Aslında 'çerçeve' dolu
Emek sineması protestoları, kentsel dönüşüm, 1 Mayıs kutlamaları derken, birden Bedri Baykam ve 125 bin dolara satılan tablosu pardon “boş çerçevesi” gündeme oturdu.
Meseleye değişik boyutlarıyla bakmak mümkün tabii ki.
Bu sistem içinde eğer “ bir mal” satabiliyorsan başarılısın demektir. Sayın Bedri Bey bunu başarmıştır. Biliyoruz ki kendisi bir sanatçıdır, ressamdır, yazardır, siyasetçidir, polemikcidir, cumhuriyet döneminin dahi çocuğudur. Bugüne kadar da ilginçlikleriyle ünlüdür. Özellikle son gerçekleştirdiği “çerçeve” sergisiyle bence artık Avrupa’yı aşmıştır ve kendisini en kısa zamanda Dubai sanat dünyasında göreceğimiz günlerin de yakın olduğunu düşünüyorum.
Endüstrileşmiş sanat ve sermaye ilişkilerini bir kez daha ispatlamış. Siyasetle olan ilişkileri bakımından sistemin nasıl işlediğini bir kez daha göstermesi bakımından önemli bir iş gerçekleştirmiştir. Bence tebrik etmek lazımdır.
Fotoğrafta çerçevelemeye kadraj deriz. Kadrajı nereye çevirirseniz orayı görünür kılarsınız. Bedri Bey bilerek ya da bilmeyerek çerçevesini sanat –sermaye ve siyaset ilişkisine çevirmiştir. O çerçeve içinde kolay kazanılan parayı, artı değerin nasıl çar çur edilebileceğini göstermiştir. Son bir iki haftada Sağlıkta özelleştirmelerin geldiği noktayı hasta bir kızın Bakan Erdoğan Bayraktar’ı deşifre etmesiyle güncellerken, sanatın geldiği noktayı Bedri Bey’in çerçeve performansı gerçekleştirmiştir diyebiliriz.
Bu durum, olsa olsa toplumdaki sınıfsal ayrılığın “tok’un açın halinden anlamadığı ya da anlamamazlıktan geldiğinin” çerçevedeki resmidir diyebiliriz.
‘Atatürk karşıtı, dinci, gerici, yeşil sermayenin bekçisi diye TSK’nin bir zamanlar kışlalara dahi girmesini engellediği Ülker grubunun başı’ Murat Bey ile olan medeni ilişkisini demokrat olmakla açıklamaya kalkması anlamlıdır. ‘Söz Sende’ programında Balçiçek İlter’in sorularını yanıtlayan Bedri Baykam, “Eskiden Ülker ürünleri yemiyordum” dedi. (Herhalde şimdiden sonra Ülker’den başka bisküvi yemiyordur.) Açıklamalarından bir bölüm okuyalım:
“Murat Bey benimle tanışmak istedi. …Ben de demokratik bir insan olarak herkesle tanışırım. Gittim, gayet medeni bir çalışma ortamıydı. Atatürk resimleri vardı, çağdaş sanat eserleri vardı. Kadın erkek birlikte çalışan çok medeni bir ortam vardı öte yandan Ülker birçok farklı siyasi görüşte gazetelere ilanlar veriyor, farklı televizyonlarda reklamlarını yayınlıyordu. Benim takımım Fenerbahçe’nin de sponsoru. Orada iki seçeneğiniz var: Ya “hayır, benim böyle bir düşüncem vardı” ya da “O zaman ben kendi gözlemlerimden, hislerimden gideyim” diyeceksiniz… Doğruyu söyleyeyim ben eskiden Ülker ürünleri yemiyordum. Çünkü toplumda bize zerk edilen ön yargılar ister istemez bir iz bırakıyor, ön yargılar şüphe uyandırıyor, genel bir toplumsal algı oluşuyor. Çevrenizde güvendiğiniz insanlarda da benzer fikirleri gördüğünüzde bu kalıplaşıyor. Bu diyalog daha önce olabilirdi ama Türkiye’nin genel kutuplaşmalarına baktığınızda yaptığımın çok öncü bir hamle olduğunu düşünüyorum…” Meraklısı videoyu izleyebilir (http://analiztv.aktifhaber.com/video-detay/Bedri-Baykam-dan-Ulker-Itiraflari-27932.aspx)
Peki ne oldu? Ülker medenileşmiş!. Sınıfsal çelişkileri mi bitmişti? Sermayenin egemenliği mi son buldu? Sansür mü ortadan kalktı? İnsanlar hukuka mı ulaştı ve de sanat insanlara mı? Olsa olsa “Türkiye sermayenin, sanatla olan ilişkisi duygusallaşmıştır” diyebiliriz.
İnsanların bir bidon mazot getirmek için sınır ötesine gitmek zorunda kaldığı ve karşılığını katledilerek aldığı, tarihe Roboskî Katliamı olarak geçtiği bir ülkede siz o çerçeveyi nereye çevirir-seniz gerçeğiniz o olur.
Sanatçı, hakim sınıfın yanında olursa sanatı bir aklama aracına da dönüştürebilir, karşısında olursa onu mahkum eden bir araca da. Mesele “çerçeve”yi nereye tuttuğunuza bağlıdır.
EVRENSEL'İNMANŞETİ
![Kadın işçiler devlere karşı](https://staimg.evrensel.net/upload/dosya/284311.jpg)
Kadın işçiler devlere karşı
Chinatool grevi, ücretleri eriten Şimşek programının arkasında dizilenleri gözler önüne seriyor: Programın uygulayıcısı iktidar, programdan güç alıp %25 zam dayatan Chinatool ile Şimşek’in kapısını aşındırdığı Chinatool’un ortağı uluslararası finans tekeli HSBC... Küçük parçaların üretimi için küçük elleri kullanılan kadın işçiler, bu dev ittifaka sendikalarıyla kafa tutuyor.
![Darwin 216 yaşında: Yaşamı bugüne de ışık tutabilir mi?](https://staimg.evrensel.net/images/840/upload/dosya/173500.jpg)
Darwin 216 yaşında: Yaşamı bugüne de ışık tutabilir mi?
![Foçalılar taş ocakları için ayağa kalktı: Mahkeme kararlarını uygulayın](https://staimg.evrensel.net/images/840/upload/dosya/284291.jpg)
Foçalılar taş ocakları için ayağa kalktı: Mahkeme kararlarını uygulayın
![“Türk futbolunda satılan tek şey, düşmanlık”](https://staimg.evrensel.net/images/840/upload/dosya/284078.jpg)
“Türk futbolunda satılan tek şey, düşmanlık”
![Danıştay 4. Dairesi Kaz Dağı’ndaki doğa talanın yolunu açtı](https://staimg.evrensel.net/images/840/upload/dosya/284249.jpg)
Evrensel'i Takip Et