12 Kasım 2012 10:56

Riyakar gelincik

Riyakar gelincik

Fotoğraf: Envato

Paylaş

1918 yılı, 11.ayın 11.günü saat 11.
Almanya ile Müttefik Devletler(Fransa, İngiltere, ABD, İtalya) arasında imzalanan mütareke ile 1.Emperyalist Paylaşım Savaşı –henüz resmen olmasa da- sona erdi.
İngiltere ve uydusu rejimlerde her yıl bu tarih, savaşta ölenleri anma günüdür.
“Sağı solu nasıl yağmaladık, halkları ve işçi sınıfını nasıl birbirine düşürdük” kutlaması yapmaları onlar için daha gerçekçidir. Ancak bu burjuvazinin 1 numaralı sınıf karakteri olan “hin”liğe aykırı olur elbette.
İngiltere’de bu anma günü her Kasım ayının 2.Pazarıdır. Bu yüzden Pazar Anması(Remembrance Sunday) olarak da bilinir. Kırmızı gelincik çiçeği de bu anmanın sembolüdür.
Kendi ülkemizden de biliyoruz, rejimin günlük ve senelik anmaları gündelik hayatın her santimetrekaresini içerecek biçimde tasarlanır. Futbol sahaları da bu açıdan önemli bir yer tutar.
Bu tip anmalarda öncelik yaşanan acının büyüklüğü, halk içerisinde bulduğu karşılık değil rejimin çıkarlarıdır.
Örneğin Uludere’de 34 köylünün savaş uçaklarıyla katledilmesi sonrası memleket stadyumlarında anma düzenlenmesi emri verilmez. Onun yerine yakın tarihlerde yaşanan bir çatışma sonucu ölen askerlerin anılması uygun görülür. Gündem ve takvim tepeden belirlenir.
Bu tutum farkı bile anmaların ideolojik karakterini açıklar.
İngiltere’nin anması da benzer bir hesabın ürünü. Haftasonu Ada’da oynanan maçlarda takımlar anma ritüelleri kapsamında sahaya formalarında “Kırmızı Gelincik”lerle çıktı.
Kırmızı gelincik takmayı reddeden biri de vardı. “Özgür Derry”den, Katolik İrlandalı James McClean.
Sunderland’de oynayan kanat oyuncusu, Everton maçına gelinciksiz çıktı ve şoven çevrelerin tepkisini çekti.
Twitter’da McClean meselesiyle alakalı binlerce tweet atıldı. Arsenal Supporter (Arsenal Taraftarı) rumuzlu hesabın attığı şu tweet en açıklayıcı olanlardan biriydi: “İngiliz ordusu James McClean’in kentinde 14 masum insanı öldürdü. Bence bu onun gelincik takmayı reddetmesi için yeterli bir sebep.”
Bu tweet tam 1428 kişi tarafından “yeniden tweet” edildi.
14 masum insan derken(doğrusu 13) kuşkusuz 30 Ocak 1972’de Derry’de işlenen “Kanlı Pazar” katliamından bahsediliyor. Bir iddiaya göre bu insanlardan 6’sı McClean’in de yaşadığı Derry’nin büyük toplu konut bölgelerinden Creggan’dandı.
Her neyse burası işin teferruatı.
İngiltere’de Morning Star gazetesi haftasonunun bu gündemini asıl politik gündemle harmanlayarak Pazartesi’ye “Kanlı Pazar” başlığıyla merhaba dedi.
Neydi “Kanlı Pazar”la kastedilen?
Ülkenin başbakanı David Cameron’ın tıpkı bir silah tüccarı gibi Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Umman’ı ziyaret ederek jet satışını netleştirmesiydi. Genelkurmay Başkanı David Richards’ın aynı gün Suriye’ye dair Hillary Clinton ve Recep Tayyip Erdoğan ağzıyla konuşması da müdahale kaygısını güçlendirdi. Richards, kış aylarında şartların kötüleşmesinin bir dış müdahaleyi doğurabileceğini söylüyordu. Çetelerden ve Türkiye’nin taşeron liderliğinden umduğunu bulamayan ABD de Suriye’ye dair oluşturduğu yeni yapılanmayla agresifleşme sinyalleri veriyor.
Bu anmalar ve savaş hazırlıkları... İngiltere’yi yönetenler için güncel ve çarpıcı bir çelişki.
James McClean’in tepkisi ise geçmişe dönük,  ulusal bir tepkiydi. Pazar anmasını kuşatan gelişmeler “Keşke McClean’in haricinde futbolcular da ülkelerinin bu ikiyüzlülüğüne tepki gösterse” dedirtti. Dünya, 1.Paylaşım Savaşı’ndaki ellerle Ortadoğu eksenli kanlı bir döneme sürüklenirken buna ister istemez rastlayacağız gibi.

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa