29 Mayıs 2013

2008’de İsrail Lübnan’a saldırırken tek ve en ciddi direniş Hizbullah tarafından gösterildi. Kelimenin tam anlamıyla İsrail’in burnu sürtüldü. Kısa sürede zafer bekleyen modern İsrail ordusu, büyük hayal kırıklığıyla geri kaçmak zorunda kaldı. Hizbullah’ın yok oluşunu umanlar, yalnızca İsrail’den ibaret değildi.
İsrail’le birlikte, iş birlikçi bütün devletler derin bir kedere gömüldüler. Arap-Türk-Fars-Kürt, bölgedeki bütün halklar, Siyonist saldırganlığın böylesine perişan edilmesinden büyük sevinç ve gurur duyarken, başta Suudi Arabistan, Katar, Ürdün ve bu arada elbette Türkiye devlet yöneticileri endişe ve korkularını içlerine gömüp sustular. Hizbullah’ın büyük itibar kazanması, Amerikan-İsrail cephesinde duran her yönetimin derdi oldu. Hepsi, İsrail’in bu “fitne grubunu” yok edeceğini beklerken, Hizbullah halkların kalbinde kahraman bir direniş odağı olmuştu. İntikam saatinin gelmesini beklemeye başladılar.
Hizbullah, bölgedeki gelişmelerin hızla İsrail-Amerikan planlarına uygun olarak değişmeye başlaması karşısında, Suriye’deki savaşa dahil olma kararı verince, saatin geldiğine karar verildi. Hizbullah’ın artık Hizbulşeytan olduğu ilan edildi. Hem de Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin bir bakanı isim babası oldu. Hizbullah’ın “Müslümanlara silah sıkan bir örgüt” olduğunu ilan ettiler. Suriye’de “muhalif” denen çetelerin döktüğü kan, yediği ciğer-kalp, boğazlanmış çocuklar ve kadınlar karşısında “özgürlük ordusu” nutukları atanlar, Hizbullah’ın cephede yerini almasıyla “Müslümanlara karşı savaş” çığlığı atmaya başladılar.
Basit bir ikiyüzlülük ve ahlaksızlık değildir bu. Bir politikadır ve burada din yalnızca iğrenç işgalci emperyalist politikaların bir örtüsüdür. Emperyalizme-siyonizme karşı savaşanlar bu ikiyüzlü dinciliğin dilinde “Şeytana hizmet etmektedir”.
Bugüne kadar ABD ve İsrail’e karşı tutarlı ve kararlı bir mücadele sürdüren tek İslamcı örgüt Hizbullah’tır. Bütün İslam ülkelerinde Şii-Sünni ayrımı olmadan zulme karşı nefret duyan herkesin desteklediği tek örgüt yine Hizbullah’tır. Ne yazık ki, Sünni saflarından böyle bir örgüt çıkmamıştır. Sünni örgütlerin denetimi ve yönlendirmesi, daima, Suudi Arabistan, Katar ve bir ölçüde de bu alana yeni giren Türkiye’nin elinde olmuştur. Söylemeye gerek yok, onların denetiminde olan, ABD’nin denetimindedir.
Şu anda, Vahabi, Selefi bütün “İnternet mücahitleri” Hizbullah’a karşı kin kusuyor. İsrail’e karşı tek kurşun sıkmamış, hatta “İsrail’e dokunmayın” diye fetva çıkarmış olanlar, Hizbullah’a karşı “cihad” istiyorlar…
Hizbulşeytan lafından önce, bir Vahabi sitesi, Hizbullah’ı “Hizbullât” diye adlandırmıştı. Lât, İslamiyet öncesindeki en büyük ilahmış. Böylece Hizbullah’ı putperest örgüt olarak karalamış oluyorlar!
İran seferi için Sünni halklar üzerinde ciddi bir kamuoyu çalışması yapılması gerektiğini bilen Amerika ve İsrail, şimdi bu propaganda için yeni bir malzeme bulduğuna inanıyor. Hizbullah ve Şiilik, bu propaganda savaşının önemli iki ayağını oluşturuyor. Bu korkunç kampanya bölgede Sünni-Şii-Alevi savaşı çıkarmayı ve katliamlarla sindirilmiş halklar üzerinde alçakça bir diktatörlük kurmayı hedefliyor. Böyle bir savaştan sonra, hiçbir halk direnme mecalini bulamayacaktır. Bir zamanlar İran İslam Devrimi’ne methiyeler düzenler, şimdilerde İranlıların aslında Müslüman değil Ateşperest- Mecusi olduğunu yazabiliyor. Humeyni’nin kitaplarını ezbere bilenler, hafızalarını silmeye gayret ediyorlar. Hizbullah’ın hamlesi, en azından bu ikiyüzlülüğü açığa çıkardığı için hayırlıdır.

evrensel.net

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Çayırhan’da çakal sofrası

Çayırhan’da çakal sofrası

AKP iktidarının özelleştirmek istediği Çayırhan Termik Santrali ve maden işletmesinin ‘adrese teslim’ ihalesi bugün gerçekleştirilecek. İşçiler ve kamuoyu özelleştirmeye karşı çıkarken, adrese teslim ihaleye sicili kabarık patronların katılması bekleniyor. Çayırhan’ı yutacak sofrada IC İçtaş, Cengiz, Kolin, Limak, Alagöz, Ciner, Yıldızlar SSS var.

Bugün günlük milyonlarca lira değerinde elektrik üretimi yapan termik santralin yıllık 120 milyon dolar, 2060 yılına kadar 4.2 milyar dolar kâr elde edebileceği kaydedildi.

TPAO, BOTAŞ, ETİ Maden, EÜAŞ hedefte

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
2 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et