Ligin alt sıraları zirveyi belirleyecek
Fotoğraf: Envato
Süper ligin bitimine 5 hafta kaldı ama hala sahadaki futboldan çok, saha dışındaki müdahaleleri tartışmak zorunda kalıyoruz. Hafta içi Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu yeni bir “içtihat” a imza attı, bundan sonra sahaya giren taraftar sayısı 2 ile sınırlı olursa, “seyircisiz oynama” cezasından veya stadınızın kapatılmasından kurtulabiliyorsunuz. Buna karşılık sahaya çakmak atarsanız haklı olarak “seyircisiz oynama” cezası gözünüzün yaşına bakmadan verilir. PFDK’nın kararlarından da anlaşılacağı gibi sahaya atılan çakmak, sahaya atlayan iki taraftardan çok daha ağır bir ihlal. Galatasaray ve Orduspor maçları için verilen kararların gerekçesindeki maddeleri okumaya kalkıp boşunuza kafanızı karıştırmayın. Her zaman olduğu gibi “minareyi çalan çoktan kılıfını hazırlamıştır.” Geçen haftaki yazımda da söylemiştim, bu ülkenin vasatı muktedirken mazlumu oynamayı çok iyi bilir. O yüzden, Galatasaray taraftarının saha kapama cezası vermediği için TFF’ye teşekkür ziyareti yapmak yerine, Fatih Terim’e alt sınırdan verilen cezayı protesto için yürüyüş yapması kimseyi şaşırtmasın.
Futbol kamuoyunun her şeyi farkında olduğunu altını çizerek, saha dışında oynanan oyunlardan sahada oynanan oyuna geri dönelim. Süper ligde oluşan puan durumu ve fikstüre bakarsak, ligin sonucunu zirve yarışında olan takımlarınki kadar, düşme potasında olan takımların da performansının belirleyeceği görülüyor. Akhisar’ın Kasımpaşa’yı yenmesiyle birlikte, düşme potası son yıllarda görmediğimiz bir biçimde sıkıştı. 32 puanla 16. sırada bulunan Akhisar ile 37 puanla 10. sırada bulunan Trabzonspor arasında sadece 5 puan fark var. Diğer bir ifadeyle bu aralıktaki takımlar 3 puanlı ligde üst üste 2 maç kaybettikleri takdirde bir anda kendilerini düşme hattında bulabilecekler. Lider Galatasaray’ın Fenerbahçe dışında kalan 4 maçının da bu aralıktaki takımlarla olması, işinin hiç de kolay olmadığının bir göstergesi.
Benzer şekilde 4 puan farkla Galatasaray’ı takip eden Fenerbahçe’nin ise final havasında geçecek Galatasaray maçı dışında kalan 4 maçından 2’sini bu aralıktaki takımlarla oynayacak olması aynı zorluğun Fenerbahçe için de geçerli olduğunu gösteriyor.
Akhisar ve Elazığspor’un ligde kalmak için gösterdiği direniş, bu aralıktaki takımlarla oynanacak olan maçların “çantada keklik” gibi görülemeyeceğini ve zorluk derecesi oldukça yüksek maçlar seyredeceğimizin habercisi. Bir anlamda ligin zirve yarışındaki kaderini puan tablosunun altında yer alan takımların performansı belirleyecek.
Bu yarışta Fenerbahçe’nin en büyük handikabı ise yorgunluk. 3 kulvarda yoluna devam eden Fenerbahçe maç sayısı açısından tarihi bir rekora imza atmak üzere. Her kulvarda sonuna kadar gidildiği takdirde 11 maç daha oynanacak ki bu da birçok futbolcunun 50 maç sınırının çok üstüne çıkacağı anlamına geliyor. Son düzlüğe gelindiğinde Fenerbahçe’nin en büyük rakibinin yorgunluk ve sakatlıklar olacağını öngörmek için kahin olmaya gerek yok. Her maçına telafisi olmayan bir final gibi çıkmak zorunda olan Aykut Kocaman, 24 kişilik kadrodan en üst seviyede verim aldığı takdirde, her 3 kulvarda da yolun sonunu görmesi şaşırtıcı olamayacak.
- Rasim Ozan gitti futbol medyası temize mi çıktı? 30 Kasım 2017 00:15
- Fenerbahçeli medyayı deşifre edelim 16 Kasım 2017 00:26
- Cüneyt Çakır, Mete Kalkavan gerisi yalan… 25 Ekim 2017 23:01
- 'Yıldırım Demirören yeter' 05 Ekim 2017 01:21
- Ne etti la bu Aykut Kocaman size? 21 Eylül 2017 01:00
- Aykut Kocaman'a niye saldırıyorlar? 14 Eylül 2017 00:15
- Federasyon, Tribün Mühendisliği: Beleştepe, Göztepe, Konya... 24 Ağustos 2017 00:15
- Terim kovuldu sıra Demirören’de mi? 04 Ağustos 2017 01:01
- Terim ve Demirören'e sonsuz teşekkürler! 20 Temmuz 2017 01:00
- Futbola da adalet lazım 13 Temmuz 2017 00:15
- Arda Turan'a neden kızıyorsunuz ki? 15 Haziran 2017 00:30
- Şampiyonluklara seviniyor musunuz? 01 Haziran 2017 01:00