18 Ocak 2013 12:01

İnsan değeri

İnsan değeri

Fotoğraf: Envato

Paylaş

İnsan değerlidir. İnsan değeri salt insanın kendisi açısından değil, hatta ondan da öte toplum açısından çok önemlidir. İnsan değer yaratan varlıktır. Geçmişte kendi başına yaşamını idame ettirebilen insan, günümüzün giderek karmaşıklaşan toplumlarda kendi başına değer yaratma becerisine sahip değildir. Bunun nedeni, günümüzde insan maddi sermaye ile birleşerek üretime girmesi ve bu şekilde hem kendi hem de toplum için değer yaratabilmesidir.
Neden bu yazıyı yazıyorum. Sebep şudur: Sistemimizin adı “kapitalizm”dir, yani toplumsal kararlarda söz sahibi olan kapitaldir. Toplumsal kararlarda insan faktörünün yeri ve rolü azdır ve giderek azalmaktadır. Bu konuda sermayeden fazla bir şey beklemek doğru değildir, çünkü sermaye insanı değil, tam tersi, insan sömürüsünü düşünür ve onun peşindedir. Ne gariptir ki, toplumsal kararlarda insan değil, sermaye sahibi hakimken ve sermaye insan sömürüsünün peşindeyken yönetim biçimi “demokrasi” olarak nitelendirilmektedir.
Kapitalizm yanlısı sosyologlar ve siyaset bilimciler, bu arada ünlü bir Sosyal Bilimci Marshall da kapitalizmde toplumların sınıflı olduğunu ve sınıflar arasında çatışma olduğunu ifade ettikten sonra, bir toplum halinde örgütlenen kapitalizmde “vatandaşlık” bilinci ile bireylerin arsındaki sınıf ihtilafının birlikte yaşama bilincine dönüştüğünü ileri sürmüştür. Bilindiği üzere, bu tür düşüncelerin “Kaderde kıvançta bir olmak” ifadesine dönüştürülmüş aldatmacası ile kapitalist toplumlar ayakta tutulmaya çalışılmaktadır.
TÜİK işsizlik rakamlarını yayınladı. Kalbimize serinlik yayıldı, çünkü işsizlik yüzde10 oranının altında tutulmuş, azalmamış, ama yükselmemiş de! Nereden başlamalı ki; işsizlik hesaplamalarının trajikomik hesaplama yöntemine mi, yanlış tanımlama yöntemiyle işsizliğin yükselmediğinin saptanmasına mı, başbakanın üniversite mezununun hemen iş bulacak diye bir kuralın olmadığı şeklindeki açıklamasına mı, sınıflar tıka basa dolu ve atanmayı bekleyen öğretmen adayları varken bakanın öğretmen ataması yapılmayacak şeklindeki açıklamasına mı yanmalı? Yurt dışında binlerce gencimiz bulunuyor ve yurtta belirli mesleklerde olabilecek binlerce gencimiz varken, bunları dışlamak sadece insana değil, aynı zamanda topluma yapılan saygısızlıktır.
İnsan değeri ve topluma kazandırılması konusunda konuşurken, ilgililere yansıtılmak üzere bana iletilmiş, tıpta uzmanlık öğrencilerinin bir bölümü ile ilgili şöyle bir örnek içimizi burkmaz mı: “2011 Şubat öncesini kapsayan ve tıpta uzmanlık öğrencilerini de içeren affın, 2012 yılında çeşitli sebeplerle bölümlerini bırakmak zorunda kalmış meslektaşlarımızı da içerecek şekilde tekrarlanması için çalışıyoruz. Bu durumda olan çok arkadaşımız var.” Kamu yatırımları giderek azaltılıp, teşvik sistemi ile topluma yıkılan yük karşısında tasarruf sermaye sahibinden beklenip, beşeri sermaye üretimi de cemaatlere terk edilmişken, küreselleşen dünyada emperyalizme savrulmadan nasıl ayakta durulur? Herhalde böyle bir mucizeyi yaşayarak göreceğiz.
İnsan ögesinin yüceltilmesi ve topluma yararlı hale getirilmesi beynin analitik ve algılama hassasiyetinin geliştirilmesi ile olanaklıdır. Eğitim sisteminde yapılan ve üniversite üzerindeki baskılarla tamamlanmaya çalışılan düzenleme insanın felsefi ve estetik algılama hassasiyetinin köreltilmesine yöneliktir. Böyle bireylerden oluşmuş toplumda birey yukarıdan yönetilen toplumun elemanlarından öte görülemez. Böyle bir toplum demokratik olarak değil, totaliter olarak nitelenir. Totaliter toplumlar demokrasi ile yönetilmez, ancak başkanlık sistemi ile güdülür. Totaliter sistemler aşağıdan, demokratik sistemde yönetilmez, yukarıdan baskıcı sistemde güdülür.

evrensel.net
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa