İşçi Memet
“Yedi kapılı Teb şehrini kuran kim?” diye sorar ya Brecht... Tarihte bugün sayfalarının hangisine baksak; aynı soru... “Ne oldular dersin duvarcılar, Çin Seddi bitince?”
İşte bugün 1 Aralık... Bakın “tarihte bugün” listelerine... Aksak Timur’u, Rus Çarı 1. Alexandr’ı, Woody Allen’ı, Kolombiyalı uyuşturucu taciri Pablo Escobar...
Kimi ararsan var? Bir eksikle...
Yeni Türk Harfleri, Osmanlı borçları, Ford’un ilk hareketli montaj tezgahı, “karartma geceleri”nin başlaması, Kore’de bilmem hangi Türk birliğinin zaferi, Turgut Özal’ın müsteşar oluşu, Yargıtay Başkanı’nın yaş haddinden emekliliği, Yugoslav uçağının düşüşü ve benzeri pek çok vaka...
Ne ararsan var; 1 Aralık’ta...
Dubai’nin çirkin 7 yıldızlı oteli Burj Al Arab’ın hizmete açılması bile... 321 metrelik bu oteli yapan işçiler? Brecht’in “Yapı işçileri hangi evinde oturmuşlar, altınlar içinde yüzen Lima’nın” dizesi gibi, ya da “Kitaplar yalnız kralların adını yazar, yoksa kayaları taşıyan Krallar mı?” sorusu gibi... Acaba nereye gitti işçiler Burj Al Arab’ı yaptıktan sonra?
Ne ararsan var; 1 Aralık’ta, işçiler yok...
“1 Aralık 2008 Türkiye’nin en zengin 19’uncu işadamı olan 3 milyar doları bulan servetiyle dünya zenginleri listesine de giren Faruk Yalçın vefat etti” bile var...
Ölçü servet, ölçü “hıyararşi”...
Tek istisna; ancak öldüklerinde girer işçiler bu listelere... O da öyle tek başlarına değil; toplu öldülerse eğer... 1 Aralık 1965... “Ereğli’de grizu patlamasında 9 işçi öldü”...
Tarihin her tozlu sayfasında “fırt demiş fırlamış bir büyük adam” var.
“Küçük” insanların adı bile yok. Toplu öldüyse “9 işçi” o kadar...
İsimsiz, sıfatsız, servetsiz, yersiz yurtsuz...
Bugün 1 Aralık...
“Yedi kapılı Teb şehrini kuran”lardan birinin de ölüm yıl dönümü oysa...
“Sürekli yıkılan Babil’i her seferinde yeniden yapan”lardan biri...
Çin Seddi’ni yapan duvarcılardan, kayaları taşıyanlardan... Dünyanın öküzün boynuzunda değil, kendi omuzları üzerinde yükseldiğini bilenlerden biri....
İnsanlık tarihinin “sınıf mücadeleleri tarihi olduğunu” da; ait olduğu sınıfı da bilenlerden biri...
O yüzden 1 Aralık “tarihte bugün” listelerinde yok belki; ama listenin her harfinde izi var, diğer sınıf kardeşleriyle birlikte. Çirkinlik abidesi Burj Al Arab’da bile...
Fabrikalarda, atölyelerde, direniş çadırlarında, yürüyüş kollarında ayak izleri var hâlâ...
Evet, işçi önderi Memet Kılınçaslan, Adıyaman Besni’de 1950 yılında açtığı gözlerini; 1 Aralık 2006’da İstanbul’da yumdu. Geçen 6 yılda yeri dolmuş değil.
Uzun yıllar işçilik yapan, pek çok direnişin örgütlenmesinde yer alan, işçi sınıfının sosyalizm davasının, Genel Başkan Yardımcısı olduğu Emek Partisi’nin “İşçi Memet”iydi o...
Bu satırların yazıldığı gazetenin; işçilerin gazetesinin kurulma sürecinde de; işçi sınıfının açık bir parti olarak örgütlenmesinde de büyük emek verdi...
“Memet Başkan”ı anlatmaya bu köşenin sınırları yetmez... Evrensel Basım Yayın’dan çıkan “Bir İşçi Önderi: Memet Kılınçaslan” kitabına da sığmaz o... Benim de haddim değil zaten...
Ama bilinsin ki; ömrünün son anında bile bile dergiler, harfler, fikirler arasındaydı gözleri...
Hâlâ da öyle...
Unutmadık ki, hatırlayalım...
Evrensel'i Takip Et