Gezi çıkını, insancıl tıp, vicdani red
Fotoğraf: Envato
Hekimler barışçıldır. Bu gerçek geçmiş, bugün ve geleceği kapsar. Barışın karşıtına meyletmişliğe hekimlik denemez zaten. Misal, topluma karşı silaha dönüştürülmüş basınçlı suya katılacak kimyasal maddeleri tespit edenlere hekim denebilir mi bugünden sonra? Ya işkence seanslarında bulunan, izlerini silmek için donanımlarını insanlığa karşı kullananlara? Aynen soykırım, tehcir, zorla yerinden edilmelerde rol alan tıp mezunlarına hekim denemeyeceği gibi...
Anılan örnekler “yaşam boyu hekimlikten men edilmeyi” gerektiriyor. Hem uluslararası hem de yerel etik ve yasal düzenlemeler bunu gerekli kılmakta. Hekim meslek örgütü TTB’nin geçmişe yönelik insanlık suçlarına karışmış tıp mezunlarının hekimlik ünvanlarını geri alması için bir çalışma yürütmesinde yarar var. Nasıl oluyor da Ermeni tehcir / soykırımında rol alan Nazım ve benzerlerine Dr / hekim diyebiliyoruz hala? Bu yapılmadıkça bugün de “halkın onurlu hekimlerine” soruşturma açma cesareti üretecektir sistem.
Yüzleşme önemlidir geleceğe huzurla yol alabilmekte. Yüzleşme, bugün içinde dünü barındırdığımızın farkındalığı ile yarını güzelleştirir.
Taksim / gezi çevresinde “olağanüstü koşullarda destansı sağlık organizasyonunda” yer alan gönüllü hekimler ve sağlık çalışanları bizlere tıbbın barışçıl damarını bir kez daha göstermiş oldular. Soruşturulma tehdidine karşı basın açıklaması yaparkan “devrimci doktorlara selam” sloganı atan kitleye “sermayeye karşı halkın hizmetinde doktorlarız” diyorlardı.
Son bir ayın öğrettikleri ile çokça sorgulayacağız hayatı: Vicdani redcileri, 12 Eylül faşizminin “ordulaşmış millet” tahayyülüne toplumun güncel yanıtını, bugünün kimyasal silahı “biber gazını” ve daha nicelerini...
Savaşa, kimyasal silahlara, nükleer santraller ve vazgeçilmezi nükleer silahlara neden karşı çıkılması gerektiğini yaşayarak / bedel ödeyerek hatırladı geniş kitleler. Hayat sorularını yaşarken kendisi üretir. Kendi halkına ve dahi hastanelerine devlet envanterinden seyreltilmiş kimyasal silah kullanılmış bir ülkede olası bir savaşta düşmanlara yönelik kitle imha amaçlı kimyasal silah kullanma emri verilmeyeceğine kimler inanır gayrı?
Kendi şehirlerinde bostan ve bahçelere kimyasal yağmur yağdıracak kadar halkına “biber gazı” kullanmış bir iktidar algısının kurulacak nükleer santrallerden sadece enerji üretimini hedefleyeceğine inanmak ne ölçüde gerçekçi olabilir ki bugünden sonra? Kendi halkına bu kadar gözü kara silah kullanabilen bir iktidar algısının yanına dünün Ermeni tehcirini, 6-7 Eylül’ü, Kürtlere yönelik imha siyasetini koyabilen halk yığınları dün sormaktan imtina ettiği soruları dillendirmeye başlayacaktır bundan böyle. Vicdani red daha bir gündeme gelecek yakın zamanda.
Her dönem kendi ihtiyaçlarına göre kavramları yeniden şekillendirir. Sivil itaatsizliğin son iki güne ilham veren “duran adam” hareketi en kısa zamanda “kendi halkına kimyasal silah kullanan bir ülkenin savaşta ne yapabileceğini gördük. Yaşasın barış. Hayat güzeldir.” şiarı ile vicdani red ilanını onbinlere çıkarabileceğini tahmin etmek zor olmasa gerek.
Ne güzel ki sağlıkçıların vicdan hareketi ‘insancıl tıp’ ile halkın vicdan hareketi ‘vicdani red’ bu günden gayrı birlikte yol alacaklar.
Alanlarda, hastanelerde, nezarethanelerde, kışlalarda, ülkede ve dünyada...
Sağlıcakla kalın!
- Barış kokusu: Ege denizi 09 Aralık 2024 04:53
- İnsandan inşaata demir eksikliği 02 Aralık 2024 04:48
- Bir davayı seyretmek: Başka bir sağlık sistemi mümkün 25 Kasım 2024 04:43
- Kırmızı kurdele: AIDS ve çocuk 18 Kasım 2024 04:04
- Hekim grevleri tüm dünyada tarihsel bir eşikte 11 Kasım 2024 04:50
- Özelleştirme yolunda aile hekimliği ya da sağlık hakkımız 04 Kasım 2024 04:11
- 2025 ya da sağlık: Yeni sağlık bütçesinin ipuçları 28 Ekim 2024 04:35
- Sağlıkta kayıp kuşak: 0-23 yaş arası ve AKP'li yıllar 21 Ekim 2024 04:53
- Hangi antidepresan bize eşitlik, özgürlük, adalet getirebilir ki! 14 Ekim 2024 04:00
- Koruyucu sağlık hizmetleri: Önlenebilir her ölüm cinayettir 07 Ekim 2024 04:55
- Koku ve hafıza 30 Eylül 2024 04:26
- Yapay zeka insan haklarından neden korkar? (1) 23 Eylül 2024 04:29