Amsterdam'a giden yol Lazio'dan geçiyor

Bu akşam UEFA kupası çeyrek final karşılaşmasının ilk ayağında Fenerbahçe, Kadıköy’de Lazio’yu ağırlayacak. Çeyrek final kuralarının belli olduğu günden beri, hemen herkes, Fenerbahçe’ye torbadan en uygun rakiplerden birinin çıktığı konusunda hem fikir oldu.
Kuradan bir İtalyan takımının çıkması, birçok Fenerbahçeli taraftarın anılarını da canlandırdı. Toplumsal hafızası zayıf topraklarda yaşıyoruz. Ancak bir “tetikleyici” olup da anılar canlandığında aslında ne kadar az şeyin değişmiş olduğunu anlıyoruz. Lazio eşleşmesi Fenerbahçeli taraftarlar açısından böyle bir “tetikleyici” etki yaptı.
2006-2007 sezonunda takımın başına Zico geçmişti. Başlangıçta futbolcu geçmişiyle büyük heyecan yaratan Zico, kısa bir süre sonra medya yorumcularının eleştirilerinin odağına yerleşti. Kurmaya çalıştığı sistem, oturtmaya çalıştığı oyun felsefesi ile fazla ilgilenmeyenler, alınan sonuçlar üzerinden köşelerinde her hafta darağaçları kurmaya başlamıştı. Sadece futbol yorumcuları değil, arada sıra futbol yazan önemli “entelektüel” kalemlerde de bu kervana katılmıştı: Ali Bayramoğlu sık sık “Zico Felaketi” türevi başlıklı yazılar kaleme alırken, Mahfi Eğilmez, sonradan fikrini değiştirse de,Zico’nun bir an evvel gönderilmesi gerektiğini yazmıştı. Tribünlerin bir kısmı da aynı etki altına girmiş, homurdanmalara eşlik eden “Zico İstifa, Yönetim istifa” sözleri duyulmaya başlamıştı. Bütün eleştirilere rağmen Fenerbahçe’nin 100. yılını kutladığı sezonda Zico takımı şampiyon yapmayı başardı.
2007-2008’de, takımın başında ikinci sezonuna başlayan Zico, bir önceki sezon şampiyon olmasına rağmen, tıpkı Aykut Kocaman gibi medyamızın güzide kalemlerinin gözüne hala girememişti.Şampiyonlar Ligi ön elemesinde Anderlecht’i her iki maçta da yenerek gruplara kalan Fenerbahçe’nin ilk maçı İtalyan devi İnter’leydi. O dönem, İbrahimoviç, Crespo, Figo, Cambiasso gibi yıldızları bünyesinde barındıran İnter karşısında Fenerbahçe’ye kimse şans vermezken, 19 Eylül’de oynanan maçta,Zico’nun öğrencileri tek pozisyon vermeden İnter’i yenmeyi başarmışlardı. Şampiyonlar liginde çeyrek finale kadar giden yol o galibiyet ile açılmıştı. Nisan ayında çeyrek finalde talihsiz bir gol ile Chelsea’ye elenen Zico ve öğrencileri kendileri hakkında yazılan bütün eleştirileri sahada tekzip etmişlerdi.
Aradan 5 yıl geçti. İlk senesinde Fenerbahçe’yi şampiyon yapan Aykut Kocaman’ın kaderi de Zico’dan pek farklı değil. Medya “baronları” nın sürekli kellesini istediği Aykut Kocaman,Zico döneminden çok daha ağır koşullarda, takımını 3 kulvarda ayakta tutmayı başardı. Kendisine ve öğrencilerine yönelik her eleştiri, Fenerbahçe takımı çeyrek final maçı için sahaya çıktığı anda, sonuç ne olursa olsun, zaten tekzipedilmiş oldu. 5 sene önce “bikinili” iddiaların sahiplerinin bugün artık “yoğurdu üfleyerek”  yemeleri tekzip metninin kabulünden başka anlam taşımaz.
Bugün Fenerbahçe’nin karşısına çıkacak Lazio takımının kalitesi 2007 yılındaki İnter kadrosundan daha fazla değil, Fenerbahçe’nin ise 5 sene öncesinden çok daha kaliteli bir kadroya sahip olduğunu söyleyebiliriz. Kadıköy’deki İnter maçı Şampiyonlar Liginde çeyrek final yürüyüşünün başlangıcı olmuştu, kim bilir Kadıköy’deki Lazio maçı da Amsterdam’a giden yolun başlangıcı olur.