Türkiye'de yoksulluk
İnsanlar sahip oldukları paranın miktarına göre gereksinimlerini karşılayabiliyor. Doğal olarak öncelik yaşamamız için zorunlu olanların. İlk defa Maslow tarafından tanımlanan gereksinimler hiyerarşisi teorisine göre, insan gereksinimlerinin hiyerarşik bir düzeni olduğu kabul edilmektedir. İnsanlar, kazandıkları para ile öncelikle karınlarını doyurmakta, kalırsa diğer gereksinimlerine yönelik harcama yapmaktadır. Doyabilenler, eğer sahip oldukları para yeterse sırasıyla barınma, ulaşım, giyinme, eğitim, sağlık, eğlence, kültür vb. diğer gereksinimleri için de harcama yapabiliyorlar. Reel gelirleri düşük olanların harcamalarındaki en büyük payı, dolayısıyla ilk sırayı gıda sağlamak için yaptıkları harcama alıyor. Reel gelirleri arttıkça toplam harcamaları içinde gıda harcamalarının payı da azalmakta, arka sıralara doğru gerilemektedir. Özetle, harcamaları içerisinde gıda harcamalarının payı ilk sırada yer alanlar yoksullardır. Gelir-zenginlik artıkça sıralamadaki yeri arkalara geçer. Diğer bir ifadeyle, yoksul boğazına, zengin keyfine harcar. Bu saptamadan hareketle yoksulluğun bölgelere dağılımını inceleyeceğiz.
Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) Hanehalkı Tüketim Harcamaları Bölgesel Sonuçları, 2009 ve 2011 yılları için ayrı ayrı yayımlandı. İlki 2007-2009, ikincisi 2009-2011 yıllarını kapsıyor. Toplam beş yıl, AKP ile 10 yılın yarısı. Yayımlanan sonuçlara göre, araştırma yıllarında (2007-2009 ve 2009-2011), ülkemizde gerçekleşen 100 TL’lik harcamanın 24.6 ve 23.3 TL’si İstanbul’da, 13.9 ve 14.5 TL’si Ege, 12.1 ve 11.6 TL’si Akdeniz ve 11.1 ve 11.5 TL’si de Batı Anadolu bölgelerinde gerçekleşmiş. Türkiye nüfusunun %53’üne sahip dört bölgede Türkiye’de harcanan 100 TL’nin 62 ve 61 TL’si harcanmıştır. Bununla birlikte, Türkiye nüfusunun %10.28’inin yaşadığı Güneydoğu Anadolu’da 5.4 ve 6.3 TL’si, %5.01’inin yaşadığı Ortadoğu Anadolu’da her iki yıl da 3.4 TL’si, %3.48’inin yaşadığı Doğu Karadeniz’de 3.1 ve 3.0 TL’si ve %3.03’ünün yaşadığı Kuzeydoğu Anadolu’da 2.0 ve 1.8 TL’si i harcanabilmiştir.
TUİK’in açıklamalarında yer alan başka bir veri de bölgelerde yapılmış olan hanehalkı toplam harcamalarının harcama gruplarına göre dağılımını gösteriyor. Buna göre Batı Karadeniz, Doğu Karadeniz, Kuzeydoğu Anadolu, Ortadoğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yaşamakta olanların tüketim harcamalarının birinci sırasında gıda harcamaları yer alıyor. Bölgeleri yaşayanlarının gıda harcamalarının payına göre sıraladığımızda ilk beş bölgenin, bölgeleri yaşayanlarının toplam tüketim harcamalarındaki paylarına göre sıraladığımızdaki son beş bölge olduğunu görüyoruz.
Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisi teorisinden yararlanarak her iki sıralamayı birlikte değerlendirdiğimizde, Güneydoğu Anadolu, Kuzeydoğu Anadolu, Batı Karadeniz, Ortadoğu Anadolu ve Doğu Karadeniz bölgelerinde yaşayan halklarımız Türkiye’nin en yoksul halklarıdır. Tüketimin henüz birinci düzeyindeler. Hala en temel yaşam gereksinimi olan gıda gereksinimlerini karşılamaya çalışıyorlar.
Bu durum, sağlıklı olabilmek için temel gereksinimlerin ilk sırasında bulunan yeterli ve dengeli beslenmenin sağlanamadığı bölgelerimizde yaşayanların sağlıksız, hasta olmaları ve daha erken yaşlarda ölmeleri için ön koşulun yerine getirildiğini göstermektedir. Sorun AKP’nin gıda yardımıyla çözülemez. Çözüm, eşitsizliklerin neden(ler)inin ortadan kaldırılmasından geçiyor. Peki, buna niyetimiz var mı? Varsa, daha da gecikmeden iktidarı hedeflemenin gereğini yapmamız gerekiyor. Sosyalist özneler öncelikle yol arkadaşlıklarını sonrasında da olası ittifaklarıyla ilişkilerini düşünmeliler, yaşama geçirilebilecek planlamaları birlikte yapmalılar. Türkiye’de 2014 seçimler yılı, böyle bir hedef için biçilmiş kaftan …
Not: Bölgeler kapsamındaki illerin listesine www.tuik.gov.tr adresinden ulaşılabilinir.
Evrensel'i Takip Et