Ayinesi iştir kişinin...

Başbakan Erdoğan Filistin sorunu nedeniyle ABD’ye bir kez daha yüklendi. Öyle anlaşılıyor ki, ABD ile ortak yapılan kirli işler artıkça bu tür çıkışları sık sık duyacağız. Ama Başbakan Erdoğan’ın ABD’ye yönelik olarak zaman zaman yaptığı çıkışların halk arasında ve bazı çevrelerde kafa karışıklığı yarattığı da bir gerçektir. Bu tür açıklamalar ve çıkışlar pek çok çevrede Erdoğan ve AKP Hükümeti’nin anti- amerikan olduğu gibi bir kanıyı yaygınlaştırabiliyor. Oysa bu tür konularda, yani boş lafla eylemi birbirinden ayırmak için halkımızın kullandığı çok sağlam bir ölçüt vardır ve bu ölçüt sağlam bir pusula gibidir ve hemen hemen hiç yanılmaz. Bu ölçüt şudur, “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.”
Lafa değil, gerçekte olup bitene baktığımızda neleri görüyoruz? Kamuoyunda İran’a karşı Füze Kalkanı olarak bilinen, İsrail’i sözde İran’ın atacağı füzelere karşı koruyacak olan kalkan Kürecik’e kurulmuştur. Bu bir kaç aylık bir meseledir. İran Müslüman bir ülkedir ve İsrail siyonizmine karşı ellerindeki imkanlarla gerçekten bir mücadele yürüten hemen hemen tek ülkedir. Bu ülkenin dizginlenmesi ve kontrol altına alınması ABD ve İsrail açısından son derece önemlidir ve AKP Hükümeti bu konuda onlara son derece stratejik hizmetlerde bulunmaktadır. Kısacası ABD’ye lafla karşı konulurken, ABD füzeleri ülke topraklarına yerleştirilmiştir.
Suriye’de çıkan karışıklıkların büyümesi ve bir iş savaşa dönüşmesinde AKP Hükümeti’nin rolü son derece açıktır. Başbakan Erdoğan şimdi de Suriye’ye karşı uluslararası bir müdahale yapılması için güçlü bir yaygara koparmaktadır. Son olarak Suriye’nin Türkiye’ye karşı kimyasal silah kullanabileceği yalanı ortaya atılmış, NATO’dan ABD yapımı Patriot füzeleri talep edilmiştir. NATO bu çağrıya olumlu yanıt vermiş, ABD, Almanya, Hollanda gibi ülkeler Türkiye’ye füze bataryaları göndermek üzere harekete geçmişlerdir.
NATO’nun Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nın İzmir’de kurulacağı açıklandı. Bu dünya da NATO’nun dümeninde ABD’nin olduğunu bilmeyen her halde hiç bir Allah’ın kulu bulunmuyor. Bu komutanlığın politik anlamı şudur, NATO yüzünü bütünüyle Ortadoğu ve Yakın Doğu’ya çevirmiştir ve Türkiye artık bir cephe ülkesidir. Düşmanlar kim mi? Başta Türkiye halkı olmak üzere, Türkiye’nin yakın komşuları ve onların genellikle Müslüman olan halkları. Bunu kanıtlayan son haber ise dün gazetelere düştü. ABD ve Türk “özel kuvvetleri” Colorado’da 10-28 Eylül arasında ortak tatbikat yapmışlar. “Genelkurmay Başkanlığı ve ABD Avrupa Özel Harekât Komutanlığı Arasında Birleşik Özel Harekât Kuvvetleri Tatbikatlarının İcrasına İlişkin Mutabakat Muhtırasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı” Dışişleri Komisyonu’nda kabul edilmiş. Askerlerin temsilcisinin tatbikatın amacı ile ilgili bir soruya verdiği yanıt ise “bayağı derin konular” olmuş!   
Kısaca buraya aktarılan örnekler , Erdoğan ve AKP Hükümeti’nin gerçek konumunu ve eylemini açıklamak, sözlerin değil, yapılan işlerin bu hükümetin gerçek kişiliğini yansıttığını kanıtlamak için yeterlidir. Yazıda ekonomik ilişkilere ise hiç değinilmemiştir. Burada şu itiraz ileri sürülebilir: ‘Böyle de olsa hükümet hala güçlü, demek ki halkın çoğunluğu olup biteni onaylıyor.’ Önce vurgulamak gerekir ki; bu ülkenin tarihinde halka doğru söyleyip destek alan bir hükümet henüz kurulmadı. Halk ABD’nin emperyalist müdahalelerine, Suriye’nin iç işlerine karışılmasına, ülkenin ABD için silah deposu ve saldırı üssü haline getirilmesi karşıdır. Ama bu karşıtlığa rağmen, AKP Hükümeti’nin bu işlerdeki gerici rolünü basın ve yayının da etkisi ile henüz açıkça görememektedir. İç politikada ki karmaşa da bu işlerin üzerinin örtülmesinde yardımcı olmaktadır. Ama yalanın, boş lafın gerçeklerin üzerini uzun süre örtebileceği de düşünülmemelidir.