Pazar 'geyikleri'
Pazar günlerinin gazeteleri kalabalık sayfalıdır ama ağız ağıza uçuk kaçık haberlerle doludur. Özellikle pazar günleri normal gazetelerin çıkmadığı ülkelerde. O ülkedeyseniz Türkiyeli gazeteleri de büyük garlardan alırsınız ya da İnternet’ten okursunuz. Dinlenmenin bir yanı diyebilirsiniz. (Özellikle gazete çalışanları için). Bu yaban ülkelerde tüm gazetelerin ortaklaşa çıkarıp dağıttığı bir iki beleş gazete de vardır. Okuma alışkanlığı kaybolmasın diyeymiş. Gar kapılarında bulunur. Epey reklam da barındırır söz aramızda.
Oralardan hatta Atlantik ötesinden yardım çağrıları da düşer e-posta kutularına. Hele dünyada kıpırdayan yaprakların yardımınıza ihtiyacı olduğunu düşünenlerdenseniz... Öğrenci yemeklerine (ucuz diye) yer alan tavukların öğrencileri zehirleyecek ölçüde ilaçla semirtilmesinden, tecavüze uğrayan Afganlı kız çocuğunun sorununa kadar ilgileneceğiniz bin türlü dert vardır. Dilekçelere imza attınız mı anında teşekkür gelir. İlgileneceğinizi sandıkları öteki sorunlar için linkler, posta kutuları, adresler de.
Bana son gelen problem Barbie bebeklerde yapılan bir tür ırkçılıktı. Bu bebek türünde daha çok sarışın bebek varmış. Kumrallar hele esmerler çok azmış. Afrikalılar da öyle. Oysa çocuklar kendilerine benzer bebekler görmek istiyormuş.
Barbie ilk olarak 1959 yılında ortaya çıkmış bir oyuncak bebek. Bebeğin yaratıcısı ABD’li Ruth Handler, kızı Barbara ve arkadaşlarının yetişkin kadın bebekleriyle oynamayı, normal bebeklerle oynamaktan daha fazla sevdiklerini fark edince gerçekçi, üç boyutlu bir bebek yapmaya karar vermiş. Barbie’nin kıyafetleri, saçı, ayakkabıları, aksesuarları çok özel tasarımlara sahip. 1990’lı yıllardan beri en çok satan kız çocuk oyuncağı olan Barbie perdeye, çarşafa, kaleme, deftere ve akla gelebilecek her türlü ürüne imza atmış bir marka. Bu bebek beyaz bir Amerikan kızı modeliydi. 1960’larda Christie adlı bir Zenci Barbie modeli piyasaya sürüldü. Sonra sosyal gelişmelere paralel olarak Theresa adlı Hispanik (İspanyol, Latin Amerikalı) ve Kira adlı Asyalı Barbie’lere sıra geldi. Bugünlerde Barbie’nin Fransız, Rus, Porto Riko’lu ve Eskimo’lu modeli de var. (Ama yetmediği için imza toplanıyor) Barbie’nin üreticileri fiziksel özürlüleri kızdırmamak için tekerlekli iskemlede oturan Beck adlı bir bebek daha ürettiler.
Barbie bebek oyuncaklarının bilgisayar oyunları ve animasyon filmleri de çıkarılmış. Ben şöyle bir Barbielere bakayım dedim, bakmakla tükenir gibi değil. (İmza metni yollayan ekip dikkat etmemiş, sarışınlar Afrikalılardan daha pahalı) Saçı düzeltilmek için üretilen büstler ayrı, evler yüzme havuzları, gardıroplar ayrı. Elbet mutfak, çamaşır makinesi, bisiklet, otomobil falan gibi özendirme bölüm ve oyuncaklar ayrı sergileniyor.
Dağılan Sovyetlerde bu bebeğin ayrı bir yeri var olmalı ki Ukraynalı kızlardan biri Valeria Lukyanova, Barbie’ye benzemek için ameliyat bile olmuş. Şimdi yaşayan Barbi diye anılıyor, Beyaz Show’a da katıldı. O arada Amerikalıların da dikkatini çekmiş. Önümüzdeki aylarda bir dergide fotoğrafları yayımlanacakmış.
Böylece gerçek Barbie ermiş muradına diyebiliriz. Çünkü Barbie’nin de modası geçiyor.
Evrensel'i Takip Et