Bir yalan ya da hayal uğruna ölmeye ve öldürmeye hazır olmak

Bir köşe yazısına sığmayacak kadar derin bir konuya değineceğim ama ilgililerine okumalarını önereceğim kitapları da adres göstermeye çalışacağım. Bu konuya değinmeme yol açan olaylar da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin konuşmasında yaşananlar: “Vur de, vuralım”. Ve Evrensel gazetesinin haberinde yer alan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi öğrencisi Kürt öğrencilerine yapılan saldırılar ve polis tarafından tutuklananlar arasında saldırılanların bulunması... Yine Muğla’da 2010 yılında Şerzan Kurt adlı Kürt öğrencinin polis tarafından açılan ateşle vurulması olayını da bu olaylar zincirine dâhil etmek lazım. Yine Evrensel gazetesinin haberine göre, Çanakkale, Kars, Sivas, Mersin, Bartın ve İstanbul Sarıyer’de, Mart ayı içerisinde Kürt öğrencilere yapılan saldırılar endişe verici.
Benedict Anderson’ın, “Hayali Cemaatler” adlı eserinde milletler, çoğunluğu birbirini görmeyen ve birbirinden haberdar olmayan insanların oluşturduğu imgesel cemaatler olarak tarif edilir. Birçoğunu görmediğiniz ve birçoğundan haberdar olmadığınız kişilerle aynılık duygusu… Aynılığınızın dünyaya bedel olduğunu sanırsınız. Ünlü psikososyal gelişim kuramıyla bilinen Erik Erikson’un“Yalancı Türleşme” adını verdiği süreç de kendi grubunu gerçek insan türünün/kimliğinin tek sahibi olarak gören grupları tanımlıyor. Bu süreçte, insan grupları, hayvan postlarını ve tüylerini, kendi kimliklerini, farklı postlar ve tüyler takan diğer gruplarınkinden korumak üzere birer zırh gibi kullanıyorlar. Her grup bir yalancı tür haline geliyor ve diğer gruplara karşı üstten bakan bir tavır takınıyorlar. “Kimlik Adına Öldürmek” adlı eserinde, Erik Erikson’un“Yalancı Türleşme” adını verdiği sürece, yukarıdaki sözlerle değinen Vamık Volkan da, “Geniş Grup Kimliği” konusunu eserlerinde işleyen dünyaca ünlü bir psikanalist. “Körü Körüne İnanç: Kriz ve Terör Dönemlerinde Geniş Gruplar ve Liderleri” adlı eseri de Türkçeye çevrilmiş ve aynı zamanda “Ölümsüz Atatürk” adlı eseriyle de tanınan bir kişi. Dünyanın çeşitli bölgelerinde meydana gelen çatışmalarda da arabuluculuk çalışmaları yapmış bir bilim insanı. Türkiye’deki sürece ilişkin olarak da, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile 2010 yılında görüşmeler yapmış birisi…
Yukarıda sözü edilen kavramlara göre, hayali cemaatin parçası olduğunu hisseden, yalancı türe ait olduğunu düşünen ya da kendisini geniş grubun parçası olarak gören kişi ya da kişiler, diğer cemaatten olanlara, öteki türe ya da başka gruplara karşı düşmanlık besleyerek saldırganca davranıyorlar. Onları kışkırtan, gaza getiren politikacılar da önemli bir role sahip oluyorlar. Bu sözü edilen süreç, insanlık tarihinden hiç eksik olmayan bir süreç… Ölmekten ve öldürmekten yorulmayan bir canlı türü söz konusu tabiri caizse… Öyle görünüyor ki, Türkiye’de de bir hayal ve bir yalan uğruna ölmeye ve öldürmeye, bu uğurda gaz verilmeye ve kışkırtılmaya hazır bir grup var. Tabii ki bundan rant elde etmeye niyetli politikacı ve savaş baronları da…

evrensel.net

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Peşkeşe ‘dur’ de!

Peşkeşe ‘dur’ de!

Çayırhan Termik Santralinin özelleştirilmesi için alınan ve genelde mal değerinin yüzde 10 düzeyinde belirlenen geçici teminat bedeli 250 milyon TL oldu. Bu bedel madenin sadece 3.5 günlük kazancına denk geliyor. Satışa karşı direnişi sürdüren madenciler, ‘Yağmayı durduralım’ çağrısı yaptı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
5 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et