30 Ekim 2012 12:29

'Terörü destekleyen ülke'

'Terörü destekleyen ülke'

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Suriye Dışişleri Bakanı Yardımcısı Faysal Mikdad’ın  Türkiye’nin El Kaide’ye destek verdiği gerekçesiyle “teröristleri destekleyen ülkeler listesine” alınması çağrısı yapması, Milliyet gazetesine “Küstah Talep” başlığıyla haber yapıldı. Suriye’nin küstah olarak nitelendirilmesinin sebebi ise, bir zamanlar PKK’yi desteklemesini unutmuş olması!
Bu memlekette eski adettir, birisi senin bir ayıbını, kusurunu gösterirse, sen de onun eski bir ayıbını kusurunu bulur önüne atarsın. Çok sık kullanılan bir deyim bile var: “Tencere dibin kara, seninki benden kara!” Böylece pisler arasında yapılan yarışta dibi daha az kara olan temiz oluyor! Böyle binlerce mantıksız kıyas üzerinden iddia kazanma huyu vardır necip milletimizin. Amerika Ermeni soykırımından söz edince, bizimkiler hemen Kızılderilileri hatırlatırlar. Fransa da Cezayir’i unutmasın! Ama bunun, “Bir biz mi yedik ulan bu b.ku, hepimiz aynıyız” anlamına geldiğini duymak istemezler.  
Her neyse... Kendi dibinin temiz olduğunu göstermek için ötekinin karasını hatırlatan Milliyet’e, medyamızın anlı şanlı kalemşorları bir merkezden emir almış gibi katıldılar. Saflar sıklaştırıldı. “Suriye Küstah!” Peki bu iddiasını ileri sürerken Suriye neye dayanıyor?
Ağustos ayında, “Hür Suriye Ordusu” denilen örgütle Suriye ordusu arasındaki çatışmalarda, cebinden T.C. kimliği çıkan bir vatandaş öldü. Adı Metin Ekici idi. Bu şahıs, İstanbul’da 2003 yılında sinagoglara, İngiltere Başkonsolosluğuna ve HSBC’ye yönelik bombalı saldırıların aranan isimlerinden olan El Kaide Militanı Azad Ekinci’nin ağabeyi ve saldırıda kullanılan aracın ruhsat sahibi olan Metin Ekinci idi. Sorgusunda Afganistan’da El Kaide kamplarında eğitim gördüğünü itiraf etmiş, mahkemece ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum edilmiş ve sonra Yargıtay aşamasında serbest bırakılınca Türkiye’den kaçmıştı.
Hikaye, uluslararası terör örgütleriyle örneğin gizli servislerin  ilişkilerini anlatan filmleri hatırlatıyor. Entrikalarla ve gizli ipliklerle örülmüş bir senaryoyla karşı karşıya olduğumuzdan şüphe duymak için ikna edici bir kanıt yok. Sinagoglara, İngiltere Başkonsolosluğuna ve HSBC’ye tam da “İslamcı terör hareketlerine en çok muhtaç olduğumuz bir zamanda” saldıran, ardından kolayca serbest kalan bir adam, Türkiye’nin en ihtiyaç duyduğu anda ve yerde yine “İslamcı” kimlik altında katliamlara karışırken ölüyor! Sinagoglar, İngiltere Başkonsolosluğu  ve İngiliz Bankası olaylarını ayrıca düşünüp araştırmak almak üzere bir kenara bırakalım. Şu noktaya bir mim koyarak: Türkiye’nin bir teröristi, Suriye’de katliamlar yapılan bir yerde ölmüştür!
Bu Türkiye’nin Suriye’de şiddet olaylarını destekleyip hatta yönettiğine işaret eden olaylardan sadece biri. Sınırdaki kamplarda, gündüz Suriye’de katliam, sabotaj ve işkenceyle adam öldürme suçlarını işleyip akşam gelip yatan pek çok silahlı adam bulunuyor. Basına yansıyan fotoğraflarda, hemen o gün işe alınıp parası peşin ödenmiş vurucu eleman olduğunu anlamak için fazla çaba gerekmeyen bir takım tipsizler görünüyor. Ağır silahlarını gizlemeye gerek dahi görmüyorlar. Türkiye’de yiyip içip yatıyorlar, Suriye’de işlerini görüyorlar. Bunu Amerika, Suudi Arabistan, Katar gibi ülkeler resmen, İsrail ise kenardan ve gayriresmi olarak destekliyor.  Ve bunu herkes biliyor! Tıpkı ABD’nin Sudan Halk Kurtuluş Cephesini, İran’daki rejime karşı silahlı eylemlere girişen Halkın Mücahitleri Örgütünü, Filistinli önderlere ve Filistin halkına karşı suikast ve sabotajlar düzenleyen Siyonist Kach örgütünü vs. vs. desteklediğini bildiği gibi, bunu da herkes biliyor. Türkiye de, ABD’nin burnunu soktuğu her yerde parmağını oynatmaya çalıştığı için, bu örgütlerin desteklenmesinde ya da yönlendirilmesinde rol oynuyor.
Bunu bilip söylemeyen, dilsiz şeytan olsun. Bilip de söyleyene “Küstah” diyen de aynaya baksın.

evrensel.net
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa