Mısır yeni firavunlara da hayır diyecek!
Tahrir Meydanı’nı dolduran halkla Müslüman Kardeşler iktidarı arasındaki gerilim önceki gece Mısır ordusunun darbesiyle yeni bir safhaya geçti.
Ordu, Mübarek’e karşı Mısır halkının başkaldırısı sonrası yaptığı gibi, halkın Müslüman Kardeşlere karşı giriştiği mücadele karşısında da bir kez daha sistemi korumaya aldı.
Askerin müdahalesi, Tahrir’i dolduran halktan şimdilik bir destek almış görünüyorsa da Mısır halkı bu kez de ordu ve onun arkasında kendi iktidarlarını sağlayacaklara karşı yeniden “devrimlerinin peşine düşmek” zorunda kalacaktır.
Kuşkusuz ki bugün Mısır’da durum, Mübarek’e karşı ayaklanan halkın yatıştırılması için Mübarek sonrasında bir “geçiş hükümeti” kurulması döneminden çok daha karmaşıktır.
Çünkü Müslüman Kardeşler, iktidardan uzaklaştırılmış olmayı kolay kabul etmeyecektir. Nitekim, Muhammed Mursi, askeri müdahalenin hemen arkasından “darbeyi kabul etmediğini” söylemiş ve “halkı direnmeye” çağırmıştır. Yani Mısır’da bir iç savaş ihtimali çok güçlüdür. Ve kuşkusuz Mısır Devrimi sonrası, Müslüman Kardeşler çok daha örgütlü hale gelmiştir. Ama aynı zamanda bu süreçte hem Müslüman Kardeşler hem de iktidar olmasında ona destek olan güçler bölünmüştür.
Bugün Mısır’da tablo, bir yanda Tahrir, öte yanda Cumhurbaşkanı Sarayı etrafında milyonlar karşı karşıyadır ve ordu da şimdi silahlı, darbeci güç olarak sahnededir. Ki, bu durum hem Mursi cephesinde hem de Tahrir’de yeni bölünmeleri yeni saflaşmaları da kaçınılmaz kılacaktır. Ancak bu gelişmelerin daha netleşmesi için sürecin biraz daha ilerlemesi gerekecektir. Hele de Tahrir’deki gösterilerin başlamasından sonra Mursi’nin kabinesindeki altı bakanın istifa ettiği göz önüne alınırsa, Müslüman Kardeşlerin de saflarında önemli bölünmeler olacağı anlaşılmaktadır.
Mursi ve Müslüman Kardeşler askeri darbe bahanesine sığınarak, kendilerini “mağdur” ve “tam başaracakken darbe yapıldığını” söyleyerek savunacaklardır. Ancak şu bir gerçek ki; halkın taleplerine yanıt vermeyen Mursi ve partisi, halkın taleplerini kabul etmek yerine ordunun müdahalesine zemin hazırladığını da gözlerden saklamak isteyecektir.
Bugün, en önemli soru işaretlerinden birisi de; ekonomiden siyasete, halkın yaşamından Tahrir’de ifade edilen taleplere kadar halkın sorunlarına acil çözüm istediği “Mısır’da darbeci askerler bu sorunların çözümüne yanıt verebilir mi” sorusudur. Ancak bu sorunun yanıtı içindedir ve yanıt da “Hayır!”dır.
Bunun anlamı da kısa süre sonra Tahrir’in yeniden dolacağıdır.
Burada daha bugünden başlayarak ve belki uzunca bir zaman tartışılacak diğer bir konuysa; tüm Ortadoğu ülkelerindeki devrimler için, İslamcı hareketlerin toplumun demokrasi isteği ve iş, ekmek, sağlık, eğitim,yolsuzlukların olmadığı bir toplum,… gibi başlıca taleplerine ne ölçüde yanıt vereceğidir.
Mısır, açıkça göstermiştir ki; Müslüman Kardeşler formatındaki partilerin şeriat ilan ederek, sultan yetkisiyle donatılmış başkanlar ve hükümetler kurarak ve popülist kimi yönetimlerle halkı uyutarak iktidarlarını sürdürmeleri olanaklı değildir. Mısır halkı bir yıl içinde Mursi ve partisinin ne olduğunu görerek, “çalınan devrimlerini geri almak” için harekete geçmelidir. Şimdi ordu, bir kez daha müdahale ederek, halkın devriminin bir kez daha çalınması planını devreye sokmuştur. Ama taleplerinde ısrar eden bir halkı yenmek mümkün olmadığı gibi, uzunca bir zaman halkı aldatmak da olanaklı değildir. Bu yüzden de ordunun müdahalesi devrimi bir kesintiye uğratsa bile Mısır halkı, yolundan döndürülüp yeni sultanlara yeni firavunlara boyun eğmeyecektir.
EVRENSEL'İNMANŞETİ

‘Nasıl dayanalım bu koşullara!’
Antep’in de aralarında olduğu bölge illerinde ortalama işçi ücreti asgari ücretin altında, haftanın 7 günü, pazarları 12 saat çalışma, üretim baskısı! Devletin ve patronların yasaklar, kolluk gücü ve sendikacı tutuklamasıyla devam ettirmek istediği bu düzenin dayanılmaz hale geldiğini söyleyen Çelikaslan işçisi, tüm işçileri BİRTEK-SEN çatısı altında birleşmeye çağırdı.
Evrensel'i Takip Et