22 Temmuz 2013 17:26

Yerel seçimlere 250 gün kaldı

Yerel seçimlere 250 gün kaldı

Fotoğraf: Envato

Paylaş

En geç 31 Mart sabahı Türkiye’nin ‘yeni’ belediye başkanları ile yerel yönetimlerin ilgili organları belirlenmiş olacak. İster soldan, ister sağdan, ister önden, istersek arkadan sayalım daha uzun bir süre yok. Son güne topu topu 250 gün var. Hâl böyle olmasına karşın, kamuoyuna yansıyanlar üzerinden izleyebildiğim kadarıyla, AKP dışında konuyla ilgili dişe dokunur bir çalışma başlatmış olan siyasi parti ya da oluşum da yok. AKP, 10 yıllık yorgunluğuna ve yıpranmışlığına rağmen, işe hak ettiği önemi veren ve gereğini yapan bir parti konumunu sürdürüyor.
Gezi Parkı direnişi ile ortaya çıkan, park forumlarıyla pekişen en azından “halinden memnun olmayan”, “bir şeylerin değişebileceğine-değiştirebileceğine” yönelik güven kazananlara ne söyleyeceğiz-söyleyecekler? Söyleyecek bir sözümüz, yürüyebilecek ortak bir yolumuz, ortak bir hedefimiz olmayacak mı-olamayacak mı? Türkiye’nin dört bir tarafındaki Taksim Dayanışmacıları yok mu sayılacak?
Hayata soldan bakan siyasi parti, yapı ve oluşumlar böyle bir tarihsel hataya düşmemeliler. Daha fazla gecikmeden 2009’da BDP’nin kazandığı belediye başkanlıklarını artırmayı, İzmir’i ve Antalya’yı kaybetmemeyi, Ankara’yı ve İstanbul’u AKP’den, Adana’yı MHP’den geri almayı hedefleyen bir planlamayı yaşama geçirebilmeliler. Bu öneri karşısındaki gülüşleri, en hafifinden müstehzi tebessümünüzü tahmin edebiliyorum. Bununla birlikte, ısrarla önerinin nesnel koşularının (sandığa yansıyacak oy) bulunduğunu, önerinin gerçekleşememesinde temel sorunun siyasi öznelerin öznelliklerinin olduğunu söylemeden geçmek de istemiyorum. Çünkü bu yapılar, henüz yalnızca kendileri için bile yerel seçim faaliyetlerini başlatabilmiş değiller. Biliniyor olmasına karşın, görmezden gelinen, geçmiş dönemlerdeki ilişki biçimleri, “küçük az olsun ama benim olsun” mülkiyetçiliği, dünya ve ülke için siyasal durum tespiti ve yakın gelecek öngörüsü üretmedeki kısırlık, seçmen davranışı incelenmesi vb. alanların her zaman ilgi dışında kalmış olması gibi sorun ve eksiklikleri de gidermeyi hedefleyen bir başlangıca acil gereksinim olduğunu belirtmek gerekiyor. İttifaklar, dayanışmalar vb. için yapılacakları söyleyebilecek bir konumda değilim. Ancak sandığa hazırlık için gecikmiş de olsa teknik çalışmalarla ilgili bazı önerilerim olacak elbette.
Öncelikle, 2004 ve 2009 yerel seçim sonuçlarına sandık bazında (muhtarlık seçimlerini de izleyebilecek düzeyde) ulaşmak gerekiyor. Söz konusu sandık sonuçlarını 2010 yılında düzenlenen yeni seçim bölgelerine göre birleştirip son iki yerel seçimlerdeki oy dağılımlarının ortaya konması öncelikle yapılmalı. Unutulmaması gereken bir durum da 2007 genel seçimleri, 2009 yerel seçimleri, 2010 referandum ve 2011 genel seçimleri için ilân edilen seçmen sayıları arasında uçurumlar bulunduğu, güven vermediğidir. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) 2007 yılından beri bilgisayar destekli Merkezi Seçim Kütüğü Sistemi (SEÇSİS)’ni
kullanıyor. Bu sistem nasıl işliyor, yazılım programı hangi tabanda ve kim(ler) tarafından yapılmış olduğu tek tek sorgulanmalı, şüpheli durumlar için Yüksek Seçim Kurulundan açıklama istenmelidir.
Sandık başındaki oy sayımı kadar bunların çizelgelere doğru işlenmesi, ilçe ve il seçim kurullarına doğru aktarılması, buralarda doğru birleştirilmesi-toplanması aşamalarına 2007 yılından beri bu verilerin bilgisayar ortamına aktarılması aşaması da eklenmiştir. Yeni ve alışık olunanın dışındaki bu aşama diğerlerine göre müdahaleye en açık ve en denetimsiz aşama konumundadır. Bugünlerde yapılması gereken en önemli işlem sandık sonuçlarının bilgisayar ortamına girilmeden önceki haliyle bilgisayardan alınan sonuçların karşılaştırılması olacaktır.
Bu kadar teknik anımsatmadan sonra başa dönecek olursak; demokrasi, barış, eşitlik ve özgürlük talepleri bağlamında eylem birliği yapanlar ve yapabilecek olanların Mart 2014 için bir planları var mı? Varsa lütfen paylaşsınlar. Bilelim. Yoksa ellerini çabuk tutsunlar. Süre doluyor. Son pişmanlık fayda vermeyecektir. Ancak unutulmamalıdır ki Türkiye’nin dört bir yanındaki Taksim Dayanışmacıları, direnenler kimliğimizle, ortak bir hedefi görmek istiyoruz.

evrensel.net Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa