Ulusa seslenen müteahhidin yeni yıl düşleri

Dizi dizi yeni yıl mesajları geldi maillere, sosyal medya mecralarına, az biraz da zarflı pullu hallerde posta kutularına… Her yeni yılın kendince iyiyi, güzeli getireceği umudunun naifliğine dair düşündürüyor insanı tabi bu mesajlardaki kelimeler: sağlık, mutluluk, para, aşk, iyilik, güzellik, barış, huzur, dostluk, sevgi, özgürlük, eşitlik… Daha iyi bir dünyanın yaşanamamışlığının kederini bir sonraki yıla taşıyor olmanın izi var kimilerinde, kimilerinde bütün kötü olayların unutulmuşluğuna eşlik eden bir kutlama havası…
Kimisinde saklı bir öfke var olmasını istediklerinin olmayışına ilişkin, kimisinde “bu sefer olacak” kararlılıkları...
Her yeni yıla bir öncekinde yapılması planlanıp yapılamayanların yükü devredilir ya hani, bu yükle başlanan yeni bir yılın ağırlığıyla 1 Ocak’a uyanmak da ayrı bir çile!  Olsun, her yeni yıl mesajı değişmeye ve değiştirmeye niyetin ortaya serilmesinin vesilesiyse eğer, mutlu eder insanı...
Başbakanın yeni yıl mesajını verdiği son Ulusa Sesleniş konuşmasında ise tüm bu beklentilerin dışında bir “başarı” panoraması vardı. Bir memleketin başbakanının yıl değerlendirmesinin bir müteahhidin yıl sonu bilanço toplantısında ortaya koyduklarına benziyor olması bir tuhaf tabi.
Ocak’ta Marmaray projesi, Şubat’ta Fatih Projesi, Mart’ta  4+4+4 projesi, Nisan’da  “işsizlikle mücadelede için” 2 bin 817 adet İş ve Meslek Danışmanının ataması ve Yeni Teşvik Uygulama Sistemi, Mayıs ayında Türkiye’nin en uzun, dünyanın ise üçüncü en uzun tüneli olacak Ovit tünelinin temelinin atılması, Haziran’da Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi’nin imzalarının atılması,  Temmuz’da çeşitli şehirlerde inşa edilen büyük yatırımların resmi açılışları, Ağustos’ta Kadıköy-Kartal Metrosu’nun hizmete açılması, Eylül’de açılan tüneller, eğitim ve sağlık yapıları, Ekim’de  kentsel dönüşüm hamleleri ve Van’da depremin 1. yılında bitirilen deprem konutları, Kasım’da Altay tankı projesi, Aralık’ta  81 ilde eş zamanlı  yapılan ağaç dikim töreni,  Konya’daki Mavi Tünel ve Bağbaşı Tünellerinin tamamlanması… Aralık’ın büyük olayı  “yüzde 80’i yerli mühendisler eliyle yapılan GÖKTÜRK 2 uydusunun fırlatılması”.
Gelelim Başbakanın 2013 beklentilerine: 3. Boğaz Köprüsü, İstanbul-İzmir Otoyolu Projesi Körfez Köprü Geçişi İnşaatı,  İstanbul’a 3. havalimanı, Kanal İstanbul Projesi, Marmaray, Boğaz Tüp Geçidi, İzmir’de İzkaray, Ankara İstanbul, Ankara Sivas, Ankara İzmir Hızlı tren hatlarının bitişi, Ilısu, Yusufeli hidroelektrik santrallerinin ve nükleer santrallerin inşaatlarının tamamlanması...
Bir cümle daha ekledi bu uzun konuşmaya Başbakan; demokratikleşme, insan hakları, adalet, hukuk devleti alanlarında Türkiye’ye sınıf atlatmışlar, kısmetse devamını getireceklermiş. Ha bir de Suriye’ye barış gelsinmiş. Gençler de provoke olmasınlarmış, kendilerini sokağa dökmek isteyenlere karşı dikkatli olsunlarmış...
Başbakan’ın sonu karanlık biten korku filmlerinin başına yakışır mutlu aile mizansenli 2012 hikâyelerinde, 2013 rüyalarında bunlar vardı.  Kim neyin hayalini yaşıyor, gücünü nereden alıyorsa ona dair temennisi; bizim başmüteahhidin inşaat düşleri bundan...
O yüzden o, büyük bir başarmışlık edasıyla “muhabbetle sarılıyor” ulusuna cümlesinin sonunda,  halk devam ediyor sağlık, mutluluk, eşitlik, barış, adalet beklentili yeni yıl mesajlarına…