27 Ocak 2013 10:37

İrşat ol! Ey kadın cinsi!

İrşat ol! Ey kadın cinsi!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Sadece son iki haftada 41 tane açılış yapıldığını düşünürsek… Bu yayılma hızıyla aile hekiminden daha mahalleli olacak aile irşat ekipleri. Çünkü girip çıkmadıkları ev, ayaklarına sunulmadık olanak kalmamış durumda şimdiden.
Aile İrşat ve Rehberlik Büroları Çalışma Yönergesi 2010 martında yürürlüğe girdi. Ama uygulama daha önceye dayanıyor. 2003 yılında Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Samsun, Elazığ’da müftülükler bünyesinde Aile Büroları kurulmuştu pilot olarak. “Görülen üstün başarı ve halkın yüksek teveccühü” 2007 yılında “Aile İrşat ve Rehberlik Bürosu” adını alarak yaygınlaşmaya başladı.
İstanbul’daki bürolardan sorumlu İl Müftü Yardımcısı Kadriye Avcı Erdemli somutluyor amacı: “aile bireylerinin saadetine ve aile kurumunun korunmasına dini manada katkı sağlamak, dini yönden danışmanlık yapmak”
Devam ediyor; “Bunu koruyucu hekimliğe benzetebiliriz. Bir büromuza hangi konuda çok soru geliyorsa, o konuda bir seminer düzenliyoruz. Örneğin karı-koca arası şiddetli geçimsizlik ile ilgili çok soru geliyorsa ‘ailede mutlu olmanın yolları’ konulu bir seminer düzenliyoruz.”
Güncel konuları da hiç kaçırmıyorlar belli ki; Erdemli anlatıyor: “Kürtaj bir korunma yöntemi olarak kullanılabiliyor. Ki bu da dinimizde bir cana kıymak kabul ediliyor ve yasaklanmıştır. Bu konuda çok fazla soru gelmişse o ay ilgili büroda bir doktor kürtajın zararlarını anlatıyor.”   Revaçtaki diğer etkinlikler de “Bayanlara özel kandil kutlamaları, Kur’an kursları”
Bunların dışında görünen tek bir etkinlik var, o da “girişimcilik seminerleri”. Bir örneği Bursa’dan: Aile ve İrşat Bürosu ve Bursa Girişimci İş Adamları Derneği işbirliği ile iş dünyasına yeni kadın girişimciler kazandırmayı amaçlayan bir proje için seminerlere başlanmış.  Tahayyüle bak!
Büronun çok tartışma yaratan görevleri arasında görüşme yapılan kişilerin bilgilerinin müftülüklerce Din İşleri Dairesi Başkanlıklarına gönderilmesi, bu bilgilerin arşivlenmesi de vardı. Sonra Danıştay bu maddeyle ilgili yürütmeyi durdurma kararı verdi “fişlemeye girer” diye. De, acaba durdu mu, bilmiyoruz. Zira hâlâ yönetmelikte yer alıyor bu madde.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın verilerine göre son 10 yılda kadın vaiz sayısı yüzde 713 artmış. 2004-2007 yılları arasında atanan tüm Kur’an kursu öğreticileri, kadın.
“Kadınların artan ilgi ve taleplerini karşılayabilmek için Kasım 2005 tarihinden itibaren Başkanlığımız toplam 7 bin sözleşmeli Kur’an kursu öğreticisi istihdam etmek zorunda kalmıştır” deniyor raporlarda. Memlekette bu kadar sosyal hizmet görevlisi var mı acaba? Cevap: Yok.
Geçen hafta sığınmaevlerine de kadın vaiz gönderileceği haberleri üstüne Mersin İştar Kadın Danışmanlık Merkezi’nden psikolog Fahriye Cengiz ile görüşmüştük, “ne oluyor, ne yapacak din görevlileri kadınlarla” diye. Önemli şeyler anlatmıştı. “Kadınlar bizzat Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın yerel personeli tarafından yapılan eğitimlerde her ne olursa olsun aile birliğini ayakta tutmak için her şeye katlanmaya çağrılıyorlar. Eğitimcilere ‘yasal haklar konusunda neden bilgi vermiyorsunuz’ diye sorunca ‘kulağa kar suyu kaçırmanın alemi yok’ cevabı verdiklerini kendi kulaklarımla duydum” demişti.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın büroların tanıtımının yapıldığı broşüründe aile hayatı ile ilgili hadislere de yer verilmiş. Mesela mı?  “Adam bir koruyucu çobandır, kendi evinden ve koruyup güttüğü şeylerden sorumludur. Kadın da kocanın evinde bir koruyucu çobandır ve koruyup güttüğü şeylerden sorumludur”.
Güdülecek koyun olmak ve koyun yetiştirmek için irşat ol ey kadın cinsi!
Bu kadar masraf ve heves boşa gitmesin!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa