Barış dalga dalga!

Son yıllarda olduğu gibi Newroz bu yıl da bir haftaya yayılarak kutlanıyor. Nitekim geçtiğimiz hafta sonu İstanbul, İzmir, Kocaeli, Dersim, … gibi kentlerden başlayarak Newroz kutlanırken pek çok bölge ilinde de dünden itibaren kutlamalar devam etti. Perşembe günü ise Diyarbakır’da yüz binlerin katılacağı bir Newroz kutlaması yapılacak. Newroz günü (21 Mart) Diyarbakır’da yapılacak Newroz kutlamasının, bugüne kadar Diyarbakır’da kutlanan Newrozların en yüksek katılımlısı olması bekleniyor.
Öyle anlaşılmaktadır ki, Newroz gösterileri yayıldıkça, barış talebi de milyonların hançeresinden dalga dalga her yana yayılacak!
Kuşkusuz ki 2013 Newroz’una damgasını vuran İmralı’da Öcalan ve Hükümet arasında süren “görüşmeler” oldu. Bu damga, Newroz kutlamalarının ana temasını “barış” yaparken; kürsüden yapılan konuşmalarda, atılan sloganlarda İmralı görüşmelerine ve PKK Lideri Öcalan’a destek öne çıktı. Bu destek, kortejlerde ve alanda çok yoğun bir biçimde taşınan ve kurulan kürsülerin arkasına asılan devasa boyutlu Öcalan posterleriyle de ifade edildi.
Elbette ki 2013 Newroz’unda hem Hükümet, hem Kürt hem de Türk kökenli halk için en önemli dikkat noktasının, Diyarbakır Newroz’unda açıklanması beklenen Öcalan’ın İmralı’da başlatılan görüşmelerin, bir adımı olarak yapacağı ateşkes ve “çatışmasızlık” çağrısının olduğunu söylemek yanlış olmaz. Günlerdir gerek görüşmelerin sürmesini destekleyen ve karşı olan basında gerekse politika arenasında tartışmaların odak noktasını bu “çağrı” ve yine Newroz vesilesiyle ilan edileceği beklenen “yol haritası” olması bunu açıkça gösteriyor.
Bugüne kadar Newroz ve Newrozla bağlantılı gösteri ve öteki türden etkinlikleri bir gerilim, kavga ve provokasyon günü ilan edip, Newroz’a katılmak isteyen halkı bizar etmeyi, copla, suyla, gazla caydırmayı amaçlayan emniyet güçleri bu yıl gösterilere ve etkinliklere müdahale etmeyen tutumunun sonucu olarak Newroz etkinlikleri gerilimsiz ve barış coşkusu içinde geçmektedir. Nitekim hafta sonunda yapılan mitinglerde de açıkça görüldüğü gibi Newroz gösterilerinde hiçbir olay çıkmamıştır.
Demek ki, gerilim yaratan, provokasyon ortamı oluşturan Newroz ve onu kutlamak isteyen siyasi çevreler ve halk kesimi değil; Hükümetin, güvenlik güçlerinin Newroz kutlamalarını önlemek için aldıkları yasakçı, şiddet amaçlı önlemlerdir. Bu açıkça görülmüştür. Ve elbette Öcalan’ın posterini taşımak, “Biji Apo” sloganları atmak gibi kürsülerin arkasındaki barkovizyona Öcalan görüntüsü yansıtmanın da ülkeyi bölmediği de bu Newroz’da kanıtlanmıştır!
Ve bir şey daha anlaşılmıştır ki; Newroz’u bir “provokasyon” olarak, “bölücülük” olarak gösterip engellemeye çalışan ırkçı şoven çevrelerin “gücü” de aslında sanıldığı kadar büyük değildir ve geniş halk kesimleri bunları desteklememektedir. Onlar sadece polisin izin verdiği çerçevede etkili olabilmektedir. Nitekim bu Newroz’da İzmir’de, Kocaeli’nde, Erzurum’da gösterilere saldırarak olay çıkarmak isteyenler olmuş, ancak, sosyal medya üstünden yaptıkları çağrılara ve onca gayretlerine karşın sayıları birkaç yüzü aşmayan saldırganların malum ırkçı, ulusalcı çevrelerin adamlarından ibaret kaldıkları da görülmüştür.
Yakın geçmişin tarihini yazacak olanlar herhalde 2013 Newroz’unu barış talebinin zirveye çıktığı, Kürt ve Türk (Türk kökenli halkın geniş kesimleri barış talebini henüz pasif biçimde ortaya koysa da) kökenli Türkiye halkının barışa omuz verdiği bir Newroz olarak yazacaklardır.
Ötesi ayrıntıdır!