Lazkiye'ye kalkan uçaklar

Rusya’da yayın yapan Russia Today’in iddiasına göre, Türkiye’deki bir üsten kalkan İsrail uçakları Lazkiye’deki füze deposunu bombaladı. Depoda, Rusya’dan gelen 50 adet Yakhont P-800 tipi füze bulunuyordu.
Türkiye, bu iddiayı şiddetle yalanladı. Dışişleri, “İsrail’le askeri alanda herhangi bir iş birliği söz konusu olamaz” diye açıklama yaptı.
Amerika ise, “İsrail, füzelerin Hizbullah ya da diğer terör örgütlerinin eline geçmesine izin vermeyecektir” diyerek duruma açıklık getirdi.
Ortada hiçbir tarafın yalanlayamayacağı temel gerçekler var.
Birincisi, İsrail Lazkiye’deki üssü vurmuştur
İkincisi, üste Rusya’dan gelen “tehlikeli” füzeler vardır ve bunların Hizbullah’ın eline geçmesine izin verilemeyeceğini açıklayan Amerika durumdan haberdardır.
Üçüncüsü, Türkiye, Suriye’de durumu kendi iddiaları doğrultusunda sonuçlandırmak için her türlü iş birliğine ve her türden aracı kullanmaya razı hale gelmiştir.
Bu üç unsuru topladığımızda ortaya çıkan sonuçta, Russia Today’in iddiasının altının boş olmadığını görebiliriz. Kuşkusuz, Türkiye’deki bir üssün (ilk akla gelen, Adana-İncirlik Amerikan üssüdür) İsrail tarafından kullanılmasının o kadar da imkansız olmadığını da buna eklerseniz, Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun “Bu, hiçbir karşılığı olmayan, tamamıyla yalan, hiçbir gerçekliği olmayan bir haberdir” demesi durumu kurtarmıyor. Haberin karşılıkları vardır… Haberde birçok gerçek payı vardır. Haber “tamamıyla yalan” değildir.
ABD, İncirlik Üssünü, Türkiye’ye haber vermeksizin birçok amaç için kullanabilir. Türkiye’nin herhangi bir resmi kurumundan izin almaksızın operasyonlara yataklık yapabilir, Ortadoğu’nun herhangi bir ülkesine, nükleer silah başlığı dahil, her türlü askeri araç ve mühimmatın sevkiyatında kullanabilir.
Dışişlerinin ruhu bile duymadan, İsrail’e her türlü desteği sunabilir.
Haber uydurma bile olsa, böyle bir iddiayı ortaya atabilmek için bütün dayanaklar vardır.
Üstelik Türkiye, özellikle iddiacı Başbakan, Suriye’de kısa sürede Esad rejimini devirebileceğini, parmağını oynatsa Şam’da istediği her değişikliğin gerçekleşebileceğini öylesine dayanaksız, karşılıksız ve yalan propagandayla ileri sürmüştü ki, içine düştüğü durumdan kurtulabilmek için “ruhu duysa bile” bedeniyle, gövdesiyle bu işe itiraz edemezdi. Esad’ı devirmek, hem de bir an evvel devirmek sıkıştığı deliğe azıcık olsun hava gelmesini sağlayacak sanıyor. Bu yüzden, içeride her sıkıştığı durumda yaptığı gibi, bu kez de dışarıda bir başarı görüntüsü elde etmek için kullanmayacağı yol yoktur.
Deliller sanığın aleyhinedir!
İsrail uçakları, Türkiye’den kalkmamış olabilir. Deniz üzerinden Lazkiye’ye radarlara yakalanmadan gidebileceği en uygun yol Adana üzerinden Akdeniz hattı olsa da İsrail, bu yolu kullanmamış olabilir! Türkiye, gerçekten “İsrail ile herhangi bir askeri operasyonun parçası” olmuş gibi görünmekten korkuyor olabilir!
Ama bütün bunlar, Suriye’nin vurulması için İsrail’in Adana’yı kullanmayacağı ve hele kullanamayacağı anlamına hiç gelmez.  Dün değilse bugün, olmadı yarın bu olacaktır!