15 Temmuz 2013 17:20

IOC seçimleri, 2020 ve güç dengeleri

IOC seçimleri, 2020 ve güç dengeleri

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Geri sayım başladı. 7 Eylülde 2020 Olimpiyatlarının nerede yapılacağı; 10 Eylülde yeni Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) başkanının kim olacağı belirlenecek.
Sade vatandaş için heyecanlı bir 3-4 gün; spor üzerinden milyarlarca dolar ve hegemonya devşirenler içinse muazzam bir güç savaşı. Ve bu savaşta direksiyon üç gücün ellerinde. Katar ve Kuveyt’in petrol zenginleri ve Rusya’nın gaz zenginleri. Şeyhler ve oligarklar. Vladimir Putin, Arkady Rotenberg, Katar’ın yeni Emiri, aynı zamanda bir IOC üyesi Tamim el-Thani ve IOC çevrelerinde efsaneleşen, kimi isterse başkan seçtirebileceği konuşulan Kuveytli Şeyh Ahmed el-Sabah.
Alman Gazeteci Jens Weinreich, IOC seçimlerine ilişkin yazdığı iki makaleyle bu güç dengelerini konunun yabancıları için başarıyla özetledi. Bu yazıda da onlardan fazlasıyla yararlanacağız.
Weinreich, Mayıs ayında, Rusya’nın St.Petersburg kentinde Uluslararası Judo Federasyonu Başkanı, Romanyalı Marius Vizer’in dünyadaki tüm spor federasyonlarının birliği SportAccord’a başkan seçildiği güne dair çarpıcı bir iddiayı aktarıyor. Söylenenlere göre Vizer’in en büyük destekçisi Şeyh Ahmed el-Sabah, Vizer’in başkan seçilmesini kutlarken onun kulağına eğiliyor ve “Bu ilk zaferdi. İkinci zafer de yakında” diyor.
7 Eylülü mü kastediyor, 10 Eylülü mü? Şeyh Ahmed el-Sabah ve güçlü müttefikleri her seçimden istediği sonuçla çıkacak kadar güçlü mü?
Mayıs ayında SportAccord, 4 Temmuzda 2018 Gençlik Olimpiyatları seçimlerinden başarıyla çıktı. Kağıt üstünde 2018 seçimlerinde Glasgow ve Medellin’in Buenos Aires’ten daha şanslı olduğu gözüküyordu. Ancak Şeyh’in müttefiklerinden, tüm dezavantajlarına rağmen 2020 Madrid Olimpiyatları’nın bu kadar güçlü gözükmesinin sebebi Alejandro Blanco’nun Buenos Aires’le olan ilişkileri ibreyi  bir anda değiştirdi.
Az önceki soruya geri dönelim Şeyh, bu kadar güçlü mü; Şeyh 2020 Olimpiyatları için kimi destekliyor, Şeyh IOC başkanlığı için kimin arkasında? Rusya ve Katar, Şeyh’in planları için ne düşünüyor?
Öncelikle belirtelim ki, evet Şeyh güçlü ancak Rusya ve Katar’ın çıkarlarının onunla çelişmemesi de şu andaki en büyük avantajlarından biri.
AKP ve Türkiye burjuvazisi için kötü haber! Şeyh, 2020 için İstanbul’u kesinlikle istemiyor. Çünkü 2024 ya da 2028 Olimpiyatlarından biri için(tercihen 2024) Körfez ülkelerini düşünüyor. Katar’ın yeni emiri Tamim el-Thani de bu konuda arkasında. Ortak tercihleri Katar’ın başkenti Doha. Doha’nın dünyanın spor başkentine çevrilmesi planları var. Rusya da 2028’i dünyanın en önemli doğalgaz üreticisi Gazprom’un başkenti St. Petersburg’da düzenlemek istiyor. Coğrafi olarak İstanbul ikisinin de rakibi. Dolayısıyla İstanbul karşıtlığında birleşiyorlar! Şeyh’in favorisi ise Madrid.
Şeyh’in IOC başkanlığı için adayına gelirsek; eski bir eskrim şampiyonu, bugünün güçlü IOC üyesi ve zengini. Çokça anlatılan bir rivayete göre ölene dek(1987) IOC ve FIFA başkanlarını avucunda oynatan Adidas’ın eski patronu Horst Dassler, onu eski IOC Başkanı Juan Antonio Samaranch’a şöyle takdim etti: “Tanıştırayım, geleceğin IOC Başkanı.” Alman Thomas Bach’tan bahsediyoruz. Bach’ın Kuveytli iş adamlarıyla önemli bağlantıları var. Hatta Weinig AG şirketi Kuveytli yatırımcıların elinde. Bach’ın ismi daha önce rüşvet, yolsuzluk gibi skandallarla gündeme geldi ancak kanıtlanamadı.
Başkanlığı devretmeye hazırlanan Jacques Rogge’un Şeyh’ten ve Bach’tan pek hazzetmediği biliniyor. Başkanlık için diğer adaylar, Çin destekli Singapurlu Ser Miang Ng, Porto Rikolu Richard Carrion, Tayvanlı Ching-Kuo Wu, İsviçreli Dennis Oswald ve Ukraynalı Sergei Bubka.
Adaylardan Oswald, “Görünen o ki Şeyh kimi desteklerse o kazanıyor” diyerek endişelerini dile getirmişti. Oswald haklı ancak başkanlık seçimlerinde Rusya faktörünün fikri değişirse işler de değişebilir gibi gözüküyor.

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa