14 Nisan 2013 11:44

Eşit miyiz... Eşit olamaz mıyız?

Eşit miyiz... Eşit olamaz mıyız?

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Bir “süreç”tir başlatıldı. Hızlı da ilerliyor. Ancak hâlâ adında bile karar kılınamadı. “İmralı” diye başladı.. “Barış süreci” dendi. Sonra “çözüm süreci” oldu. Önemli mi? Değil! İşin özünün değil, adının önemli olduğu nerede görülmüş? Eskidendi o, nesnelere ad takmasak anlamlanmayacakları, hatta var olmayacakları iddiasındaki adcılara özgüydü!
İsim önemli değil, süreç hızlı akıyor da, sorun halloluyor mu?
Karar vermemiz gerek: Zaten eşit miyiz? Kürtlerle Türkler arasında bir eşitsizlik sorunu yok mu? MHP’nin dediği gibi, zaten kardeş miyiz? Eline silah alıp dağa çıkan, binlercesi ölen ve kuşkusuz öldüren Kürt militanları, on yıllardır olmayan bir dava uğruna mı öldüler ve öldürdüler? “Yok hükmünde” dersek, dava, adcıların isim takma üzerinden gerçeği reddettikleri gibi, gerçek olmaktan çıkacak mı? Mecliste S. Sakık’la atışan MHP’li A. Uzunırmak’ın “Artık bu edebiyat bitmeli. Türkiye’de vatandaşlar arasında eşitsizlik yoktur” gibi, “edebiyat” düzeyine indirgediğimizde, Kürt mü yok olacak, Kürde reva görülmüş eşitsizlik mi? “Yok hükmünde bir dava” nasıl olmuş da on binlerce Kürt gencini dağlara sürüklemiş peki? Haydi onlar “akıl” edememişler. Peki yüz binlerle Türk genci neden askere alınıp üstlerine sürülmüş? Kurgu bir sorun uğruna mı? Olacak iş mi?
Hem nasıl eşitmişiz? Kaç Kürt general var? Ya da şu son yıllarda hidayete eren AKP’liler bir yana, “Kürdüm” diyen kaç vekil gördü Meclis? Bir Ş. Elçi çıkmış, Yüce Divan’a gönderilmişti. Kürtlük serbest değildi de, Kürtçe mi serbestti? Zana, Dicle ve arkadaşları DEP’li vekiller Kürtçe konuşma teşebbüsünden, Meclisten atılıp on yıl “içeride” yatırılmadılar mı? MHP’lilerin “eşitiz” dedikleri, Kürtlüğünü inkar edip eşit hakka sahip olmamaktan onur duyan (zamanında çoktu böyleleri) “haksız” Kürtlerle “haklı” Türklerin eşitsiz eşitliğidir!
Yoksa Birgül Hanım neden “eşit dedirtemezsiniz” diye yırtınıp Türkle Kürdün eşitsizliğini yüceltsin? MHP’liden daha fazla eşitsizlikçi olacak hali yok ya!
Karar vermeliyiz: Eşitsizlik aşmamız gereken asıl sorun değil mi? Kürdün hak eşitsizliği üstesinden gelinmesi zorunlu esas problem değil mi? Zaten eşitsek, ulusal sorun bakımından demokrasi var demektir, böyle midir? Kürt Türke eşit kılınarak giderilmesi gereken hak eşitsizliği varsa, demokrasiye ihtiyacımız var demektir. Kim demokrasiye ihtiyacımız yok diyebilir? Birgül Hanım mı? Demokrasi paketi sunan Kılıçdaroğlu mu?
Kürt sorunu, demokrasi sorunudur. Hak eşitsizliği vardır ve giderilmelidir; ulusal hak eşitliği sorunudur. Karar vermeliyiz. En çok biz Türkler karar vermeliyiz: Sadece Türklerle mi millet oluşturuyoruz? Türk olmayan başkalarını zorla Türk mü yapmaya çalışacağız? Olmuyor, savaşacak mıyız? “Ne mutlu Türküm diyene”yi.. “Andımız”ı mı dayatacağız zorla? Dilini mi yasaklayacağız? Ama artık yasaklayamıyoruz. Kürdün de, tıpkı Türk gibi, millet olduğunu kabul etmek neden zor olsun? Türk’le eşit hakka sahip bir millet.
Yine ad takmaya dönelim. Kocaman adamlar.. Örneğin İlber Ortaylı.. “Kendine has dili olanlara millet denir” der durur. “Lı”.. “Li” ekleriyle.. Amerikalı.. Kanadalı gibi millet olmazmış. O nedenle anayasada sadece Türk milleti denmeliymiş! Ama Kürt de “Lı”sız.. “Li”siz! Evet Amerikalı “toplama” millettir. Ama bir de çok milletli ülkeler vardır; Rusya, Türkiye gibi. Çok milletli ülkeler olması, Letonu, Kazağı ya da Kürdü millet olmaktan çıkarmaz. Sadece sizin demokrat olup olmadığınızı belirtir. Eşit haklı milletlerin varlığını kabul ederseniz demokrat olur, etmezseniz olmazsınız!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa