Barış yolunu aşındırmak için
Fotoğraf: Envato
Vicdani ret çalışmalarından tanıdığımız Halil Savda* Roboskî’den Ankara’ya yürüyüşünü bugün tamamlıyor.
Konu “yürümek” olunca Türkiye siyasi literatüründen akla gelen en meşhur ifade Süleyman Demirel’e aittir. “Yollar yürümekle aşınmaz” cümlesi, aslında Türkiye toplumsal hareketlerinin, sokak gösterilerinin siyasal karar süreçleri ile ilişkisini, etkisini de ifade eder.
Türkiye’de barış çabaları açısından henüz yol aşındıracak düzeyde güçlü yürüyüşlere şahit olmadık. Barış mücadelesini, insanlık tarihinin uzun yol yürüyüşü içinde ele aldığınızda elbette her sembolik adım yeni yürüyüşlere öncülük edecektir.
Barış koşullarının inşasında, barış arayışının toplumsallaşması dışında bir beklenti ve umudumuz yoksa yolları aşındırmaktan başka çaremizin olmadığını da bilmeliyiz. Bölgesel gelişmeler ya da uluslararası dengelerin “barış” gemisine rüzgar taşıyabilmesi için açılmış bir yelkenin olması gerekir.
Değişimi hep yukardan bekleyen coğrafyalarda barış girişimleri okyanus yolculuğu gibidir. Kendinizi uçsuz bucaksız bir denizin ortasında yalnız ve sanki hiç yol almıyormuş hissedebileceğiniz düzeyde bir toplumsal ilgisizlik bile son derece doğal hale gelir.
Batı toplumlarında halk hareketlerinin ortaya çıkardığı kazanımların aksine, doğu siyaset tarihinde değişimin hep devlet eliyle yönetileceği algısı Arap Baharı diye genellediğimiz süreçte ciddi bir istisnanın mümkün olabileceğini gösterdi.
Petrol hesapları ile dökülen kana dur demek ve barışın bir hayat biçimi olduğunu haykırmak için daha çok yol yürünmesine ihtiyaç olduğu çok açık.
Türkiye tarihinde büyük kırılmaları beraberinde getirebilecek potansiyele sahip Roboskî katliamını unutmamak ve unutturmamak için yol almak belki gerçek bir barış için atılması gereken ilk adım.
Böylesine utanç verici bir olayın üstünü örten ya da işin ciddiyetinden uzak yaklaşımlar içine giren siyaset karşısında herkesin, hepimizin yollara dökülmesi gerektiği çok açık ve birlikte yaşama iddiasının da asgari şartıdır.
(*) Halil Savda ve yol arkadaşları cumartesi 14.00’te Ankara’da Sakarya caddesinde olacaklar.
- Yazılı olmayan kurallar 11 Nisan 2015 01:00
- Muhalefetin gücü ve farkındalık 04 Nisan 2015 00:57
- Katırlar da ağlar 28 Mart 2015 01:00
- Halife efendimiz aldatılmış hükümsüzdür 21 Mart 2015 00:52
- Ben aday olmazsam kim olmalı? 14 Mart 2015 01:00
- Erdoğan’ın faizci arkadaşları ? 07 Mart 2015 00:54
- Türkmenistan modeli dururken ne Meksika'sı? 28 Şubat 2015 01:00
- Kavganın büyüğü 21 Şubat 2015 00:52
- En yeni Türkiye 14 Şubat 2015 01:00
- İşlevsiz parlamento, tutarsız başkanlık 07 Şubat 2015 00:52
- Herkes radikal solmuş meğer 31 Ocak 2015 00:53
- Deli deliyi görünce 17 Ocak 2015 01:00