Barış salgınını beklerken

2013’e girmek üzereyiz. Gazete başlıkları inanılır gibi, akıl alır gibi değil. Bir gazete, “Yarım düzine Patriot geliyor,” yazıyor. Gören olağan bir şey sanacak. Sanki tarladan yarım düzine kavun geliyor.
Maraş’ta yayımlanan gazetelerin çoğunda yazılanlar gerçekten akıl alır gibi değil. Sanki Maraş’ı bir sevinç dalgası vurmuş. Bir gazete, “Alman Federal Meclisi, NATO bünyesinde Türkiye’yi Suriye’den gelecek muhtemel saldırı ve tehditlere karşı korumak için hava savunma sistemi Patriot ve 400 askerin gönderilmesini onayladı. Patriotlar 400 askerle birlikte geliyor,” yazıyor.
Maraş’a füzelerin gönderilmesi, bu füzelerin konulacağı yerlerin Almanya’da belirlenmiş olması, füzelerin nasıl ve ne zaman kullanılacağına NATO’nun karar verecek olması (Almanya Savunma Bakanı bu konuda mecliste güvenceler üstüne güvenceler vermiş) sanki olağan ve çok sevindirici haberler. Füzelerle birlikte 400 asker gönderilecek olması, Maraş’tan emperyalist güçlerin kovulmasını yere göğe sığdıramayan, Maraş’a “kahraman” ünvanı verilmesinden büyük gurur duyanlara nasılsa ters gelmiyor. 4-5 değil, 400 asker! İşte ileri demokrasinin 2012 sonunda geldiği nokta.
* * *
Haberler karanlık. Aralık ayı zaten Maraş’ta kara bir ay. Maraş’ta insanlık suçlarının işlendiği bir ay. Aralık Türkiye için de kara bir ay. Maraş’ta bir katliam yaşanmış olması yetmezmiş gibi, yıllar sonra “Hayata Dönüş” katliamının gerçekleştirildiği ay.
Artık Aralık bir de, “ileri demokrasi” düzeninin ODTÜ saldırısı ile tarihe geçecek. Geçecek çünkü Başbakan’ın ODTÜ ziyareti eşi görülmemiş bir ziyaretti. O gün haberler şöyle başlıyordu: “3600 polis, 105 koruma aracı, 20 zırhlı araç ve 8 TOMA eşliğinde.” Demek ki, “ileri demokrasi” düzeninde üniversiteye 3600 bilim insanı veya 3600 öğrenci ile değil, 3600 polis ile giriliyor. Demek ki, “ileri demokrasi” düzeninin olmazsa olmazı, belkemiği polis.
* * *
2013’e girmek üzereyken durum işte böyle. Türkiye’de gündem barış değil, savaş ve savaş aracı dolu: Patriot, TOMA, Kirpi, “milli tank” Altay ... Liste uzun. Akrep var, Cobra var, Kaya var, Arma var. Başbakan büyük bir sanayi hamlesinden söz ediyor. Savaş endüstrisinin büyüdüğü besbelli. Savunma ve Havacılık Sanayi İhracatçıları Birliği kurulmuş. Web sitelerinde ölüm araçlarını sergiliyorlar.
Demek ki, “ileri demokrasi” düzeni ABD usulü bir düzen. Devasa bir savaş endüstrisi kurulacak. Lafta hep barıştan söz edilecek; gerçekte ise savaş endüstrisini beslemek için sürekli savaş peşinde koşulacak. Korku salan, küresel “süper güç” sistemine eklemlenilecek.
* * *
2012’de çocuklar için umut verici gelişmeler olmadı. 2013’e girmek üzereyken savaş isteyenler ağır basıyor. Tam da bu nedenle, inadına daha güzel bir dünya, daha güzel bir Türkiye düşlemek gerek.
Türkiye’nin her yerine, önü alınamaz bir salgın gibi barışın yayıldığı günleri düşünmek gerek. Her kentte müzelerin kurulduğunu düşünmek. Müzelerin girişinde mutlaka artık kullanılmayan bir TOMA (Toplumsal Olaylara Müdahele Aracı) bulunacak. Çiçekler ile süslenmiş bu araçlardan müzeye gelen çocuklara, o eski “ileri demokrasi” düzenini anlatan kitaplar verilecek.
Müzelerde eski günlere ait videolar gösterilecek. Bir çocuğun bisikletini ezen TOMA videosu. Bir çocuğa saldıran panzerin videosu. 1 Mayıs kutlaması yapmak isteyen kitlelere saldıran “güvenlik güçleri” videoları.
Biber gazı saldırısına uğrayan kitleleri gösteren videolar. Daha nice görüntü.
Müzelerde “milli tank” Altay, Akrep, Cobra, Kaya, Arma hepsinden olacak. Patriot füzeleri, İncirlik Üssü’nden sökülüp getirilmiş füzeler, onlar da olacak. Bu savaş araçlarının üzerine isteyen her çocuk barış mesajları yazabilecek. Yalnız barış mesajları.
2013’de Türkiye’nin her noktasını bir barış salgını sarsa, bu ülke ne güzel olacak.