26 Şubat 2013

Sıra 'Helal Krematoryum'da

Gerçekten bir garip ülkeyiz, çelişkilerle dolu. Ayrıca akıl almaz çirkinliklerin doruk noktasında yaşıyoruz… Örneğin unutturuluyor bir çok şey, Uludere olayı gibi, cephanelik patlaması gibi… Bu arada çelişkiler de trajikomik bir biçimde sürüyor. Diyanetçiler kürtajla bile ilgileniyor, ama kadın cinayetleriyle ilgili “Tık” yok beylerden. Ya da “Ateist’in kestiği eti yemek haramdır.” diye ahkam kesiyorlar, ama içinde ateistin ödediği vergilerin de bulunduğu; domuz eti ve alkollü içki satışlarından, faizden, kumardan gelen vergilerin de bulunduğu maaşlarını her ay alıp, afiyetle harcıyorlar… Bazı AKP ileri gelenleri, İnönü Döneminde camilerin yıkıldığını falan öne sürerlerken, kendi dönemlerinde keyfi olarak minare şerefeleri yıktırılıyor. Yeteneksizlikleri yüzünden ve havuzdaki balıklar yesin diye para saçanlar gibi paralar boş yere harcanırken, halkın malları, köprülere, oto yollara varılıncaya dek özelleştirilir. “Halkın malı”nı elden çıkarmak yetmez, “Allah’ın evi” dedikleri camileri de borçlarına karşılık verirler. G.Hikmetyar, Y.el Kadı, Ö.el Beşir gibi uluslararası teröristlere arka çıkan, “Benim teröristim cicidir.” diye onlarla dostluk kuran bazı kodamanlar, Türkiye içindeki en basit hak aramaları bile terörle bağdaştırır. Çocuğundan büyüğüne, gencinden yaşlısına, kadınından erkeğine, öğrencisinden öğretmenine, işçisinden memuruna, tarım emekçisinden esnafına, çevrecisinden bilim adamına kadar, kendilerinin karşısında olan, kendilerine muhalefet eden herkesin üzerine kendi adamlarını, güvenlik güçlerini saldırtırlar. Coplarıyla saldırtırlar, kaynar sularıyla saldırtırlar, gaz bombalarıyla saldırtırlar, biber gazlarıyla saldırtırlar, yetmez panzerleriyle saldırtırlar. Gözaltına alırlar, döverler, söverler, işkence yaparlar, hatta katlederler. “İşkence”de ün yapmıştır, iktidarın güvenlikçileri. Evel Allah hepsi Müslüman’dır bu güvenlikçilerin. Ama eminim bunlar Kur’an’ı falan bilmemektedirler. Çünkü Kur’an’da “İşkence” üzerine öylesine çok ayet var ki. Hele bir tanesine bayıldım: İşkence yapanların sonsuza dek Cehennem’de “Kütük” olarak kullanılacağı yazılı… Siz, siz olun Cehennem’e düşmemeye bakın. Çünkü orada yine bizim işkenceci güvenlikçilerimizle karşılaşacaksınız. Dünyada cop, biber gazı yememiş bile olsanız, Cehennem’deki kütükler yine sizin canınıza okuyacak… Çirkinliklerle dolu bir ülkede yaşıyoruz. Örneğin avukatlar dövülerek gözaltına alınıyor, gözaltında onlara su bile verilmiyor… Tunceli’nin Pertek ilçesinde Eğitim Sen üyelerinin düzenlediği geceyi, iktidarın güvenlikçileri ağır makineli silahlarla, roketatarlarla basıp, o yerde içki arıyorlar… Yine Tunceli’den bir olay: Çemişgezek’teki tüm muhtarlar, AKP’li Belediye Başkanını bir dilekçeyle şikayet ediyorlar. “Vay sen misin şikayet eden?​” Ve o muhtarların evleri, işyerleri basılıyor. Boşuna adımız “Barbar Türk” e çıkmamış… İki örnek daha: 8 yaşındaki bir çocuğu öldüren maganda, denetimli serbestlikle yırtıyor. Ve Ardahan’da 16 öğrenci protestodan 3’er yıl hapis cezası alıyor… Tutuklu üniversite öğrencilerinin sayısı 700’ün üzerindeymiş. Türkiye zindanlarında da 138 bin kişi varmış. Lise mezunu olanlar 19 bin 873, üniversite mezunu 3 bin 895, yüksek lisans mezunu 54 ve doktora mezunu 26. (Evrensel, 5.2.2013) Gazetecilerin, yazarların sayısını unuttum. Yakında bunlara müzisyenler de, tiyatrocular da, heykeltıraşlar da, birilerine kul-köle olmayan aydınlar falan da eklenir. Yakında n’olur? H.Heine ne demiş: “Eğer bir yerde kitapları yakıyorlarsa, orada önünde sonunda insanları da yakacaklardır.” Bizde de öyle olmadı mı? Memduh Tağmaç döneminde de (12 Mart), Kenan Evren ve 5’i Bir Yerde’nin döneminde de kitaplar yakıldı. Sonunda Sivas 1993 oldu… Bunu yetersiz görenler olabilir, Nazi’ler döneminde Ziklon’la falan öldürülenlerin yakıldığı Krematoryumlar, canlı muhaliflerin yakıldığı yerler olabilir. Çünkü bu hızla gidilirse yeni zındanlar da yetmeyecek. Aynıca yeni zındanların yapımı için çok para gerekecek. Neyse, parayı bulurlar, satarlar Sultan Ahmet Camisi’ni Suudi Kralı’na, iş kotarılır. Neyse… Krematoryumların başına da “Helal” sözcüğünü koyarlar, bizim dincileri uyuturlar. Nasıl olsa, “Helal Şarap”ı, “Helal Bisiklet” i, “Helal Lokanta” yı ve benzeri “Helal”leri dünyaya getiren bir ümmetiz, onun için “Helal Krematoryum” pek göze batmaz… 

evrensel.net

EVRENSEL'İNMANŞETİ

101 milyarlık gasp

101 milyarlık gasp

Enflasyonla mücadele adı altında uygulanan Erdoğan-Şimşek programı, enflasyonu düşürmüyor ama ücret ve maaşları acımasızca ezmeye devam ediyor. DİSK-AR’ın araştırmasına göre sadece iki aylık enflasyon nedeniyle işçilerin, memurların ve emeklilerin cebinden en az 101 milyar lira çalındı. “Enflasyonun nedeni ücret zamları” yalanının foyası da açığa çıktı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
DİSK-AR’ın araştırmasına göre sadece iki aylık enflasyon nedeniyle işçilerin, memurların ve emeklilerin cebinden en az 101 milyar lira çalındı.

Evrensel'i Takip Et