Haydi 1 Mayıs’a, Haydi alanlara!
Fotoğraf: Envato
Yarın 1 Mayıs! İşçi Sınıfının Birlik Mücadele ve Dayanışma günü, işçilerin, emekçilerin bayramı!
Yarın, bütün dünyada işçiler ve geleceğini, baskısız, savaşsız, sömürüsüz bir dünya umudunu işçi sınıfının dünyasına bağlamış; her yaştan, her cinsten, her milliyet ve inançtan emekçiler, aydınlar, gençler alanlarda yeni bir dünya umutlarını ve taleplerini haykıracaklar.
Yarın ülkemizde de; İstanbul, İzmir Ankara başta olmak üzere tüm ülkede onlarca merkezde işçiler, emekçiler ırk, din, dil milliyet, mezhep farkı gözetmeyen işçi sınıfının enternasyonalizm bayrağı altında birleşip taleplerini haykıracaklar.
Sendikalar, emek örgütleri, çeşitli türden dernekler, platformlar, emek ve demokrasiden yana partiler, çevreler 2011 1 Mayısı’nda da 1 Mayıs’ın ana kortejleri olarak alanlarda olacaklar.
Her iş kolundan, her işletmeden işçiler; sendikalı sendikasız, taşeron kadrolu demeden; bütün dünyadaki kardeşleriyle birleşmelerinin simgesi olan bu günde; 1 Mayıs’ın “birlik, mücadele ve dayanışma” çağrısını “İş Ekmek Özgürlük” talebiyle birileştirip en acil taleplerini elde etmek için mücadele kararlılıklarını haykıracaklar. Taşeronlaştırma, esnek çalışmaya karşı, iş güvenliği ve güvenceli çalışma için taleplerin hep bir ağızdan yenileyecek işçiler; Türk ve Kürt kökenli işçilerin kardeşliğini; eşit haklar temelinde Türk ve Kürt halkalarının kardeşliğini dile getirip; işçilerle halklar arasında kardeşliği, sermayeye, emperyalizme karşı birliği haykıracaklar.
Son yıllarda özelleştirmeler ve kamu hizmetlerinin ticarileştirilmesi politikalarıyla işçi sınıfının saflarına itilen kamu emekçileri, grevli toplu sözleşmeli sendika hakkı talebinde ısrarını haykırırken sesini, hızla bir parçası haline gelmeye başladığı sınıfın sesine katacaktır. Bunun için 1 Mayıs’ların ve alanlarının önemi daha iyi görülecektir.
Türkiye’nin her yanındaki ulusal baskı altındaki Kürt emekçileri, Kürt siyasi çevreleri; “anadilde eğitim hakkı”, “bölgesel özerklik” ve öteki acil siyasi taleplerini de 1 Mayıs alanından haykıracak; “Barış Çadırlarını” yarın 1 Mayıs alanlarına taşıyacaklardır. Davalarının sadece kendirinin değil tüm Türkiye’nin, en başta da 1 Mayıs’ta alana çıkmış işçilerin, Türk kökenli aydınların davası olduğunu haykıracak olan Kürt ulusal güçleri, 1 Mayıs’ı kendi kurtuluşların da bayramı olarak kutlayacaktır.
İnanç özgürlüğün savunan Aleviler, laisizm ve kendi güncel talepleriyle, ülkenin her yanında 1 Mayıs alanlarında olacaklar.
“Eşit işe eşit ücret”, “Cins ayırımcılığına son” diyen kadınlar, artan taciz ve tecavüzlere, kadın cinayetlerine karşı öfkelerini ve taleplerini, yarın da 1 Mayıs alanlarından haykıracaklar.
Baskı ve terörle sindirilemeyen gençliğimiz, kendi tarihine yakışır bir biçimde ve 1 Mayıs’la, işçi sınıfıyla arasındaki yakın ve sıcak ilişkinin farkında olarak 1 Mayıs alanlarında olacak. Özellikle de son aylarda sınav skandallarıyla köşeye sıkıştırılmasına ve geleceğinin karartılmak istenmesine başkaldıran gençliğimizin en genç katmanı olan liseli gençlerimizin alanları kendi talepleriyle inleteceğinden şüphe duyulamaz.
Ülkenin havasını suyunu, toprağını savunmayı kendi yaşama kültürünün savunmasına dönüştürmüş, emperyalist yağma ve kapitalist kâr hırsı karşısında her deniz kıyısında, nehir boylarında ve dağlarda nöbete durmuş köylüler; HES, termik ve nükleer santral karşıtları, ürünlerinin genetiği ile oynamasına karşı duran üretici köylüler; tarihi ve doğal SİT’lerin savunucuları, kentsel dönüşüm mağduru kent yoksulları da elbette kendi talepleriyle 1 Mayıs alanlarında olacak.
Ve sansüre, basın özgürlüğü ihlallerine karşı ayağa kalkan, son aylarda basın ve düşünce dünyamıza yönelik vahşi saldırılar karşısında sinmeyeceğini ve susmayacağını gösteren gazetecilerimiz, aydınlarımız bu 1 Mayıs’ın en dikkat çekici kortejleri olarak, kendi talepleriyle alanlarda olacaklar.
Evet ülkemizin bütün dinamik güçleri, geleceğin umudu güçleri yarın 1 Mayıs’ta alanlarda olacak. Hem de açık ve gizli 1 Mayıs düşmanlarına rağmen.
Ve iktidarda haykırılacak hemen bütün taleplerin muhatabı vardır. Kitapları daha basılamadan yasaklayan, heykellerin kafasını tekbirli kestiren, işsizlik ve yoksulluğu derinleştirirken zenginlere kol kanat geren, ülkenin yeraltı ve yerüstü servetlerini bir an önce yağmalamayı ekonomi politika edinen bir iktidara karşı haykırılacaktır talepler. Bu AKP iktidarıdır.
İş, ekmek, özgürlük, barış, kardeşlik, refah, hak eşitliği gibi sorunların kalmadığı bir Türkiye ve insanlık dünyası sloganlarıyla çınlayacaktır yarın 1 Mayıs alaları!
Haydi 1 Mayıs’a!
Haydi alanlara!
- ‘Devlet benim’ demek yetmedi; ‘Türkiye benim, İslam benim’ diyor 28 Ağustos 2018 01:00
- Korkak kim, cesur kim; gerçek nerede? 24 Ağustos 2018 01:00
- 'Çocuk istismarı'na karşı mücadele 09 Nisan 2018 01:00
- İfade özgürlüğünün ne ‘alanı’ ne de ‘sınırı’ kaldı! 15 Şubat 2018 00:55
- Doların yükselişinin faturasını kim ödeyecek? 04 Aralık 2016 05:44
- Mücadeleye daha ileri bir bilinçle devam! 23 Kasım 2016 00:59
- Kılıçdaroğlu barışı mı savunuyor çatışmayı mı? 20 Ağustos 2016 00:58
- ‘Muhatap millet’ demek ‘muhatap yok’ demektir! 27 Ocak 2016 01:00
- Haritadan silerek birlik mümkün mü? 11 Kasım 2015 01:00
- Mücadeleyi yenileme zamanı! 07 Kasım 2015 00:56
- Bir kez daha; Birimizin derdi hepimizindir! 06 Kasım 2015 01:00
- ‘Sistem’ dayatıp ‘fiili başkanlığa’ razı etmek! 05 Kasım 2015 01:00