hiç değilse şimdilik Kürt illerinde eskiden olduğu gibi davranamamaktadır. Bakmışlardır ki, şimdilik Kürtlerin özerklik doğrultusunda atacağı adımlara hiç değilse göz yumacaktır. Bakmışlardır ki, göz yummamaya mecali yetmemektedir. “Muhalif” denilenlerin de gelip topraklarında karışıklık çıkarmamaları amacıyla kendi iradelerini ortaya koymaya girişmişlerdir. Muhalifleri dengeleyecekleri için hatta Esad’ın işine geldiği bile söylenebilir.
İronik olan şudur ki, Suriye Kürtlerinin kendi kaderlerini tayin haklarını bildiklerince kullanmaya başlamalarında, Türkiye’nin “zalim Esed karşıtı” politikasının da payı olmuştur. AKP Hükümeti, en önemli korkusu o olmakla birlikte, Suriye Kürtlerini desteklemiş kadar olmuştur! Erdoğan Rusya’da “Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunma”ya başlamıştır, ama geç kalmıştır. Vatan’ın manşeti gerçektir: “Esad kuzeyden çekildi, kontrol PKK’ya geçti.”
Peki ama, biz PKK güç olmasın istemiyor muyduk? Başarılı dış politika işte budur!
- Ortadoğu yeniden dizayn edilirken... 10 Aralık 2024 05:08
- Esad’la görüşüp anlaşma mı, kavga mı? Hangisi? 03 Aralık 2024 06:45
- CHP ile Cumhur ve sınama yanılma… 27 Kasım 2024 06:45
- Papatya falı ve havuçla sopa... 19 Kasım 2024 04:58
- İngiltere'de Kasım Gelincikleri ya da 'şehitleri anma' günü 12 Kasım 2024 04:26
- Hoş geliyorsun faşizm… 06 Kasım 2024 04:55
- İşçi sınıfının ekonomik mücadelesinde kendisinden başka güvenecek kimsesi yoktur! 22 Ekim 2024 04:50
- Bahçeli, MHP ve terör... 17 Ekim 2024 05:43
- CHP ile nereye kadar? 15 Ekim 2024 05:11
- Sadece İsrail mi terörist? 08 Ekim 2024 04:51
- İsrail’le uzlaşıp anlaşma mı, mücadele mi? 06 Ekim 2024 03:57
- Haydut başı: Amerikan emperyalizmi 01 Ekim 2024 05:02