00 Özgürlük
Gazeteciler pankart açtılar: “Basına Özgürlük.”
Avukatların taşıdığı pankartta da aynı talep vardı: “Savunmaya Özgürlük.”
Bilim insanları haykırırken “Bilime Özgürlük” istediler.
Gençlik “Öğrencilere Özgürlük” diye bağırıyordu.
Sanatçılar, devlet müdahalesine karşı “Özgürlük” diyordu.
Sendikaların yıllardır savunduğu en temel hak “Örgütlenme Özgürlüğü” idi.
Halkın ortak dileğiydi “Özgürlük!”
Masallar ülkesindeyiz sanki… Halkın inleyen sesini işiten tanrılar Üçüncü Yargı Paketi adı altında yapılan düzenlemelerle onlara “Özgürlük Hâkimi” gönderdi.
Ne var ki, “Özgürlük Hâkimi” kamuoyunun yaptığı bu yakıştırmayı reddederek, “Terörle Mücadele Kanunu kapsamında görevliyiz” dedi.
Gücünü tanrılardan aldığı sanan yeryüzünün zalim hükümdarları da “özgürlük” isteyenleri hapse atarken “terörist” olduklarını söylüyorlardı.
***
Dış politikadaki temel amaç “komşularla 0 sorun” idi.
Emperyalist güçlerin kıvrak zekasıyla hazırladığı oyuna, kendi iktidarlarını sağlamlaştırma arzusuyla, “İslam dünyasının ağabeyi” rolüyle katıldıklarını zannettiler.
“0” sorunlu oldukları tüm İslam ülkelerindeki rejimler çökertilirken ağabey sıfatıyla üstlendikleri görevi, “00” ajanlık gizliliğiyle yürütüp rol çalmaya kalkıştılar. Galiba kendi kafalarına uygun İslamcı gruplarla iş birliği yaparak, emperyalistlerin çıkarlarına da uyan “ılımlı İslam” rejimleri kurulmasını sağlayacaklar, yükselen ekonomik güçleriyle bu bağımsız devletleri etkileyerek, Avrupa Birliğine karşı İslam birliği kuracaklardı. Güya Kürt meselesini de böylece din birliğiyle çözeceklerdi.
Ama oyunun yazarları, rol çalmaya pek izin verecek gibi gözükmüyorlardı. Sıfır sorun, birden bire “çift sıfırlı sorun” haline dönüştürüldü. Yani “00”!
Yani akıl verenlerin deyimiyle “Kullan, süpür ve sifonu çek!”
0’dan 00’a varan bir uzun yolculuk.
***
Süpürülme kaygısı kafaların içinde yer bulmuşsa eğer, sahneden düşmemek için yapılacak tek şey, rol çalmaktan vazgeçip emperyalist yönetmenin talimatlarına uymak ve verilen figüranlığı sesini çıkarmadan sonuna kadar yerine getirmek olacaktır.
Dış sahnede 00’dan kurtulmak uğruna, perde arkasında özgürlüklere karşı savaş açmanıza da emperyalistler göz yumarlar.
Ne laiklik umurundadır menfaatler dünyasının, ne de özgürlükler!
Böylece, suçluları salıverirken sokaklara, fikir sahibi değerleri rahat rahat hapiste tutmaya devam edebilirsiniz.
Geriye kalan…
Özgürlük dillerde…
Özgürlük alanlarda…
Özgürlük pankartlarda…
Özgürlük talebi zindanlarda!
00’dan kurtulmak aşkıyla gözler kör, kulaklar sağır… Vicdanlar kararmış!
Haksızlıklar karşısında susan “dilsiz şeytan” ise eğer, bu sahnede şeytanlar yarışıyor.
Melekler olanı biteni sessizce izlemek zorunda mı?
Evrensel'i Takip Et