02 Eylül 2013 17:28

İnsanlık onuru ve milletvekillerinin Suriye sınavı

İnsanlık onuru ve milletvekillerinin Suriye sınavı

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Dünyada Türkiye Başbakanı ile Dışişleri Bakanı’nın başını çektiği Suriye’nin kundaklanmasına yönelik girişimler ayyuka çıktı. Kundaklama için son gerekçe, Suriye’de geçtiğimiz hafta kimyasal silahla gerçekleştirildiği yönünde ön bulguların olduğu katliam. Birleşmiş Milletler (BM) heyeti Suriye’deyken yaşanan katliam heyet tarafından incelenip, raporu hazırlanmadan Türkiye ve ABD’li yetkililer sorumlunun Esad olduğunu açıkladı. Hükümete bağlı Anadolu Ajansı elinde kesin kanıtlar olduğunu ifade ederek bunları dünya ile paylaştı. Bu zamana kadar yaşananları dikkate aldığımızda ilk bakışta, emperyalistlerin ve tetikçilerinin, Irak işgalinde yürüttüklerine çok benzer bir senaryoyu yeniden oynadıkları görünüyor. İşgal öncesi J. W. Bush’un varlığından yüzde yüz emin olduğu kitle imha silahlarını halâ gören de bulun da yok. Bununla birlikte, Suriye’deki kesin sonucu BM heyeti raporunu açıkladıktan sonra öğrenebileceğiz. Unutmadan, katliamın ardından ambulanslarla Türkiye’ye getirilen yaralılarda yanık tespit edildiğinin ancak kimyasal silah izine rastlanmadığının açıklandığını da paylaşalım. Bu satırları yazarken Obama, ABD’nin saldırı kararını Kongre’ye onaylatmaya karar verdiğini öğrenirken, emperyalist saldırıyı beklemeye devam ediyorduk...
İnsanlık onuru, Suriye’de yaşanan katliamın sorumlularının ortaya çıkartılıp uluslararası hukuk kapsamında yargılanmalarının sağlanmasını talep etmeyi gerektirir. Ancak, aynı insanlık onuru, her ne sebeple olursa olsun, Suriye’ye saldırıya karşı olmayı da gerektiriyor. Eğer çifte standart uygulanırsa binlerce insan ölecek, sakat kalacak, acı, korku yaşayacak, evsiz barksız kalacak. Hiçbiri Suriye’de çıkartılan iç savaşın da sonuçlarının da çözümü olmayacak, olamayacak.
ABD, Türkiye, Britanya ve Fransa yönetimlerinin başını çektiği kundakçılara Britanya  meclisi ilk tokadı indirdi. Britanya’da bazı milletvekillerinin koalisyon hükümetinin üyesi olmaları, insanlık onuruna sahip çıkmalarını engellemedi. Başbakan Cameron’un, ortada BM raporu bile yokken Britanya’yı savaşa sokma hayali kursağında kaldı.
Benzer bir durumu 10 yıl kadar önce ülkemizde de yaşamıştık. Şimdiki Başkomutan Abdullah Gül’ün Başbakanlığı’ndaki 58. Hükümet,  “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yabancı ülkelere gönderilmesi ve yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunması için Hükümet’e yetki verilmesine ilişkin başbakanlık tezkeresi”ni,  23 Şubat 2003’de TBMM’ye gönderdi. Gönderdi göndermesine ama, 1 Mart 2003’de, 363 AKP milletvekilinin yer aldığı TBMM’de oylanan teskere geçmedi. Oylamaya 533 milletvekili katıldı. Milletvekillerinden 264’ü kabul, 250’si ret ve 19’u çekimser oyu kullandı. Bununla birlikte, Anayasa’nın 96. maddesinde öngörülen 268 salt çoğunluğa ulaşılamadığı için tezkere kabul edilmemiş sayıldı. Hükümet partisinin üyesi olmak insanlık onuruna sahip çıkmayı engelleyemedi.
Görünen o ki benzer bir sınava yakın zamanda yeniden tanıklık edeceğiz. Türkiye halklarının Suriye’deki kardeşlerinin üzerine bomba atılmasına insanlık onuru olur verecek mi? TBMM’de, son 10 yılda, insanlık onuru nereden nereye gelmiş? Bugün için insan onurunu savunmak, Suriye’ye saldırıya karşı olmaktan geçiyor. Son 10 yılda gerilemediğini görmeyi umut etmek istiyorum.

evrensel.net
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa