Sahi siz katilleri bilmiyor musunuz?

Bazen hakikaten insanın isyan etmemesi elde değil. Herkesin bildiği, ama sanki bilmiyormuş gibi davrandığı olaylar neredeyse günlük olarak yıllardır tekrarlanmaktadır. Aslında her şey açıktır, toplum neyin nasıl olduğunu çok iyi bilir. Ama muktedirler olayları o kadar iyi maniple eder ki, bir süre sonra toplumda sanki bilmiyormuş gibi davranmaya başlar ve olaylar bir sır perdesiyle birlikte tarihin karanlığına terk edilir. Örneğin ülkemizde JİTEM’in varlığı ve yaptıklarını, bölge insanı neredeyse en ince ayrıntısıyla bilir. Nerede örgütlendiği, Kürtleri nasıl da arkadan tek kurşunla ensesinden vurduğu veya vurdurttuğu, insanları asit kuyularında nasıl yaktıklarını bilmeyen yoktur. Toplumdan bilmeyenin olmadığı bu durum muktedirler katında bir bilinmezdir. Yargıya intikal edildiğinde yoktur, kurucularına dahi sorulduğunda yoktur, devlet varlığını kabul etmez. Ama JİTEM’in var olmadığını söyleyen neredeyse Allah’ın bir kulu da yoktur. Maraş, Sivas, Çorum olayları, ‘77 1 Mayısı, yine Kürt iş adamlarının katli, gazetelerin bombalanması ve daha niceleri bilinir ki muktedirlerin bizatihi kendilerinin işlediği cinayetler ve katliamlardır. Ama bir türlü bu olayların ardındaki güçlerin hesap vermeleri imkan ve koşulları yaratılmaz. Bazen görünürde katil bir çocuk veya bir meczuptur. Ama onun arkasında tetiği tutan el asla ortaya çıkmaz/çıkartılmaz. 

Alın size Hrant Dink cinayeti. Cinayet neredeyse geliyorum demektedir. Yazdığı bir yazıda Türklüğe hakaret ettiği gerekçesiyle hakkında linç kampanyaları başlatılmış her gün medyada, sokakta, Hrant’a hakaretin bini bir paradır. Halbuki Hrant’ın yazısında Türklüğe hakaretin olmadığını, okuduğunu anlayan bir ilkokul öğrencisi dahi görmektedir. Ancak muktedirler derin bir yerden karar almışlar, Hrant’a hükmü kesmişler. Herkes bunu bilmekte hatta Hrant’da sezmekte, ama yine de olacağına inanmak istememektedir. Barış güvercinlerinin vurulmasına izin verilmeyeceğini düşünür safça. Düşünür ama karar vericiler onun kadar saf ve temiz değildir, karar yerine getirilir. Ama olsun olayın arkasında örgüt yoktur! İki genç şakalaşırken hadi şu Türk düşmanı Hrant’ı öldürelim demiş, içlerinden biri Trabzon’dan İstanbul’a gelmiş ve Agos’un önünde dediklerini gerçekleştirmiş! Evet, mahkeme bu kararı verdi ve arkasından mahkeme başkanı ekledi vicdanen ben de tatmin olmadım.

Olsun siz tatmin olmazsanız da bu işin arkasında örgüt yoktur! Emniyet muhbiri Hrant’ı öldürecekler diye Trabzon emniyetine bilgi vermedi, bu bilgi İstanbul emniyetine ulaşmadı, İstanbul vali yardımcısı Hrant’ı valiliğe çağırıp tehdit etmedi! Hatta cinayetten hemen sonra bayraklı pozlar verilmedi. İstanbul Valisi ve Emniyet Müdürü daha ortada hiçbir şey yokken derhal olayın arkasında örgüt yoktur, bu gençler milliyetçi duygularla olayı gerçekleştirmiştir demedi! Bunların hepsini kuşlar uydurdu. Sonrasında hepsine en üst derecede terfiler oh ne ala.

Evet, siz de görüyorsunuz bu olayların arkasında örgüt falan yok! Ama özgürlükçü yeni nesil muktedirlerimiz, hangi nedenle olursa olsun, kim olursa olsun öğrenci, memur, işçi, emekçi hiç fark etmez, üç beş insan onların uygulamalarına yanlış demeye görsün, mahkemelerimiz derhal olayın arkasındaki örgütü bulur ve onlara en büyük cezaları yazar. Ya diğerleri: Onların arkasında örgüt yok! Sahi JİTEM cinayetlerini, Maraş, Sivas, Çorum olaylarının sorumlularını, Kürt iş adamlarının, Hrant’ın katillerini bilmiyor musunuz? Size aynaya bakmayı tavsiye ediyoruz, orada mutlaka bulacaksınız.  

Siyasi iktidar, derin devletle savaşıyoruz, askeri vesayeti ortadan kaldırıyoruz, demokratikleşiyoruz, normalleşiyoruz diyerek yıllardır toplumu maniple etmektedir. Ama özde hiçbir şey değişmemekte, muhalifler üzerinde neredeyse askeri dönemleri aşan düzeyde baskı ve güç uygulamakta, her gün muhalifler sokakta coplanmakta, organik biber gazı ve boyalı suyla sulanmakta, uslanmayanlar çeşitli gerekçeler yaratarak cezaevlerine gönderilmektedir. Çünkü bunların arkasında mutlaka bir örgüt vardır! Kürt açılımı, Alevi açılımı, Ermeni açılımı, Roman açılımına ne oldu bilinmez. İkinci Kürt açılımında yine yan çizme manevraları. Komşularla sıfır sorun politikası muhteşem! 12 Eylül generallerini yargılama, hesap sorma politikası son sürat, 12 Eylül anayasasıyla yönetilmiyoruz, maşallah, maşallah Allah nazardan saklasın inşallah!