Gazetecilik için ayağa kalk!
Fotoğraf: Envato
Bu ülkede, geçmişte bir vesayet rejimi var idiyse eğer, bugünkü vesayet rejimini kuran da şimdiki siyasi iktidardır.
Bu ülkede, geçmişte katliamlar yapıldıysa eğer, günümüzde katliamları sürdüren de şimdiki siyasi iktidardır.
Bu ülkede, geçmişte gayri hukuki yöntemleri en yaygın kullanan bir devlet aygıtı var idiyse eğer, günümüzde aynı yöntemleri teknolojik yeniliklerle donanımlı olarak kullanan devlet aygıtlarının tek hâkimi de şimdiki siyasi iktidardır.
Bu ülkede, silahlı hiçbir eyleme kalkışmayanlara, yaşı 18'den küçük olanlara idam kararı veren, 30 yılda katilleri yargılamayı başaramayıp "zaman aşımından" davaları düşüren "bağımsız" bir yargı organı var idiyse eğer, günümüzde o "bağımsız" yargı üzerinde nüfuz kullanmaya kalkışan da şimdiki siyasi iktidardır.
Bu ülkede, polisi ve ordusuyla tüm silahlı güçler ya da istihbarat birimleri ve gayri resmi çeteleriyle bir bütün olarak derin devlet, geçmişte "terörle mücadele" adı altında her türlü yasa dışı faaliyete bulaştıysa eğer, günümüzde o silahlı güçlerin ve derin devletin tüm unsurlarının sorumlu olduğu yegâne makam şimdiki siyasi iktidardır.
Bu ülkede, medya-ticaret-siyaset kirli üçgeninin yönlendirmesiyle dezenformasyon amaçlı, kışkırtıcı, meslek ilkelerinden uzak yayıncılık yapıldıysa eğer, günümüzde bu niteliksiz yayıncılığı sürdüren medyanın tek patronu -yine onlarla ideolojik ve ticari çıkar ortaklığı bulunan- şimdiki siyasi iktidardır.
Bugünkü siyasi iktidarın; eleştirilen, hesap sorulan geçmiş iktidarlardan fazlası var, eksiği yok.
Fazlası şu ki, şimdiki siyasi iktidar egemenlik mücadelesinde durmak bilmiyor. Yalnızca yasama, yürütme ve yargı organlarını değil, tüm kamu kurum ve kuruluşlarını, özel sektörü, sermayeyi, cemaatleri, farklı etnik kesimleri, özel ve kamusal eğitimi, dernekleri, vakıfları, sivil toplum örgütlerini, odaları, baroları, konfederasyonları ve sendikaları da topyekûn kontrol altına almaya çabalıyor.
Geçmişte insanların "kimyasını" değiştiren baskı ortamında çarpıtılmış yayıncılık yapan medya patronları ve genel yayın yönetmenleri şimdi yeniden bir başka niyetle hizaya çekilirken, günümüzde yaratılan korku ortamında tepeden tırnağa teslim alınan medyanın niteliksiz yayıncılığını sorgulamak, yine bedel ödemeye hazır meslek örgütlerine ve meslektaşlarına kalıyor.
Geçmişte susanları eleştirenler, geçmişte sustukları için pişmanlık duyanlar, günümüzde susmayı içlerine sindiremeyenler, daha fazla suskun kalmayı vicdanları kaldırmayanlar, sessizliğinizi bozmaya, bedel ödeyenler ile birlikte bedel ödemeye ve sesinizi yükseltmeye var mısınız?
5 Kasım, Gazetecilik İçin Ayağa Kalk Günü'dür. Avrupa'daki gazeteci sendikaları ve üyeleri, Türkiye hapishanelerindeki meslektaşlarıyla dayanışmak amacıyla ayağa kalkacaklar. Türkiye büyükelçilikleri önünde basın açıklamaları yapacaklar.
Avrupa'daki ve eski Sovyetlerdeki gazeteci sendikaları, hapishanedeki bir gazeteciyi "sahiplenerek" Türkiye'de basın ve ifade özgürlüğü üzerindeki baskıları kendi kamuoylarına duyurmak için ayağa kalkıyorlar.
Türkiye gerçeklerini, Türkiye halkına duyurmak için 5 Kasım'da ayağa kalkmaya var mısınız?
Siyasi iktidarın tehdit ve talimatlarıyla işten atılan basın emekçileri; yazıları sansürlenen, köşeleri ellerinden alınan, programları yayından kaldırılan gazeteciler…
5 Kasım'da örgütlenme özgürlüğü için, biat etmeyen mücadeleci sendikal hareket için ayağa kalkmaya var mısınız?
Özgürlükleri ellerinden alınan tüm toplum kesimleri…
5 Kasım'da gerçekleri öğrenme hakkınıza sahip çıkmak için gazetecilerle birlikte ayağa kalkmaya var mısınız?
- Silah bırakılır, kalem asla 16 Mayıs 2013 09:21
- Anayasa askıya alındı, Recepyasa yürürlükte 09 Mayıs 2013 09:35
- Toplumun evrensel değerleri 18 Nisan 2013 10:13
- Akil insan dedem 04 Nisan 2013 09:49
- Çamur banyosu 28 Mart 2013 11:10
- Sanık ayağa kalk 14 Mart 2013 10:55
- Kim batsın, kim kalsın? 07 Mart 2013 10:04
- Yarasa mı? Terörist mi? 28 Şubat 2013 09:12
- Devleti yıpratan hükümet 22 Şubat 2013 04:00
- Hükümeti yıpratan yargı 14 Şubat 2013 09:53
- İfadelerin sefaleti 07 Şubat 2013 09:52
- Palavra ya da palaver 31 Ocak 2013 10:15