01 Ağustos 2012 10:44

Sansarlar ve simsarlar

Sansarlar ve simsarlar

Fotoğraf: Envato

Paylaş

4857 Sayılı İş Yasası’nda patronların sırtındaki “ağır yükleri” kaldırmak için yapılan hazırlıklarda son aşamaya gelindiği yönündeki haberler, geçtiğimiz hafta içinde basına sızdırıldı. Yapılan hazırlıklarla bir süredir çeşitli şekillerde gündeme getirilen ve Ulusal İstihdam Stratejisi ile ayrıntılı bir şekilde çerçevesi çizilen çok sayıda esnek ve güvencesiz çalışma biçimlerinin yasal bir çerçeveye oturtulması planlanıyor.
AKP hükümeti, gece vakti kümeslere girip tavukları boğan ve yumurtalarını alarak etrafı tarumar eden ve sinsi özellikleri ile tanınan sansarlar gibi, en olmadık zamanlarda işçilerin haklarını elinden almak ve yaşamlarını alt üst etmek için elinden geleni yapıyor.  
Daha birkaç ay önce “taşeron işçilerin sorunlarını çözeceğiz” diyerek kıdem tazminatı fonunun kurulması için yırtınan sansarlar, yeni düzenleme ile taşeron işçi çalıştırmanın kapsamının genişletilmesi başta olmak üzere, kiralık işçilik, evden çalışma, uzaktan çalışma vb gibi esnek çalışma biçimlerinin yaygınlaştırmanın hesaplarını yapıyorlar. Hem de sansarları bile gölgede bırakacak bir sinsilikle.  
Bugüne kadar sadece yardımcı işlerde taşeron çalıştırılabiliyorken, yapılacak yeni düzenleme ile asıl işlerde de taşeron çalıştırılmasının önünün açılması planlanıyor. Asıl iş ile yardımcı iş ayırımı ortadan kaldırılarak, asıl işin miktarı belirsiz bir bölümünün de taşeronlar tarafından yapılması öngörülüyor. Bu sayede bir işyerindeki (örneğin bir hastanedeki) işlerin çok büyük bölümünde taşeron ya da özel istihdam bürosuna kayıtlı hemşire, hekim, teknisyen vb kişilerin çalıştırılması mümkün olacak.
Taşeron sisteminin yaygınlaşması ile doğrudan bağlantılı bir diğer önemli uygulama, işçilerin özel istihdam büroları aracılığıyla patronlara kiralanacak olmaları. Özel istihdam büroları, her ne kadar işçilere “iş bulan” ve bunun karşılığında komisyon alan kurumlar olarak sunulsa da, yapıları ve işleyişleri itibariyle bu kurumları modern işçi simsarları olarak tanımlamak mümkün.
İş Yasası’nın geçici iş ilişkisini düzenleyen 7. maddesinde yapılacak değişiklikle geçici iş ilişkisinin tanımı değiştirilecek. Özel istihdam bürosu, her yönden kendi elemanı olan bir işçiyi geçici olarak başka bir patrona kiralayacak ve bunun karşılığında belli bir komisyon alacak. İşçinin herhangi bir nedenle iş görme edinimini yerine getirememesi durumunda (örneğin işçinin grevde olması, askere gitmesi vb) veya işletmenin iş hacminin artması durumunda özel istihdam bürolarından işçi kiralanabilecek. Tıpkı taşeron uygulamasında olduğu gibi işçileri kiralayanlar, işçinin ücretini özel istihdam bürosuna verecek. Özel istihdam bürosu, aracılık komisyonunu ve diğer masrafları düştükten sonra kalan parayı kiraladığı işçiye ödeyecek. Tıpkı taşeron şirketlerin yaptığı gibi.
Yapılması düşünülen düzenleme ile yüzün üzerinde işçi çalıştıran işletmelerde çalışan işçi sayısının yüzde 20’si kadar işçiyi kiralanabilecek. Türkiye’deki işletmelerin yüzde 92’sini oluşturan ve hepsi 100’ün altında işçi çalıştıran küçük ve orta ölçekli işletmelerde işçi kiralamaya hiçbir sınır getirilmiyor olması dikkat çekici.
Özel istihdam büroları üzerinden işsizlere yönelik “danışmanlık hizmeti” ile “geçici işçilik düzenlemesi” kalıcı hale getirilerek, 8 saat ya da tam zamanlı çalışmanın sadece küçük bir azınlık için geçerli olmasının hesapları yapılıyor. Sansarların adım adım sinsice gündeme getirdiği planlar hayata geçirilirse, simsarlarının eline düşen işçiler patronlara “üç kuruş” paraya kiralanarak, “eti senin kemiği benim” anlayışıyla çalıştırılacaklar. Böylece patronlar, işgücü maliyetlerini dert etmeksizin işçileri “piyasa koşullarına göre” istediği zaman, canı istediği kadar çalıştıracak. İhtiyacı kalmayınca da hiçbir maliyet üstlenmeden kapının önüne koyacak.
Bugüne kadar 4857 sayılı iş yasasının verdiği olanakları sonuna kadar kullanan patronlar, denkleştirme uygulaması ile haftanın ya da ayın belli dönemlerinde işçileri yoğun çalıştırıp, işler azalınca onları ücretsiz izne gönderdiler. İtiraz edenlere kapıyı gösterip, her fırsatta işsizliği çalıştırdıkları işçilere karşı bir sopa olarak kullandılar. Şimdi hükümet patronların eline daha uzun ve daha büyük bir sopa veriyor. Bakalım sopa bu sefer kimlerin kafasında patlayacak…

evrensel.net
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa