'İleri Ortaklık Sözleşmesi' sömürge anlaşmasıdır
Avrupa Birliği’nin dışişlerinden sorumlu olan masası tarafından yapılan kısa ve yarı gizli açıklamada Tunus’un Avrupa birliği ile “ileri ortaklık” mertebesine ulaştığı ifade edildi. 19 kasım 2012’de yapılacak oturumun ardından, Avrupa Komisyonu’nun genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle tarafından bu genişlemenin ve Avrupa Komşuluk Politikasının ilan edeceği belirtiliyor.
Açıklama, geçici hükümetin Tunus’un istibdat döneminden bu yana ekonomik ve finansal olarak bu dosyayla ilgili kişiler tarafından tam gizlilik içinde sürdürülen çalışmalarının neticesinde geldi. Bu anlaşma, 1995 yılında istibdat döneminde yapılan “ortaklık antlaşmasının” yerine geldi. Bu anlaşma Tunus’un kumaş endüstrisini parçaladı. Fiyatları yerel mafyaya ve yabancı sermayeye teslim etti. Gümrük gelirlerini kuruttu. Tunus toplumu üzerinde ciddi sosyal yansımaları olan yabancı malların girişi nedeniyle ödemeler dengesi bozuldu. “İleri ortaklık” antlaşması Tunus’un geleceğini Avrupalı emperyalistlerin eline bırakmaktadır. Avrupa ve uluslararası sermaye tüm alanlarda özellikle tarım ve hizmetler alanında (Bankalar, sivil havacılık, sigorta, su ve elektrik dağıtımı…) ekonominin sonunu getirmektedir.
Müzakerelerdeki çarpıcı hız, Avrupa Birliği’nin, En Nahda hükümetinin siyasi durumunu sömürmek ve gelecek seçimlerde başarılı olmasını sağlayarak yumuşak bir geçişin gerçekleşmesini sağlamak istemesinden. Geçici hükümetin imzaladığı uluslararası anlaşmalar, ülkemiz için belirsiz bir süreliğine geçerli olacaktır. Ekonomik bağımlığı oluşturarak geleceğimize ipotek koyan anlaşmaları imzalaması hukuksal ve meşru değildir. Bu anlaşma, 12 Mayıs 1881’de yapılan ve bizi 75 yıl Fransa’ya bağımlı kılan vatanımızın birliğine açık bir düşmanlıktır.
Dış ödemeler dengemiz haliyle sorunlu. Bankacılık sektörümüz çöküşün eşiğinde. Geçici hükümet bu krizi derinleştirmek, kalan ulusal kurumları yabancı ülke ve tekellere kolay lokma yapmak istiyor. Bu durumda ilerleyen günlerde devlet bankaları, Tunus Hava Yolları, Gaz ve Elektrik Şirketleri (STEG), Tunus Su Dağıtım Şirketi (SONED), Eğitim ve Sağlık Müesseseleri ve diğerleri; Paribas, Credit Lyonnais, EON (Almanya Su Sektörü) ve Air France, EDF ve Lyonnaise des Eaux ve ENEL (Elektrik İtalya) gibi şirketlerin kolay hedefi olacak.
Geçici hükümetin ve liberallerin sevindiği bu anlaşma (daha önce bin Ali’nin yaptığına benzer) uzun süre yoksulluğu ve işsizliği oluşturacak ve işçiler ve yoksul tabakalar üzerindeki sömürüyü çeşitli biçimlerde arttıracak, sınıflar arasındaki uçurumu büyütecektir.
Avrupa Birliğinden “ileri ortaklık” mertebesini talep etmeye devam eden hükümet, istibdat döneminin uyguladığı liberal yoksullaştırma seçeneklerinin devam etmesine tanık olacaktır. En Nahda önderliğinde oluşturulan troyka hükümetinin Tunus halkının devrimiyle bir alakası yoktur. Aksine onu durdurmak ve ortadan kaldırmak çabasındadır.
Geçici hükümetin imzaladığı yeni sömürge antlaşmasını geri çektirmek; ulusal, ilerici bir ittifakla, bu politikanın teşhiri ve karşı mücadelesiyle mümkündür.
EVRENSEL'İNMANŞETİ

101 milyarlık gasp
Enflasyonla mücadele adı altında uygulanan Erdoğan-Şimşek programı, enflasyonu düşürmüyor ama ücret ve maaşları acımasızca ezmeye devam ediyor. DİSK-AR’ın araştırmasına göre sadece iki aylık enflasyon nedeniyle işçilerin, memurların ve emeklilerin cebinden en az 101 milyar lira çalındı. “Enflasyonun nedeni ücret zamları” yalanının foyası da açığa çıktı.
Evrensel'i Takip Et